GEZİ?YE DAİR

 Olanı biteni bir türlü anlayamayan ya da anlamak istemeyenlere;
80 Darbesinin bir kaç yıl sonrasında,

Solun yüreğine dokunan şarkılarıyla bir nefes, bir umut olan,

Fakat Kürt milliyetçiliğiyle, vatanseverlik arasında ki,                                                                       

Gelgitleri nedeniyle, benim de eleştirdiğim,

Ama sol ezgileriyle döneminin aykırı sesi olan,

Bir çok yeni yetme genç devrimciyi,

Ahmet Arif’le, Hasan Hüseyin’le, Nazım’la buluşturan,

Rahmetli Ahmet Kaya’nın, bir şarkısında dediği gibi,

Bir gönderme yapmazsak vallahi olmaz?

Nerden baksan tutarsızlık                                                                                                                        

Nerden baksan ahmakça…
Şarkıda geçen ahmakça kelimesinin anlamının, 
Gezi?yi kavrayamayan ve bugüne kadar bu konuda, 
?pes yani? dedirten yorumlar yapan ve dahası yazılar yazanlarda, 
Yaratacağı hissiyat için şimdiden özür dilerim. 
Ama nedeni belli, amacı başka yorumlarda ve yazılarda ki, 
Yaşadığım hissiyatın, onların hissedebileceğinden, 
Çok da farklı olmayacağını düşündüğüm için, 
Bu şarkı sözünü yazmakta bir sakınca görmediğimi de bilin isterim.
Sayın Gezi rahatsızları,
Özellikle, birikiminizi ve maksadınızı aştığı son derece aşikar yorum ve yazılarınızın,

Giriş, gelişme ve sonuç bölümlerinde ki, tutarsızlığı görüp, bilip çok itibar etmiyordum. 

Ama artık ‘ Gezi Ruhu ‘nu, yeterince hırpaladığınızı düşünüyorum. 
Gezi’yi anlamanızı beklemiyorum. 
Aramızda ki öteliği görebiliyorum. 
Ancak bu ruh hakkında bir şeyler söylemek istiyorum.
Gezi;
İnsanımızın, en temel hak ve hürriyetlerine, 

Toplumsal yaşamına, doğasına-çevresine, geçmişine-geleceğine,  

Kültürüne-sanatına ve her şey kadar önemli olarak,

Maneviyatına-inancına, bedenine-ruhuna, giyimine-kuşamına, çoluğuna-çocuğuna,

Kısacası eline-beline-diline, 
Akp iktidarının, başbakanın, bakanların, yandaşların, anti demokratik müdahalelerine, 

Dayatmalarına ve baskılarına artık YETER demektir.
Biz de Varız Demektir.
Gezi, aynı zamanda, temsil ettiği protesto nedenleriyle, 
Sadece bu günün değil, geçmişin siyasetini de eleştirecek, 
Bilince ve özgüvene sahiptir. 
Sırf bu nedenle, kendisiyle ve tüm bileşenleriyle birlikte, 
Hiç korkmadan, bir an bile aksini düşünmeden, 
Özeleştiri potansiyelini besleyen dinamikleri geliştirebilmiştir. 
Sırası gelmişken, özellikle bazılarının, 
Her baş edemedikleri sorunun kaynağı olarak, esomeprazole price  
CHP yi gösterme gayreti ve yine mazlumu oynama uğraşı,

Ve Bu hevesle Gezi Direnişini de, generic Retin-A  
Bir CHP operasyonu olarak dillendirme çabası,
Artık fazlaca komik olmaya başlamıştır.
Gezi, hiç bir partinin kurgusuyla oluşturulması mümkün olmayacak kadar; 
Özgün, dinamik ve olayları TV den izleyip,
Pijamasıyla adam-kadın-çoluk-çocuk-yaşlı demeden, 
İnsanları evden çıkaran bir halk hareketidir. 
İçinde, iktidarın tüm anti demokratik uygulamalarını protesto eden, 
Partili partisiz toplumun her kesimine ses ve değer veren bir halk uyanışıdır.
Yani organik bir protestodur?
Gezi?nin ekonomik sonuçlarını, demokratik nedenlerinden daha önde tutan,
Ve bu algıyı toplumda bir ayrıştırma yöntemi olarak kullanan, 
Hükümete ve yandaşlarına şunu söylemekte bir sakınca görmüyorum;
Sizler, varlığınızın en büyük tehditi diye gösterdiğiniz, buy Tadalafil online  
Askeri darbelerden beslenerek bugünlere gelmişken, 
Sözde asker karşıtlığınızın ve demokrasi taleplerinizin yerine, 
Sivil darbe taraftarlığı ve diktasını koymuşken,
Korku imparatorluğu yaratma faaliyetleriniz, 

Maaşallah tam gaz devam ederken,
Darbelerin en büyük hedefi ve zarar görenleri, 
‘Bireylerin özgürlüğü, Toplumun özgürlüğüne’ bağlıdır diyen bizler; 
Kökü dışarıda sandığınız Gezi’yi yarattık.
Gezi ; Fikri Hür, Vicdanı Hür Nesiller’in Eseridir. 
İşte, bir türlü ne olduğunu, nereden geldiğini anlayamadığınız, 
İçinde ki mizahıyla, her gün sizlerle dalga geçtiğimiz bu direnişe, 
Biz: ‘ Gezi Ruhu ‘ diyoruz. 
Ve şiddetinizin yarattığı kayıplarıyla ‘ Gezi Ruhu ‘, vicdanlarınızda kanayan bir yara ve alnınızın tam orta yerinde, silinemeyecek bir lekedir artık.
Bilir misiniz bilmem, 
Duydunuz mu hiç sanmam.
Gördünüz mü, yazık ki ihtimal bile vermiyorum.
Ama ben yine de hatırlatayım;
Bakın, bizzat ‘ben verdim’ denilen emirle;
5 gencecik adam, analarının yüreğinden kaydı gitti yıldızlara…
Bir yönüyle de, hükümeti itibarsızlaştırma eylemi olarak tanımladığınız Gezi Olaylarında, 
Asıl bilerek ve isteyerek söylediğiniz yalanlarınız, 
Sizlere itibarınızı kaybettirmiştir.
Siz, Gezi de yitirdiğinizi söylediğiniz itibarınızı geri mi istiyorsunuz !?
Bulun bize Gezi Çocuklarımızın katillerini,
İtibarınız sizin olsun…
Eyvallah 
Serdar GÜNDOĞ