Bodrum Gündem

Ömer Süha Star Gazetesine Tokat Gibi Cevap…(Video Haber)

Star Gazetesi 16 Nisan sayısında manşet olarak Muğla 3.Sıra Kontenjanlığının Ömer Süha Aldana diyet olarak verildiği iddiası yer almıştı.

Ömer Süha Star Gazetesine Tokat Gibi Cevap…(Video Haber)
20.04.2011
0
A+
A-

buy Plan B

 

Buy Strattera online ALDAN’DAN ELEŞTİRİLERE SERT YANIT

KILIÇDAROĞLU’NUN YOLSUZLUKLARLA İLGİSİ OLMAZ.

CHP seçim bürosunu ziyaret eden Muğla ili 3.sıra kontenjan adayı ve  eski Cumhuriyet başsavcısı Ömer Süha Aldan milletvekilliğinin Kılıçdaroğlu tarafından diyet olarak verilmesi ile ilgili eleştirilere sert yanıt verdi.

Fatih Bozoğlu/Bodrum Gündem

CHP Muğla 3, sıra milletvekili adayı Ömer Süha Aldan “30 yıllık meslek yaşamım boyunca yolsuzlukla mücadele eden bir insan oldum. Bir Allah’ın kulundan bile yolsuzluk konusunda benim hakkımda olumsuz bir kelime dahi duymamışımdır. Demek ki bu haberin bir amacı var. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin yandaşları mevcut tablodan ürkmektedirler. Cumhuriyet Halk Partisinin seçimlere kadar geçecek sürede müthiş bir rüzgar yakaladığının bilincinde. Bu tip provakatif haberlerle, gerçek dışı yalan haberlerle toplumun aklını karıştırmaya niyetliler. Böyle bir savaş yöntemini belirlediklerini anlıyorum şimdi. Demek ki korkuyorlar. Bir partinin giderek yükselen toplumsal desteğinden ürkmüşler. İkinci olarak Ankara’da beni iyi bilirler. Yolsuzlukla mücadele tavrımı dürüstlük konusunda yaptıklarımı herkes bilir. Benim bu meziyetlerimden korkuyorlar. Fakat korkunun ecele faydası yok. Ben o meclise gideceğim ve gerçek yolsuzların kimler olduğunu bulup bir bir önlerine koyacağım. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Bu yalan haberler ne partimi, ne de beni asla yıpratamaz” dedi. Aldan yaptığı açıklamalar ile devletin nasıl soyulduğunu bir kez daha ortaya koydu.

Bodrum’da Muğla Milletvekili adayları Nurettin Demir, Ali Arslan ile birlikte  CHP ilçe örgütünü ve seçim bürosunu ziyaret eden eski Cumhuriyet başsavcısı ve Muğla 3. sıra kontenjan milletvekili adayı Ömer Süha Aldan, Star gazetesinde yayınlanan bir haberde Kılıçdaroğlu’nun geçmişte yaşanan bir yolsuzluk olayı ile ilgili mahkemeden ötürü kendisine diyet ödendiği yolundaki haberlere sert eleştirilerle yanıt verdi.

Aldan Star Gazetesi’nin  16 Nisan tarihinde manşetten yayınladığı “Muğla 3.Sıra Kontenjanlığının Ömer Süha Aldan’a diyet olarak verildiği” yönündeki haberlerle ilgili olarak şunları söyledi.

25 DOLARLIK KALP STENDİNİ DEVLETE 2450 DOLARA, 500 DOLARLIK KALP PİLİNİDE 10 BİN DOLARA DEVLETE SATMIŞLAR…

Bodrum Gündem sorularını yanıtlayan Aldan, yapılan haberin mesnetsiz ve hiçbir kaynak gösterilmeden yapılmış olmasını şiddetle kınadığını ve CHP Genel Başkanı Kılıçtaroğlu’nun tanık olarak dinlenmesi dışında bu dava ile hiçbir şekilde ilgisinin bulunmadığını belirterek “2002 yılında zamanın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan, bazı firmaların devlete tıbbi malzeme satışında bu malzemelerin yüksek fiyatta olduğunu, fiyatları düşürmeye çalıştığı anda da tehdit edildiğini öne sürmüştü.  Sonuçta Neşter Operasyonu kamuya tıbbi malzeme satan firmaların bu satış sırasında devlete faiş fiyattan ürün sattığını tespit ettirip, ürün satışını düşük rakamdan engelleyip mal satışından kaçınmalarıdır. Bunlarda kalp stendi gibi, kalp pili gibi insan yaşamında son derece önemli olan araçlardı. Bunların satımının engellenmesi dolayısıyla insanlar zarar görebilecekti. Bu durumu ciddi bulduk ve üzerine gittik. Sonuçta 2450 Dolara satın alınan bir kalp stendinin gerçekte yurt dışından 25 Dolara getirildiğini ve bu denli yüksek bir fiyata devlete satıldığını belirledik.  Mesela kalp pili 500 Dolara mal olmuştu, ama devlete 10 Bin Dolara mal olabiliyordu. Bu nedenle bu durumdan çıkar sağlayan ve zorlandığında da devlete tokat atmaktan çekinmeyen firmalarla, bunlarla ilişki içinde olan çalışan doktorlara yönelik olarak  Neşter operasyonunu 2003 yılında gerçekleştirdik. Süreç 8 Şubat 2002 yılında başladı ve dolayısıyla da yaptığımız incelemelerde özellikle kardiyoloji alanındaki bu tip yolsuzluğun çok büyük boyutlara ulaştığını belirledik. Sonuçta sanıklar tutuklandılar, haklarında kamu davası açıldı, yapılan yargılamalar sonucu uzun süre tutuklu kaldılar. Hatırlarsanız bir gece yarısı bütün sanıklar 100 Bin Dolar kefaletle serbest bırakılmıştı ve Türkiye’de baya dikkat çeken bir olay olmuştu.  Dava zaman aşımına rağmen bazı doktorların yargılanma süreci devam etmekte. Bu davada şöyle bir faydamız oldu.Devletin 2450 Dolara ve yılda 100 bin adet aldığı bir stendi, bizim yaptığımız soruşturma sayesinde ürünün gerçek fiyatı ortaya çıktığı için fiyatı 73 Dolara düştü ve aradaki fark da devletin kazancı oldu” dedi.

KILIÇDAROĞLU, OKUYAN GİBİ SADECE TANIK OLARAK DİNLENDİ…

Aldan Kılıçdaroğlu’nun bu dava esnasında tanık olarak dinlendiğini belirterek “Konu oldukça teknik bilgiler içerdiği için Kılıçdaroğlu’nu dinledik. Konuyu anlamakta güçlük çekiyorduk. Geçmişten bu yana nasıl bir yöntem izlendiği konusunda bakan Yaşar Okuyan’ı da dinledik Diğer SSK Genel Müdürlüğü yapmış kişileri de dinledik. Sayın Kılıçdaroğlu döneminde böyle faiş bir fiyattan ürün satışı yapıldığı tespiti yapılmış, firmalarla Devlet birimleri arasındaki o protokoller iptal edildi. Yeni ürün alışı yeni fiyatlar üzerinden protokole yazılmış ama bu sırada sayın Kılıçdaroğlu SSK Genel Müdürlük görevinden alınmıştı. Dolayısıyla bu soruşturma sırasında sayın Kemal Kılıçdaroğlu’ nun sorumlu olduğuna dair en küçük bir bulgu yoktu. Bunu açık yüreklilikle belirtiyorum.  Türkiye’nin belki en zor soruşturmasıydı. Bir Cumhuriyet Başsavcısı Neşter 1 gibi bir soruşturmayı tek başına yapmaz. Onu denetleyen yüzlerce emniyet birimi vardır, onlarca müfettiş vardır, sayısız bilirkişi vardır. Bunların hepsiyle beraber bir soruşturma yürütülür. Kaldı ki o dönemdi İç İşleri Bakanlığı Adalet ve Kalkınma Partisinin yönetimindeki bir birimdi. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu o dönemde de milletvekiliydi. Karşı bir partinin milletvekiliydi. Yani gerçekten öyle bir şey olmuş olsaydı şimdiye kadar on kere ortaya çıkardı. Bunu herkes bilmeli. Keza bu konuda kendime  de bir pay biçmeliyim. 30 yıllık meslek yaşamım boyunca  yolsuzlukla mücadele eden bir insan oldum. Bir Allah’ın kulundan bile yolsuzluk konusunda benim hakkımda olumsuz bir kelime dahi duymamışımdır. Demek ki bu haberin bir amacı var. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin yandaşları mevcut tablodan ürkmektedirler. Cumhuriyet Halk Partisinin seçimlere kadar geçecek sürede müthiş bir rüzgar yakaladığının bilincinde. Bu tip provakatif haberlerle, gerçek dışı yalan haberlerle toplumun aklını karıştırmaya niyetliler. Böyle bir savaş yöntemini belirlediklerini anlıyorum şimdi. Demek ki korkuyorlar. Bir partinin giderek yükselen toplumsal desteğinden ürkmüşler. İkinci olarak Ankara’da beni iyi bilirler. Yolsuzlukla mücadele tavrımı dürüstlük konusunda yaptıklarımı herkes bilir. Benim bu meziyetlerimden korkuyorlar. Fakat korkunun ecele faydası yok. Ben o meclise gideceğim ve gerçek yolsuzlukların kimler olduğunu bulup bir bir önlerine koyacağım. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Bu yalan haberler ne partimi, ne de beni asla yıpratamaz” dedi.

YALAN VE İFTİRA HABERLERİN DEVAMI GELECEK,

TOPLUM UYANIK OLMALI.

Aldan “ Bu tip yalan haber dalgasını bir yöntem olarak belirleyecekler. Boşuna uğraşmasınlar. Hiç zahmet etmesinler, kaderlerine razı olsunlar. Çünkü yolsuzluk bizle örtüşmez.  Eğer bu yandaş medya yolsuzluğun nerede olduğunu anlamaya çalışıyorsa,  önce yandaşlığını yaptıklarına gidip bir baksınlar. Sadece bunu söyleyeyim size. Suç tarihi 2002, Sayın Genel Başkanım ne zaman göreve gelmiş 1999. Yani bir insan görev yapmadığı bir dönem için soru sorulabilir mi?  Ben sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu o dönem de neden koruyayım ki? Yani Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir milletvekili.  Grup Başkanvekili değil, genel başkan değil.  Burada bir özelliği yok ki. Benim onu korumam için bir sebep mi var?  O dava dosyasında kendisiyle ilgili bir kelime mi var, bir ibare mi var?  Müfettiş raporlarında onunla ilgili bir saptama mı var? Hayır. Dediğim gibi sanal olarak yaratılmış bir iftiradır. Amacı bellidir. Biz bu oyuna gelmeyiz.   Hiç kimsenin de kuşkusu olmasın bunlara biz hadlerini bildireceğiz. order misoprostol online   Şöyle hadlerini bildireceğiz; Önce bu tip bir haberi yapan gazete ve gazeteci hakkında yasal gerekleri yerine getireceğim. Herkes yaptığının bedeli yasalar önünde verecek. İkinci olarak da bunlara asıl hesabı biz 12 Haziran’da göstereceğiz. Çünkü neden korkuyorlar? Yandaş basın sırtını dayadığı iktidarı kaybedecek. Bütün telaşları ondan” dedi.



Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.