Bodrum Gündem

100.000 TÜY DİKMEK?

16.11.2012
0
A+
A-

Muğla Bodrum ve yarımadası ve de yakın çevresiyle yaşadığı  doğası üzerindeki  sorunlar sanki yetmiyormuş gibi,bunların üzerine adeta tüy dikmek istercesine  Çevre ve  Orman  Bakanlığı?nın 2009 yılında onaylayarak yürürlüğe soktuğu 1/100.000 ölçekli Aydın-Muğla-Denizli  Çevre Düzeni Planı  ve Plan Raporu  TEMA Vakfı  tarafından incelenmiş ve14.10.2009 tarihinde ayrıntılı bir dilekçe ile plana itiraz etmiştir.Özetle  TEMA Vakfı?nın itirazları, bölgedeki  önemli  doğa  koruma  alanlarının ve  tarım alanlarının gerektiği kadar korunmadığı,koruma/kullanma dengesinin her alanda gözetilmediği  ve Plan Raporu ve Plan arasında çelişkiler olduğu tespitlerinden kaynaklanıyordu.

TEMA Vakfı?nın bu itirazlarına cevap verilmemesi  üzerine ,Plana 10.02.2010 tarihinde kısmi iptal davası açılmıştır.

(Danıştay 6.Daire Esas No:2010/2110) Dava henüz  sonuçlanmadan , 1/100.000 ölçekli Aydın,Muğla,Denizli Çevre Düzeni Planı ve Plan Raporunun  belirli  bölümlerinde tadilat yapılmıştır.

Askıya çıkan plan tadilatına TEMA Vakfı yasal süresi içinde ayrıntılı bir dilekçe ile itiraz etmiştir. Davalı İdare  yasal 60 günlük süre içinde cevap vermeyince  yine yasal dava açma süresi  içersinde Yürütmeyi  Durdurma İstemli  dava açılmıştır.

Ben hukuk adamı değilim.Doğal olarak bu yazıyı okuyanlarda avukat olmayabilir,hukuk dan anlamaları da beklenemez.Dolaysıyla TEMA Vakfı?nın  sayın Av.Ömer AYKUL  eliyle yaptığı bu itiraz ve dava açma dilekçesini okumaya  çalışırken,hukuki zemin ve altyapısını anlamanın gayreti  altında hukukun gücü ve hukuka  olan inancımdır.Hukuki  terimler ve ilgili maddelerini bu anlamda buraya taşımak da haddim değildir.

Böyle olduğunda beni bu yazıya iten neydi peki?

Sadece  TEMA Vakfı?nın  1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planına yaptığı itirazı ve davayı okuyanlara duyurmak mı?Tabi değil.

Veya  hazırlanan bir dava dilekçesinin amaca uygun  şekil şartlarını ortaya mı koymaktı?Bu da değil.

İtiraz içeren dava dilekçesi Yürütmenin Durdurulması İstemi ile bitmektedir.Bu bölümde hukuka aykırılıkla ilgili başta Anayasa ,ilgili kanunlar ve uluslar arası sözleşmeler hukuki delil olarak gösteriliyor,hepsini açıp okumadan,incelemeden anlamak mümkün değil iken;

Hemen üstünde yer alan ,İtirazın Üstün Kamu Yararı Açısından değerlendirilmesi kısmında yer alan okunduğun da,

1. Ya yapılan plan, sürdürülebilir çevre ve yaşam ilkesine uygun, tarım ve mera alanlarını koruyan, orman, sulak alan ve kıyılarda kendi mevzuatından da öte korumacı bir anlayışa dayanan ve şehircilik ve planlama hukukuna ve ilkelerine uygun bir plan olacak,

2. Ya da şimdiki gibi sadece arsa üretmek amaçlı ve korunması gereken doğal varlıklara zarar veren, süreçte yapılan önerileri tetkik dahi etmeden, şehircilik ve planlama hukukuna ve ilkelerine aykırı bir plan olacaktır.

Bu iki davranış biçimine ait kamu yararının hangisinin üstün olduğuna da bu yargılama sonucunda ulaşılacaktır.

? Bizim değerlendirmemize göre; sürdürülebilir çevre ve yaşam ilkesine uygun, tarım ve mera alanlarını koruyan, ormanları, korunması gerekli doğal alanları, sulak alanları ve kıyıları kendi mevzuatından da öte korumacı bir anlayışla koruyan ve şehircilik ve planlama hukukuna ve ilkelerine uygun olan bir planda kamu yararı daha üstündür ? değerlendirilmesini anlamak için ne hukukçu olmak gerekiyor,nede ansiklopedi,lugat  açmak  gerektiriyor.Sadece okumak, anlamak için yeterli oluyor hem de herkes için.

Ve bir anda itiraz dilekçesinin  herkes tarafından anlaşılabilir olmasıyla kalmayıp, okuyanın itiraz karşısındaki kişisel saffını belirlemesini ve seçmesine de olanak sağlıyor.

Dava dilekçesi okumaya devam edildiğinde,

1/100.000 Ölçekli Aydın-Muğla-Denizli Çevre Düzeni Planının Bodrum Yarımadası ayağını ilgilendiren

  • Bitez mandalina bahçeleri, yat limanı,
  • Haremten Mevkiinde yat limanı,
  • Bodrum merkezde yat limanı.
  • Boğaziçi Sulak Alanı koruma kuşakları içerisinde yapılaşmaya neden olacak gelişme alanları, deltada yat limanı
  • Güllük’te konut dışı çalışma alanları, yat limanı ve depolama alanları,
  • Kıyıkışlacık?ta turizm tesis alanı, golf alanına
  •  

yönelik itiraz davasına dayanak olan temel hukuk kuralları yer alıyor.

2709 Sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası?nın delivery Viagra Gold

Toprak Mülkiyeti, Tarım, Hayvancılık ve Bu Üretim Dallarında Çalışanların Korunması

Sağlık Hizmetleri ve Çevrenin Korunması , Tarih, Kültür ve Tabiat Varlıklarının Korunması

Milletlerarası Andlaşmaları Uygun Bulma, Planlama, Ormanların Korunması ve Geliştirilmesinin

ilgili maddeleri ile,

Özellikle Su Kuşları Yaşama Ortamı Olarak Uluslar arası Öneme Sahip Sulak Alanlar Hakkında Sözleşme, (1971-RAMSAR)

Avrupa?nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi,(1979-BERN)

 Özellikle Afrika?da Ciddi Kuraklık ve/veya Çölleşmeye Maruz Ülkelerde Çölleşmeyle  Mücadele İçin BM Sözleşmesi, (1994 Valtrex prescription )

Avrupa Peyzaj Sözleşmesi, (2000-FLORANSA), BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi, (1992-NEW YORK), cheap Prozac

Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi, (1992-RİO ) , Arkeolojik Mirasın Korunmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi, (1992-VALETTA/MALTA  )

Akdeniz?in Kirlenmeye Karşı Korunmasına Ait Sözleşme  (1976-BARCELONA)

gibi Uluslar arası Sözleşme ve Protokoller ile desteklendiği görülüyor

 

Hukuk adamı olmayıp,sadece hukuka ve gücüne inanan bir insan olduğumu yazmıştım,ama davaya konu olan bu itiraz dilekçesini okumakla kalmayıp,anlamaya çalıştım,ve paylaşmayı istedim.

Ve bu yazıyı yazma ihtiyacı hissettim,Nedeni de,

Eğer bir geleceğe bakışımız varsa,bu vizyonu süsleyen varoluş nedenlerimizde net ise,

? Sorumluluk  alabilen, genel çıkarlara aykırı olmayan ,kolektif dayanışma bilinciyle,şiddete başvurmayan ,güvenirlilik ve saygınlık ekseninde,şeffaf,yaratıcı,katılımcı,herkesi kucaklayan,bilimselliği kılavuz gören ve gönüllü olma ilkesini yaşam biçime olarak gören ve tüm bu temel değer yargılarını bir de örgütlü  harekete taşıyabilmek,bu bilinçle örgütlü olmak ve böyle yaşamak toplumda ?

İşte bu dava dilekçesinin varlığı, içeriği,bir başka mücadele aracı olarak değeri bana  bir kere daha ,  örgütlü olma doğruluğunu hatırlattı.

Ve bu itiraz dava dilekçesi ile, örgütlü bir insan olarak hukuk ve hukuki mücadelenin beni ne kadar çok tamamladığını hissettim.

Örgütlü olmak,şimdi her zamankinden daha da gerekli.

Örgütlü olmak, yaşam ihtiyacı,toprak,su,hava gibi gerekli.

ETİKETLER:
Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.