Bodrum Gündem

Bodrumun Kahvehanesi STARBUCKS…

Can İKİNCİ Starbucks Türkiye Genel Müdürü : Dünyanın Değil, Bodrumun Kahvehanesi Olacağız..

Bodrumun Kahvehanesi STARBUCKS…
03.05.2010
0
A+
A-


Bodrum’un Mahalle Kahvesi olacaklarını söyleyen Türkiye Genel Müdürü Can İkinci ile Bodrum ve Starbucks’u konuştuk.


 


1971 yılında Amerika’da başlayan ve dünyaya yayılan ünlü kahve markası Starbucks Coffee Türkiye’deki 129. mağazasını Bodrum’da açtı. Mahalle Kahvehanesi felsefesi ile dünyanın en kaliteli kahvelerini mükemmel ortamlarda sunan firma kalite anlayışı ile Bodrum’un markaları halkasına katılmış oldu. Kahve ve çalışanlarını yaptığı işin ruhunda iki önemli yapıtaşı olduğunu belirten Starbucks Coffee, temelde yatan değerlere bağlı kaldıklarını ifade ediyor.


 


Açılışını yaptığı Starbucks Coffee’yi tuvaletlerine kadar gezen Bodrum Belediye başkanı Mehmet Kocadon, hedefin fiyatta değil, kalitede rekabet anlayışı olduğu ve bunun için mücadele edildiğini ifade ederek; “Bu kalite mücadelesi anlayışımızı anlayan markalardan birisi Starbucks Coffee olmuş ve ilk mağazasını Bodrumda açtılar. Çok mutlu olduk. Markaların Bodrum’a gelmesi bizim hedeflerimizdendir. Bu zincirin yarımadaya yayılması bizi çok mutlu eder. O nedenle kendilerine her türlü desteği veriyoruz. Özellikle hijyen, servis ve kaliteyi gördükten sonra Bodrum Belediyesi olarak destek vermeyi zorunda hissediyorum. Kaliteyi benimseyen şirketlerin ve markaların Bodrum’da çoğalması bizi mutlu eder.” Starbucks Coffeenin sosyal projelere de destek verdiğini, Bodrum için bu projelerde Starbucks Coffee’den talepleri olacak mı sorusuna Kocadon “Bizim felsefemiz kazan kazandır. Bodrum’dan kazanıyorsa mutlaka Bodrum’a güzel şeyler verecektir. Bizim bir çok sosyal projelerimiz var. O projeler gündeme geldiğinde genel müdürümüzle konuşup katkılarını alacağımıza inanıyorum” şeklinde cevap verdi.


 



Türkiye’de Starbucks, Ortadoğu’nun önde gelen perakendecilerinden “Alshaya Grubu” iştiraki olan “Shaya” tarafından temsil ediliyor. Starbucks Coffee tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de bayilik sistemi ile çalışmamakta, mağazalarını merkez yönetim tarafından açılıyor, işletiliyor ve denetleniyor.


 


Starbucks Coffee Türkiye Genel Müdürü Can İkinci ile önemli bir başarı öyküsü olan Starbucks’ı konuştuk. Bodrum işletmeleri için örnek alınacak çok şey çıktı, bu söyleşiden. 


 


Bodrum Gündem: Bodrum’a Hoş geldiniz. Starbuck hakkında bilgilendirebilir misiniz bizi?


Can İkinci: Starbuck 1971 yılında Seatle’da birkaç ortak tarafından, bir çekirdek kahve mağazası olarak hayata geçiyor. Kilo ile bizim çerez veya kahvecilerimizin satışına benzer bir yöntem ile satılmaya başlıyor. Çok yüksek kalitede, taze arabika kahveleri alıp müşterilerine sunuyorlar. Bu mağaza Seatle’de çok tutuluyor. Çok Premium bir kahve olduğu için, süreç içinde 2- 3 mağazaya çıkıyor. Bu noktaya kadar Howard Schultz, bizim CEO’muz ve bugünkü modern Starbuck’sun kurucusu sayabileceğimiz kişidir. Howard aslında New York’ta mutfak aletleri satan bir firmada çalışıyor. Kahve makineleri ve benzeri ürünler satıyorlar. 1983 yılında Starbuck Caffee ile tanışıyor. Seatle’daki bu çok ufak Starbuck Caffee’yi çok merak ediyor. İnanılmaz hacimlerde kahve makineleri alıyor ve satıyor. Burasının ne olduğunu merak edip gittiğinde aşık oluyor konsepte. Girer girmez “Galiba ben hayatımdaki işi buldum” diyor. Sonra onları bir yıl boyunca ikna etmeye çalışıp sonunda da ikna ederek, Starbuck’da satıştan ve pazarlamadan sorumlu direktör olarak işe başlıyor. Bir iki sene geçtikten sonra iş için İtalya’ya gidiyor. İtalya’da gezerken EKSPRESSO BAR’ları görüyor, insanların işten çıktıktan sonra buluştukları, sosyalleştikleri noktaları çok seviyor. Bu tür kafeler neden Amerika’da yok diye düşünüyor. Geri döndüğünde Starbucks ortaklarını ikna etmeye çalışıyor. Yaklaşık bir yıl boyunca onları ikna edemiyor ve işten ayrılıyor. New Yorkta birçok yatırım firmasına giderek tanıtımlar yapıyor, yılda otuz mağazaya ulaşmayı hedefliyor. Bu gün on yedi bin mağaza var. On bir bini Amerika’da. Yatırımcı bulamayınca toparladığı küçük bir sermaye ile kendi kafesini açıyor. Bir süre sonra 1987’de Starbucks’ın satılması gündeme geliyor. Yatırımcı bularak firmayı satın alıyor. Kanada’yı saymazsak ilk olarak 1996’da Japonya’da açılıyor. Hiçbir yerde temsilcilik vermeden büyümeye devam ediyor.


 


BodrumGündem: Türkiye’de nasıl organize oldu?


Can İkinci: Türkiye’de Kuveyt’li Şaya firmasıyla ortak olarak açılıyor. 2003 Nisan ayında İstanbul’da ilk Starbucks mağazamızı açtık. 7 yıl içinde yüz yirmi dokuz mağaza açtık.


 


BodrumGündem: Tedarikçilerinizle ilgili bilgi verir misiniz?


Can İkinci: Sadece kalite değil, ayrıca topluma zarar vermeyecek çok yüksek etik değerleri olan ve Starbucks’a yakışacak tedarikçiler olmasını tercih ediyoruz. Türkiye’de yüzlerce tedarikçimiz var. Onları sanki kendi firmamızmış gibi inceliyor ve değerlendiriyoruz. Sturbucks olarak yaptığımız bir çok sosyal dayanışma çalışmalarımıza onları da dahil ediyoruz. Tedarikçilerimizin ürünlerini çok dikkatle kontrol ediyoruz. Büyük alımlarımız var. Örneğin geçen yıl 3,5 milyon litre süt satın aldık. 1,5 milyon kilo portakal aldık. Satılan milyonlarca sandöviçin bütün ürünleri Türkiye’den alınıyor. Yarattığımız istihdam on binlere varıyor. Onları tedarikçimiz değil stratejik ortağımız gibi görüyoruz.


 


BG: Sturbucks’ın yönetim felesefesi nedir?


Can İkinci:  İlk olarak müşterilerimize “burası sizin eviniz ve işinizden sonraki üçüncü adresinizdir” diyoruz. Bizi sadece kahve satıcısı olarak görmemelerini, sabahtan akşama kadar vakit geçirebilecekleri bir ortam olarak görmelerini istiyoruz. İkincisi çalışanlarımız için en iyi ikinci adres olmak ve örnek bir işveren olmak istiyoruz. Çalışanların performanslarına göre terfi edebildikleri, sürekli eğitildikleri, çevremizdeki işletmelere oranla en beğenilen işveren olmak istiyoruz. Tamamen şeffaf bir çalışma düzenimiz var, hiyerarşik değiliz. Biz çalışanlarımıza partnerlerimiz deriz. Sanki onlar bizim ortaklarımız gibidirler. Üçüncü önemli nokta bizim kahvemizdir. Direk çiftçiyle beraber çalışırız. Dünyanın en büyük kahve alıcısı değiliz ama yüz seksen binden fazla çiftçiyle direk ilişkimiz vardır. Endonezya’nın bir adasındaki çiftçiden bile direk satın alım yaparız. En kaliteli Arabica kahveyi kullanırız. En iyi kahveyi bulabilmek için onları eğitiyoruz, sürdürülebilir kaliteyi bulmalarını sağlıyoruz. Dördüncüsü mağazalarımızdır. Çok rahat bir ortam yaratıyoruz. Yerele uymaya çalışıyoruz. Uluslar arası bir markanın şablonuna bağlı kalmıyoruz. Örneğin burada Bodrum’a özgü hangi aksesuarları kullanabiliriz diye düşünüyoruz. Biz bu mahallenin yerel kahvesi olmak istiyoruz. Ayrıca sosyal sorumluluklar alarak çevremize katkıda bulunmak istiyoruz. Bütün bunlar bir sıralama değil, eşit derecede önemli bulduğumuz konulardır.


 


BG: Çalışanlarınızı nasıl seçip eğitiyorsunuz ve nasıl mutlu ediyorsunuz?


Can İkinci:  Merkezimizdeki insan kaynakları başvuruları değerlendirdikten sonra görüşmeleri mağaza müdürleri yapıyor. Uluslar arası bir firma olmamıza rağmen sanki burası tek mağazamız, siz tek müşterimizsiniz ve alacağınız bir tek kahve var gibi itinalı davranıyoruz. Çok zor ama hep kendimize bu prensibi hatırlatıyoruz. Bu dikkatli davranışı sağlayabilmek için mağaza müdürü burayı kendi mağazası gibi görerek çalışıyor ve işe alımları da o yapıyor. Yetki onda. Aradığımız tek şey var, o da güler yüz. Çalışanlarımızı eğiterek mükemmel ulaşmaya çalışıyoruz. Bazen iki sene önce işe aldığımız birindeki gelişmeyi görüp inanamadığım oluyor. Biz onların hayatında önemli bir gelişim sağlıyoruz. Bu sadece eğitimle olmuyor, onlar şirketteki kültürü soluyarak da gelişiyorlar. İlk aylarda temel eğitimler veriyoruz, daha sonra hijyenden ilk yardıma, servisten duruşa kadar bir çok eğitim veriliyor. Yükseldikçe de yöneticilik eğitimleri alıyorlar. Onlar burada kendilerine önem verildiğini görüp geliştikçe mutlu oluyorlar. Kimse onlara patron gibi davranmıyor ve önlerinde açık bir kariyer bulunuyor. Yılda iki kez performans değerlendirmesi yapılıyor. Oradaki kriterler çok açık ve yükselme şansı çok belli, bu da onları motive ediyor. 

Cialis super active online

 


Bodrum Gündem: Ücretler yüksek mi? Acaba mutluluk bundan mı geliyor?


Can İkinci:  Ücretlerimiz perakende piyasasına göre düşük değil, ama çok yüksek de değil.


 


Bodrum Gündem: Mağazalarınız hep en pahalı yerlerde açılıyor, siz bu durumda kazanıyor musunuz?


Can İkinci:  Sırf prestij olarak görünmek için mağaza açmıyoruz. Bir mağazamızı orada yıllarca görüyorsanız şirketin beklentilerini karşılamış demektir, genel anlamda memnunuz.


 


Bodrum Gündem: Bodrum’u neden seçtiniz, buradaki hedefiniz nedir, nasıl bir katma değer bekleniyor? Purchase Viagra


Can İkinci:  Buradan çok talep geliyor, Bodrum’da yaşayanlar çok mobil insanlar, İzmir’e, İstanbul’a, Ankara’ya gidenler niye Bodrum’da yok diye soruyorlardı. Bize her ay binin üzerinde misafir görüşü gelir. Kimi eleştiri, kimi öneri gönderir. Bodrum’dan çok talep geldiği için buraya geldik. Bodrum’dan en temel beklentimiz daha önce de belirttiğim gibi her müşteriyi tek müşteri gibi ağırlamak ve buranın yerel dokusuna uygun bir işletme olmak. Hem çalışanlarımıza, hem de belediye gibi diğer paydaşlara örnek bir işletme olmak. Umarım diğer markalar da gelir.


Bodrum Gündem: Yabancı marka ve şirketler yoğunlaşıyor, bu konuda Türk Markası ve şirketleri neden bu başarıyı yakalayamıyor?


Can İkinci:  Biz kendimizi bir Türk şirketi olarak görüyoruz. Ben de, diğer çalışanlar da hep Türk. Eğer kayıtsız ekonomiyi azaltmak istiyorsak, çalışanlara hak ettikleri sosyal şartların sağlanmasını yaratmak istiyorsak böyle markaların daha çok gelmesi lazım, biz de öncülük etmekten dolayı çok mutluyuz.


isotretinoin without prescription  


Bodrum Gündem: Starbucks Card nedir?


Can İkinci:  Starbucks Card henüz Türkiye’de bulunmayan bir şey. Amerika, İngiltere, Kanada ve Japonya’da var bildiğim kadarıyla. Bu bir sadakat kartı. Ülkesine göre değişiyor. Örneğin yirmi dolara bir kart alıyorsunuz, çok sık gittiğiniz için parayla uğraşmak yerine size bir kolaylık sağlıyor. Amerika’da şimdi yeni bir kart çıktı. Kullandıkça puan veya yıldız kazanıyorsunuz, sonra onları kullanıyorsunuz. Bazı ülkelerde internet ücretlidir, bizde sınırsız serbesttir. Bazı ülkelerde kartı olana ücretsizdir. Yani bir çok farklı uygulama var. Biz de Türkiye’de bir sadakat kartı üzerinde çalışıyoruz. Daha çıkmadı ama bizi çok seven, daha sık kullanan müşterilerimize farklılıklar sağlayacak, bir hava yolları firmasının mil programına da benzetebilirsiniz. Asıl amacımız onları özel sürprizlerle şaşırtmak. Küçük sürprizlerle gününüze renk katmak istiyoruz.


 


Bodrum Gündem: Engelliler için de bazı çalışmalar yapıyormuşsunuz. Bir zil çalışması varmış. Burada da böyle bir çalışmanız var mı? Bodrum’lular bu konuda çok hassastır.


Can İkinci:  Kesinlikle, amacımız öncelikle her yere bir rampa koyabilmek. Hem engelliler için, hem de çocuklu anneler için bu çok önemli bir konu. Fakat bir çok yerde bu fiziksel olarak mümkün olmayabiliyor. Bunun da bir standardı var, dik bir rampa koyarsanız işe yaramıyor, bunu önlemek için merdiven başına bir zil koyuyoruz, bunu çalarsanız hemen arkadaşlarımız koşup yardımcı oluyor. Umarım bu konuda da başka işletmelere örnek oluruz.


 


Bodrum Gündem: Açıklamalarınız için çok teşekkür ederiz. Bodrum için kalite en çok önemsediğimiz şey, bu açıdan Bodrum’a değer katacağınızı düşünüyor ve diliyoruz.


Can İkinci:  Ben de teşekkür ederim. Bodrum bizi müthiş karşıladı, çok heyecanlıyız. Bodrum’a değer katmak bizim için görevdir. Düşündüğünüzden daha iyi olacağız.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.