Bodrum Gündem

Erken Teşhis Hayat Kurtarır

Erken Teşhis Hayat Kurtarır
01.11.2011
0
A+
A-

Bilindiği üzere, meme kanseri  tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kadınlarda  en sık görülen kanserdir. Ülkemizde yılda en az 20. 000 kişinin meme kanseri  teşhisi aldığı bilinmekte olup, ( 100.000?de 37,3  ) ne yazık ki olguların  büyük bir bölümü  geç evrelerde teşhis edilmektedir.

Bodrum Gündem Haber
Günümüzde tanı ve tedavideki bilimsel ve teknolojik ilerlemelere karşın meme kanseri, kadınlarda en sık görülen kanser türü ve ölüm nedeni olmaya devam etmektedir.

Meme kanserli hastaların 5 yıllık genel sağ kalım oranı, gelişmiş ülkelerde %73, gelişmekte olan ülkelerde %53 olduğu bilinmektedir. Aradaki bu önemli fark gelişmiş olan ülkelerde tarama programları sayesinde erken tanı ile ve daha iyi tedavi olanakları ile açıklanabilir. Bu nedenle her toplumun kendi içinde meme kanseri risklerini ortaya koyması, risk gruplarını belirlemesi ve tarama programlarını yaygınlaştırması gerekmektedir.

order Cialis super active

Meme kanserinin gelişmesinde; bireyden bireye farklılık gösteren pek çok risk faktörünün (genetik, çevresel, hormonal, sosyo-biyolojik ve psikolojik etkenler gibi) etkili olduğu kabul edilmekle birlikte Amerikan Kanser Derneği?nin yaptığı bir araştırmada, meme kanseri olan kadınların %75?inin yüksek risk grubunda yer almadığı ve aslında tüm kadınların meme kanseri riski taşıdığı belirlenmiştir.

MEME KANSERİNİN BELİRTİ VE BULGULARI

Kitle: Meme kanseri olan hastaların yaklaşık olarak %70‘inde ilk bulgu kitledir. Kitle sert ve hareketsizdir; ancak etrafındaki meme dokusu ile birlikte hareket ettirilebilir. Kitlenin sınırları zor belirlenir ve ağrısızdır.

Ağrı: Buy Viagra  Ağrı çoğunlukla meme kanserine eşlik eden bir bulgu değildir ve ağrıya daha çok kanserin geç evrelerinde rastlanır.
Meme başında akıntı: Meme kanseri olan hastaların %10‘unda meme başı akıntısı ilk belirti olarak karşımıza çıkar.
Meme derisinde ülserasyon: Meme derisinin beslenmesinin gittikçe daha çok bozulması sonucu ülserasyonlar meydana gelir.
Deride ödem: Derinin portakal kabuğu gibi görünmesidir.

Meme Kanserinde Tedavi

Günümüzde meme kanserli hastaların çoğu erken dönemde saptanıp, etkinliği kanıtlanmış bölgesel ve sistemik tedavilerden yarar görmektedir.
Meme kanseri tedavisinde amaç evrelemeyi iyi yaparak, buna bağlı doğru ve etkin tedaviyi vermek ve kanserin bölgesel ve uzak kontrolünü yapabilmektir. Diğer bir amacı ise cerrahi sonrası olabilecek en iyi kozmetik sonucu elde etmek ve hastanın gerek hastalığa gerekse tedavilere bağlı ortaya çıkan komplikasyonlar sonrasında rehabilitasyonunu sağlamaktır.
Bugün meme kanserinin tanı ve tedavisi; meme cerrahi, plastik cerrah, radyasyon onkoloğu, tıbbi onkolog, radyolog ve patoloji uzmanının ortak hareket ettiği çok disiplinli bir çalışmayı gerektirmektedir.

Cerrahi Tedavi

Meme Koruyucu Cerrahi: Boyutu 5 cm veya daha küçük tümörler için meme koruyucu cerrahi uygulanmaktadır. Daha büyük tümörler için bu tip bir cerrahinin onkolojik olarak güvenliği şüpheli kabul edilmektedir. Memenin büyük bir bölümünün korunmasına ve iyi bir kozmetik sonuç elde edilmesine olanak sağlayan meme koruyucu cerrahi erken evre meme kanserinin tedavisinde sıklıkla tercih edilen bir seçenektir. Bu tedavinin bir parçası olarak mutlaka kalan meme dokusuna radyoterapi uygulanmalıdır.

Basit Mastektomi: Basit mastektominin amacı yapıldığı tarafta hiç meme dokusu bırakmamaktır.

Modifiye Radikal Mastektomi (MRM): Meme dokusunun tamamı ile birlikte koltuk altılenf bezlerinin çıkarılması şeklinde yapılan bir cerrahi girişimdir.

Radyoterapi

Radyoterapi ameliyat öncesi büyük tümörleri ameliyat edilebilir boyuta indirebilmek, ameliyat sonrası ise nüksleri azaltmak ve sağ kalımı artırmak amacı ile uygulanmaktadır.
Meme koruyucu cerrahi olan hastalarda kanserin olduğu memede geride kalan meme dokusuna verilir. Toplam tedavi süresi maksimum 30 gündür. Kemik ve beyin gibi uzak organlarda metastazları olan hastalarda da bu organlara yönelik RT verilmektedir. Özellikle kemik metastazlarında RT oldukça yüz güldürücü sonuçlar vermekte, hastanın ağrılarını azaltmakta ve kırık oluşmasının önüne geçebilmektedir. Bu durumlarda RT tek başına yeterli bir tedavi şekli değildir, sistemik tedaviler ile birlikte uygulanmalıdır.

Kemoterapi

Kemoterapi sistemik bir tedavi şeklidir. Yani vücüdun tümünde etkili olan bir tedavidir. Hastanın yaşına, kanserin evresine, uzak metastaz olup olmamasına, kanser hücrelerindeki belirteçlere göre çeşitli tipte ilaçlar tek başına ya da kombine olarak kullanılabilmektedir. Tedavi süresi en az 4 kürden başlayarak daha uzun süreli olabilmektedir.

Hormonoterapi

Hormonoterapi de sistemik tedavi yöntemidir. Ancak bölgesel olarak memedeki kanser ve bölgesel lenf bezlerindeki metastazlar üzerinde de etkili olduğu bilinmektedir. Meme kanserinin büyümesini, yayılmasını veya tekrarlamasını önlemek amacıyla uygulanır.

Meme Kanseri Sonrası Yeniden Meme Onarımı

Günümüzde meme kanseri gittikçe artan sıklıkta kadını etkilemekte ve meme kanseri tedavisi sonucu ortaya çıkan beden imajı bozukluğu hastalarda önemli fiziksel ve psikolojik sorunlara yol açmakta ve ameliyat sonrası hastaların yaşam kalitesinde önemli derecede azalma ortaya çıkarmaktadır. Meme onarımı vücut bütünlüğünü korumak, psikolojik sorunları çözmek, sosyal kazanım sağlamak ve hastaların özgüven duygularını yeniden kazandırarak normal yaşama dönmelerini sağlamak amacıyla uygulanmaktadır. Meme onarımı, meme dokusunun uygun bir şekilde çıkarılmasından sonra, yine uygun bir materyal/kadının kendi dokusu ile kaybedilen meme hacminin yerine konulması anlamını taşımaktadır.
Meme onarımı, zamanlama açısından iki dönemde yapılabilmektedir. Bunlardan biri eş zamanlı (erken) onarım, ikincisi ise meme ameliyatından aylar ya da yıllar sonra uygulanan geç onarımdır. Erken evre meme kanserli hastalar eş zamanlı onarım için en uygun adaylardır. Erken meme onarımı hastalara psikolojik olarak yarar sağlamakla birlikte hastanın yaşam kalitesini de artırmaktadır. Ancak bazı durumlarda hasta erken meme onarımı tercih etmesine karşın tıbbi açısından (ileri evre ya da meme ameliyatı sonrası radyoterapi uygulanması gerektiği durumlarda) Topamax 100 mg geç onarımın daha doğru ve güvenli bir yaklaşım olduğu kabul edilmektedir.

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.