Bodrum Gündem

Fatsa ve Terzi Fikri Geleneği ÖDP İle Yaşayacak

Fatsa ve Terzi Fikri Geleneği ÖDP İle Yaşayacak
16.02.2014
0
A+
A-

Bodrum belediye başkanlığı için adaylığını açıklayan Özgürlük ve Dayanışma Partisi adayı Mehmet Çilsal yaptığı basın açıklamasında Bodrum sorunlarını sıralayarak Bodrumu yağmalayanlardan geri alarak, gerçek kimliğine kavuşturmaya söz verdi.

Fatih Bozoğlu/Bodrum Gündem-15 Şubat 2014

Özgürlük ve Dayanışma Partisinden (ÖDP) Bodrum belediye başkanlığı için adaylığını Mehmet Çilsal yaptığı basın açıklaması adeta manifesto niteliği taşıyor. ÖDP İlçe Örgütünde ödp bodrum belediye başkan adayı (9)yapılan basın açıklamasına İl Başkanı  Nihat  Doğan, Bodrum İlçe Başkanı Osman Öztürk, ilçe sekreteri Mustafa Erdoğan ve ÖDP üyeleri katıldı.  Yaklaşık otuz partilinin katıldığı açıklamada Bodrum’un bugüne kadar yönetenlerin rant uğruna kentin tarihi , kültürel ve sosyal kimliğini rant uğruna acımasızca peşkeş çektiklerini belirten  tarih araştırmacısı evli ve bir çocuk babası 54  yaşındaki Mehmet Çilsal “Göreve gelecek olursak kıyıları işgal etmiş tüm yapılara, iskansız , imara aykırı tüm inşaatları yıkacağız. Şehir içindeki AVM ve hipermarketleri otobanlara çıkarmak, belediye ve kamu mülklerine ait sözleşmeleri  iptal edip sosyal amaçlar için kullanılmasını sağlayacağız. Yarımada coğrafyasını sermayenin elinden kurtarmaya, senelerce kasten kent suçu işleyen faillerden hesap sormaya, turist ve döviz her şeydir anlayışını çöpe atmaya, rantçılara göz açtırmamaya ve Antik Halikarnassos’u gün yüzüne çıkarıp Bodrum’u sil baştan yaratmak için yola çıktık, Bodrum’u teslim alanlardan geri almaya geliyoruz. Söz veriyoruz” dedi.

“BİR FİKRİMİZ VAR” FATSA VE FİKRİ SÖNMEZ BELEDİYECİLİK ANLAYIŞI…

ÖDP Bodrum Belediye Başkan Adayı Çilsal 1978’de Fatsa Belediye Başkanı seçilerek bu günün Avrupa kriterlerinin bile çok üzerinde bir belediyelik anlayışını halk ile gerçekleştiren efsane belediye başkanı Fikri Sönmez ve Fatsa Belediyecilik anlayışının ÖDP’nin tarihini ifade ettiğini belirtti. Genel Merkez düzeyinde “Bir Fikrimiz Var” adında bir projelerinin olduğunu ve önümüzdeki birkaç ay içinde kamuoyu ile paylaşacaklarının bilgisini verdi.

order Viagra ödp bodrum belediye başkan adayı (8)DİĞER ADAYLAR İLE AYNI SEPETE KOYMAYIN…

Mali-parasal rakamlar açısından Türkiye’nin ilk on ilçesinden biri olan Bodrum’da ÖDP’nin belediye başkan adayı olduğunu söyleyen Çilsal basının ilgisine de teşekkür etti. Çilsal kendisinin de öteki adaylarla kıyaslanacağı için, aynı sepete konmamak adına, Bodrum’a ilişkin düşüncelerini paylaşan Mehmet Çilsal’ın basın açıklaması şu şekilde;

“Bodrum, biliyorsunuz,  bugün hala betonlaşma, katı atık(çöp) toplama-ayrıştırma-dönüştürme, kıyı işgalleri, deniz kirliliği, kimyasal-biyolojik arıtma sistemleri, sebze-meyve-et ve balık hali, orman yangınları, toplu taşıma gibi daha pek çok temel sorununu çözebilmiş bir ilçe değildir. Ülkenin en zengin ilçesi olan Bodrum’da mali kaynak sorunu olamayacağına göre, bu şu demektir; seçilmiş başkanlar yükümlü oldukları halde ilçenin bu sorunlarını çözmemiştir. Zaten, açılmış davalar, soruşturmalar, görevden almalar da bunu ispat etmektedir. Aslında, mevcut yasalara, uluslararası sözleşmelere, kentleşme kriterlerine ve diğer mevzuatlara bakınca; idareciler tüm bunlara uymuş olsaydı yani, Bodrum elbette bu Bodrum olmayacaktı diyebiliriz kolayca. O halde, bundan şu sonuç çıkıyor; seçmen bu güne kadar ya vasatın altında zekası olan adayları seçmiştir, ya da 40 senedir onların vaatlerine kanmıştır. Başkanlar ise, yapıp ettikleriyle, kentleşme müktesebatının fersah fersah gerisinde, cahil adamlar olarak tarihteki yerini almıştır. Bunun en makul ve mantıklı açıklaması da şöyledir: Başkanlar, rant ve kent suçlarını organize etmekten; çıkar gruplarını doyurmaktan, diktacı egolarının esiri olmaktan vb. fırsat bulup, kamuya hizmet götürmemiştir. Hizmet icra etmiş, yükümlülüklerini yerine getirmiş olsalardı, bu kadar sorunu 2014’lere ertelemezlerdi zaten. Yarımada’da ne kadar belediye kurumu varsa, tüm belediye meclis ve encümen karar defterlerini geriye doğru bir inceleyin isterseniz; alınmış kararların % 70-80’i plan tadilatları, harçlar, imar izinleri şunlar bunlardan ibarettir. Bu da vaziyeti kanıtlamaya yetmiyorsa, herkes çevresine dönüp bir baksın deriz… ‘Ben her yere beton döktüm, kentin çehresini değiştirdim, şimdi bal dök yala’ deyip, hindi gibi kabaran başkan ve adaylar var ortalıkta… Sadece merkez belediyesinin kamu ve özel kurumlara olan borçları nerdeyse 50 trilyon civarında. Yani, hem hizmet yok, hem de sağa sola borç takılmış. Kaynaklar israf edilmiş yani. Çıkar grupları her şeyi tırtıklamış anlaşılan. Aynı kaldırımları her sene söküp söküp yapmışlar, ihalelere fesat karışmış, on liralık iş bin liraya verilmiş, belediye A.Ş’leri, işletmeleri yüksek cirolara rağmen bilhassa zarar etmiş belli ki… Tüm bu senaryoları bir de mesela,  üç-beş aydır maaş alamayan belediye emekçilerinden, yüklü miktarlardaki alacağını tahsil edemeyen yüklenici firmalardan, sürünsünler diye ücra köşelere itilen zanaatkarlardan filan da dinlemek lazım. Buna rağmen adamlar kabarma modunda.”

ödp bodrum belediye başkan adayı (7)KENTİN KİMLİĞİ NE DURUMDA SORGULAMAK GEREKİR…

Yarımadanın ekolojik, arkeolojik, tarihi ve insani değerlerinin ne durumda olduğunun sorgulanması gerektiğine vurgu yapan ÖDP Bodrum Belediye Başkan adayı Mehmet Çilsal; “Bir kentin esaslı kimlik unsurları yani… Bu kadar arkeolojik, antik eser, mesela İtalya’nın elinde olsaydı, Bodrum ne hale gelirdi? İlçede bir restorasyon fonu var mıdır? Ucube yapıların altında kalan eserleri gün yüzüne çıkarma niyeti olan kaç başkan, kaç Bodrumlu vardır bu gün? Yine bu gün, kaç Bodrumlu, banka mevduat hesapları ve sahip olduğu mülkleri oranında bu maksatla bağış yapar? Şu Myndos kapısını hatırlayın mesela! O malum firma elini çektikten sonra otlar bürüdü her yeri… Toprak altındakiler bir kenara diyelim; toprak üstündeki arkeolojik kalıntıların diplerindeki o ucube binalara o ruhsatları ‘Ananas’ belediye başkanı vermedi herhalde… Kimse inkar edemez; Bodrum, 30-40 senedir kasden, bilerek ve isteyerek eski kimliğini kaybetmiş bir kenttir bu gün. Her köşe başındaki banka şubeleri, trilyonlara sahip mudileri, Avm’leri, yatları, villaları vs. bakımından Türkiye şampiyonudur ama; öte yandan,  satmışım anasını deyip, atasına kıyan mirasyedidir Bodrum; tarihi ve tabii değerlerini yok eden katiller ilçesidir.” dedi.

ödp bodrum belediye başkan adayı (6)PEKİ, TÜM BUNLAR NEDEN BÖYLEDİR?

ÖDP’ye göre çarpık kentleşme olarak da tanımlanabilecek bu sürecin, yani, doğanın, tarihin, kültürün ve insanın tahribat süreci 12 Eylül’le başladığını ifade eden Çilsal; “İktisat tarihimizde 24 Ocak kararları olarak  yeralan liberal, monetarist ekonomi politikalarının icracısı faşist cunta, çıkardığı turizmi teşvik kanunlarıyla tüm Ege ve Akdeniz’de  sermayeye yeni bir talan alanı yaratmıştır. Merkez destekli bu model, yerellerdeki işbirlikçiler, uzantılar, canavarlar eliyle ve ‘turizm-döviz her şeydir’ şiarıyla, önüne ne çıkarsa; orman, deniz, kıyı, tarihi eser, topunu birden şimdi gördüğümüz hale getirmiştir. 12 Eylül, bu bakımdan, sadece demokrasinin ve solun tarumar edilmiş olduğu bir dönem değil; sadece gerici, çağdışı sosyo-politik organizmaların tohumunu atıp iklimini hazırlamış, evrimleşmesine sebep olmuş bir dönem de değil; burada olduğu gibi çarpık kentleşmeler yoluyla, aynı zamanda; tabiatın, tarihin ve kültürel değerlerin kıyımının da başlatıldığı dönem olmuştur. Cunta; evrensel ve bilimsel kriterlerden nasibini almamış, azgelişmiş, açgözlü, tüketici, işbirlikçi denebilecek sermaye sınıfı eliyle, Bodrum gibi daha pek çok beldenin, pek çok bakımdan kişiliksiz, kimliksiz şehirlere dönüşmesinin müsebbibi olmuştur.” dedi.

ödp bodrum belediye başkan adayı (2)TURİZM HATALI YAPILIYOR…

Mehmet Çilsal artan, çoğalan döviz mevduat hesaplarına olduğu kadar, katmerli biçimde kentleşme hataları ve kent suçlarına da yol açtığını kaydederek şunları söyledi; “Şu anda, betona feda edilmiş tüm yarımadanın tarihi eselerini tekrar kurtarmaya kalkmanın bedeli; şu ana kadar yangınlar, kesimlerle yok edilmiş bahçe, orman ve zeytinlikleri yeniden dikme yoluyla telafi etmenin bedeli; kıyılarımızı işgalden kurtarmak için lazım olan yıkımların bedeli bile, en kaba bir hesapla, tüm ilçenin gelecek 50 yıllık turizm gelirlerinden fazladır. Turizm ve yan sektörleri sayesinde kazancına kazanç, malına mal kattığını ve sınıf atladığını sanan yerden bitme, sonradan görme, mideden bacaklı, pre-kapitalist unsurlar, ömürleri yeterse, gerçekte kimin kazandığını önümüzdeki 40-50 yılda görecektir elbet. Bahsettiğimiz çarpık kentleşmenin, ilçede hakim, egemen güç haline getirdiği bu güruh, sayıca az değildir ve seçim dönemlerinde harekete geçen çıkar gruplarına dönüşmektedir. Bu gün istedikleri, geçmişte istediklerinin aynısıdır; devranın, çarkın aynen dönmesi, düzenin kendini tekrar etmesi yani.”

ödp bodrum belediye başkan adayı (5)BU SÜRECİN BİR DE KAYBEDENLERİ OLMALI DEĞİL Mİ?

Çilsal çevre ile ilgili görüşlerinide şöyle dile getirdi; “Peki, nerde onlar? Nerde?.. Yok sayılmaları hiç yaşamadılar anlamına gelir mi? Flamingolar mesela… Mandalinalar, balıklar, ağaçlar, antik hipodrom, agora mesela… Beraber yangın söndürmeye gittiğimiz el sanatçısı Selim nerde? Koylarda çöp topladığımız yazar-çizer Fethi? Hayat şartlarının göçe zorladığı emekçiler… İcra takibinden kurtulamayan yedi göbekten Bodrumlu esnaf? Sıfırı tüketmişler, evlatlarını eğlence alemine kaptıranlar? Ya eski dostluklar, arkadaşlıklar nerde? Mevsimlik işçiler, sendikasız, sigortasız çalışanlar? Nerde tüm bunlar? Niye yoklar? Çarpık kentleşme sürecinde kaybedenlerin çetelesi, hesabı tutulmaz tabii… Sürecin zayiatları yani; neredeler?”

ödp bodrum belediye başkan adayı (1)‘YA GELECEK?’ DİYE SORALIM ŞİMDİ DE… 

ÖDP Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Çilsal manifesto özelliği taşyan basın açıklamasının sonunda şu görüşlere yer verdi; “Önümüzdeki süreç, elbette ki büyük sermayenin değirmeninde küresel güçlerin çuvalına girilen süreçtir. Yerel ve ülkesel sermaye, ÇUŞ’ların(uluslararası sermayenin) kervanına eklenmiş; tabiri yerindeyse, kucağına oturmuştur artık. Hiçbir turistik beldede devasa turizm firmalarının şartlarına, kural ve kanunlarına kimse ‘ben uymam!” diyemez! Ege ve Akdeniz’deki turizm şehirleri kendi kaderlerini belirleme şansını tarihen kaçırmıştır. Başka türlü varoluş mümkün değildir…  Kıyılar, yer altı suları, ormanlar, artık o yer halklarına ait değildir. Coğrafi değerler, büyük sermaye ve işbirlikçileri tarafından astronomik alışverişlere emtia olmuştur. İşte bu yüzdendir ki; Bodrum’u 24 Ocak kararlarından peydahlama, kazan kazancı çocukların, zat-ı muhteremlerin, mantıkların, paradigmaların ve bil cümlesinin elinden kurtarma vakti gelmiştir… Partimiz, bu bağlamda, geleceğe dair sinyaller gönderme misyonu üstlenmiştir. order Propranolol online order Aciclovir Yaklaşan bu seçimler Bodrum için bir fırsat ve imkan olabilir diye düşünüyoruz. Yine bu bağlamda; mevcut adayları, partileri kendimize rakip olarak filan görmediğimizi anlamışsınızdır sanırım. Bizim derdimiz, cunta mahsulü yanlış turizm anlayışıyladır ve o politik benzerlerin seçim yarışıyla hiç ilgilenmiyoruz.  Biz tabiatın, tarihin, geleceğin derdindeyiz… Posası çıkmak üzere olan ve beton yığını haline getirilmiş yarımadayı mevcut zihniyetin elinden almanın; zalimleri, kapitalistleri, kötüleri yenilgiye uğratmanın derdindeyiz… Mesela; tüm yarımada bazındaki tarihi eserlerin üstünde, yanında, yakınında bu güne dek inşa edilmiş ne kadar ev, dükkan, otel vs. varsa hepsini birden istimlak etmek ve hepsini birden yıkmak istiyoruz… Dahası var… Pek çok muradımız var… Aslında, süreci tersine çevirme niyetindeyiz… Alanlardan almaya geliyoruz. Bodrum’u silbaştan yaratacağız; kentin tarihi, antik yüzünü açığa çıkaracağız ve bunun astronomik olacak faturasını da son 30-40 yılın kazananlarından çıkaracağız.     

Özgürlük ve Dayanışma Partisi Bodrum Belediye başkan adayı Mehmet Çilsal konuşmasını “Söz veriyorum” diyerek tamamladı.

 

ETİKETLER: ,
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.