RUHSATSIZ ve KAÇAK, YIKIM KARARI DA VAR, AMA YIKAMADILAR… FOTO GALERİ

Yalıkavak Geriş Bölgesinde dört Rüzgar Santralinin ürettiği elektrik enerjisinin dağıtımının yapıldığı bina için mahkeme tarafından çıkartılan yıkım kararı uygulanamadı.

Fatih Bozoğlu/Bodrum Gündem

Yaklaşık iki yıldan bu yana başta Yalıkavaklılar, TMMOB Bodrum İKK ve 200’e yakın yurttaşın yapılmasına karşı durdukları RES’ler için mahkeme Trafo Merkezinin olduğu bina için yıkım kararı verdi. Bodrum Belediyesi tarafından da yıkım kararı verilen bina için, TMMOB Bodrum İKK bileşenlerinden Elektrik ve Mühendisleri Odasına bağlı üç mühendis ile birlikte Bodrum Yıkım Ekipleri Geriş’te bulunan binaya geldiler.

Yetkilileri kapıda karşılayan firma yetkilileri, gelenlerin yetki belgelerini ve yıkım kararını talep ettiler. Belgelerin firma yetkilisine gösterilmesinin ardından, firma yetkilisi “Üstlerim ile konuşmalıyım…” diyerek binaya döndü. Bu sırada Muğla CHP Milletvekili Prof.Dr. Nurettin Demir de yıkım kararının uygulanacağı alana gelerek, çevrecilere destek verdiğini belirtti.

Bir süre sonra kapıda bekleyen Elektrik ve Makine Mühendisleri ile birlikte yıkım ekibi yetkililerini içeriye davet etti.

Bu sırada yıkımı gerçekleştirecek olan bir adet iş makinası da binanın yanına gelerek beklemeye başladı.

DİREK YIKIMA GEÇİLMELİYDİ…

Uzun süre beklemek RES karşıtı yurttaşları çileden çıkartırken, CHP Milletvekili Prof.Dr. Nurettin Demir, mahkeme kararına göre bu yıkımın gerçekleştirilmesi gerektiğini ve içeride nelerin konuşulduğunu da merak ettiğini ifade ederek “Alınmış bir karar var. İçeriye girmelerine bile gerek yok aslında. Yıkıma başlanması lazım. Yasa öyle diyor. Gelinen nokta; Altı ay süre istemiş firma, bu süre de tamamlanmış. Bir çivi bile sökmemişler. Samimi değiller. Özellikle yöre halkı da bu yıkım kararın uygulanmasını bekliyor. Bu işletmeye izin veren yöneticilerin ve sayın bakanın istifa etmesi lazım. Kaynakları neden yanlış kullanıyor ve bu insanların bu kadar yatırım yapmasına neden izin veriyorsun? Bunun sorgulanması gerekiyor. Eğer Türkiye bir hukuk devleti ise bunun gereği yerine getirilmeli. Başta ruhsatsız bir yere enerji, elektrik veren kurum olmak üzere, kimse sorumluları cezalandırılmalıdır. Her kademede hukuksuzluk ve kanunsuzluk var…” dedi. CHP Milletvekili Demir, belediye ekibinin neden içeride olduğunu ve neyi tartıştıklarını da anlamadığına dikkat çekerek “Bilemiyorum neyi tartışıyorlar. Bu çok yanlış İçeriye girmemeleri gerekirdi. Üç saattir bekliyoruz. Şimdiye kadar yıkıma başlanması gerekiyordu…” diyerek konuşmasına şu şekilde devam etti; “Türkiye’de yenilenebilir enerjiye ihtiyaç var. Ancak Bodrum gibi bir yerin dağlarına ve tepelerine böyle yatırımların yapılıyor olması doğru değildir. Anadolu’nun birçok yerinde dağlar ve tepeler var. Buradan çok daha uygun alanlar. Neden ısrarla buraya yapmaya çalışıyorlar, bunu biraz düşünmek lazım…”

CHP Milletvekili Nurettin Demir, yıkım için bölgeye gelen işçiler ile kısa bir sohbet ederek, 1 Mayıs İşçi ve Emekçi bayramlarını kutlayarak birlikte fotoğraf çektirdiler.

MÜHENDİSLER ve YIKIM EKİBİ ÜÇ SAAT BOYUNCA BİNA İÇİNDE KALDILAR…

Yaklaşık 3 saat içeride kalan ekip, dışarıya çıktığında yıkımın güvenlik nedeni ile yapılmasının uygun olmadığını ve Aydem’in enerjiyi kesmesi gerektiğini kaydettiler. Binadan çıktıklarında önce Belediye yetkilileri kısa bir açıklama yaparak güvenli olmadığı gerekçesi ile yıkımın gerçekleştirilemediğini ifade etti. Yıkım ekiplerinde görevli bir Belediye Yetkilisi “Biz gerekli kurumlarla yazışmalarımızı yaptık. Elektrik kesildikten sonra tahliye ve yıkım kararını uygulayacağız…” dedi.

YÜKSEK GERİLİM VAR, ÖNCE ENERJİNİN KESİLMESİ GEREKİYOR…

Elektrik Mühendisi Bülent Manzak ise yıkımın neden gerçekleştirilemediğini teknik olarak şu şekilde açıkladı; “Burada 31 bin 500 Kilowatlık elektirik enerjisi var. Yani bir şalterin indirilmesi ile elektrik kesimi yapılamaz. Üç katlı bir bina ve içerde Rüzgar Tribünlerinden gelen elektrik hattı ile Aydem tarafından gelen bir hat var. Önce Rüzgar Tribünlerinden gelen enerjinin kesilmesi, daha sonra da Aydem’in enerjiyi kesmesi gerekiyor. Daha sonra da elektrik kablolarında ve trafolarda bulunan enerjinin boşaltılması gerekir. Bu nedenle burada yıkım yapılması uygun değildir. Bununla ilgili tutanak tutuldu…”  

Manzak binada yüksek gerilimin olması nedeni ile binaya enerji kesilmeden müdahale yapmanın riskli olduğu, ancak çevredeki tellerin yıkılmasında bir sakınca bulunmadığını da sözlerine ekledi.

MAHKEME KARARINA KARŞI YIKIM YAPMAYANLAR İÇİN BEDELİ AĞIR OLACAK…

Yıkım kararının uygulanamamış olmasına isyan eden çevreye duyarlı yurttaşlar ise; “Mahkeme bu yapının kaçak ve ruhsatsız olduğuna karar vererek yıkım kararı aldı. Ancak yetkililerin yıkım yapılamayacağını söylemelerine inanamıyoruz. Hukukla ve bizimle dalga geçiyorlar. Bu konuda Bodrum belediye Başkanı ve yetkilileri birinci derece sorumludurlar ve bedelini ödeyecekler…” şeklinde isyanlarını dile getirdiler.

BELEDİYE BU YIKIMI YAPMADIĞI SÜRECE TÖHMET ALTINDA KALACAKTIR…

Bu yıkımı gözlemlemek ve incelemelerde bulunmak üzere Bodrum’a gelen TMMOB Yönetim Kurulu Üyesi Cemalettin Küçük yıkım kararının uygulanmamasını şaşkınlıkla karşıladığını ifade ederek “Her ne kadar burada yıkım yapılmak istenmiyor. Belediye bu süreçte töhmet altında kalıyor. Teknik açıdan sıkıntı olduğu söyleniyor. Doğrudur. Burada yüksek gerilim elektrik vardır. Eğer şalter kapanırsa sistem birbirini tetikleyerek, büyük bir sorun yaratabilir. Bunu çözecek olan kurum ise Aydem’dir. Ama belediye isteseydi bu kuruluşu buraya getirebilirdi. Nasıl bir gecekondu yıkımı yapılırken, nasıl elektrik kesiliyorsa burada da kesilebilirdi. Burada doğal SİT alanına yapılmış bir tesis yıkılamıyorsa, bu yıkımın yapılmasını istemiyordur…” açıklamasını yaptı.

HUKUKEN BÖYLE BİR SANTRAL VE BÖYLE BİR BİNA YOK…

İki yıldan buyana süren RES türbinlerine karşı gerçekleştirilen mücadelenin savunmasını üstlenen Avukat Mehmet Horuş, burada bulunan binanın kaçak ve ruhsatsız olduğunu belirterek yıkımın bekletilmeden, hemen gerçekleştirilmesi gerektiğini söyledi. Horuş “Sorun, bu yıkımın nasıl yapılacağı, çünkü hukuken böyle bir bina yok. Ruhsatsız ve kaçak bir bina. Ruhsatsız ve kaçak bir binada elektrik üretilmesi mümkün değildir. Eğer AYDEM buradan elektrik ürettirip, alıyorsa suç işliyor, devlet buradan üretilen elektriğe para veriyorsa, her kim veriyorsa suç işliyor. Bu gün burada buranın kaçak ve ruhsatsız olduğuna ilişkin hiçbir tartışma yaşamadık. Bunu herkes kabul ediyor, şirket dahi kabul ediyor. Kesin olan buranın kaçak ve ruhsatsız olduğudur. Sorun var. Buranın nasıl yıkılacağına ilişkin, Bodrum Belediyesi ve AYDEM arasında bir koordinasyon sorunu var. Bir yıldır bu bina yıkılamıyor. Sadece yasal olarak burası hakkında alınan acele kamulaştırma iptal edilmiş durumda, buranın imar planı durdurulmuş durumda, ruhsatsız olduğu ve yıkıma dair de iki mahkeme kararı var. Dolayısı ile burada yok hükmünde bir proje var. Fiilen kondurulmuş bir yapı var. Bu fiili durumu ortadan kaldırmaya çalışıyoruz. Yasal olarak burada bir santral yok, burada bir idari bina yok. Bu enkazın kaldırılması ile ilgili bir sorun var. Bu da kurmlar arası koordinasyonsuzluk nedeni ile gecikiyor. Bundan sonra bizlerde bu koordinasyonu sağlamak için gerekli girişimlerde bulunacağız. Burada görevini yapmayan Kamu görevlileri ile ilgili yasal süreç zaten başlamış durumda. Bunun sorumluluğunu alacaklar…”  dedi.

RUHSATSIZ ve KAÇAK OLDUĞU SABİT SADECE YIMI NASIL YAPILACAK SORUN…

Avukat Mehmet Horuş “Özellikle şunun altını çiziyorum ki bu çok önemli; bu gün burada herkes buranın kaçak ve ruhsatsız olduğunu kabul etmiştir. Bu en önemli kazanımdır. Hukuksal durum nettir.  Sorun sadece nasıl yıkılacağıdır…” diyerek sözlerini tamamladı.

Çevreye duyarlı yurttaşlar durumu değerlendirmek ve süreçteki eylem planlarını gözden geçirmek üzere bölgeden ayrıldılar.

Konu ile ilgili Rüzgar Enerji A.Ş.’den de bir açıklama yapılması bekleniyor.