MUĞLA ADALET İSTİYOR …AMA NASIL? / Nuran Yüksel Yazıları
Bundan önceki tüm genel ve yerel seçimlerde yaşanılanları tekrarlamak istemiyorum. Sonuçlar göstermiştir ki maalesef partim Muğlalı kadınlara büyük haksızlık ve adaletsizlik yapmıştır. Elbette kadınlara yapılan bu adaletsizlik sadece Muğla’da değildir. Ülkenin her yerinde ‘’önce kadınlar ‘’diye diye kadının yok sayıldığını gördük.
25 yıldır Bodrum yerelinde vazgeçmeden sosyal ve siyasal alanın değişik alanlarında üreterek yol almaya çalışıyorum. Bu süreçte içim çok acıdı. Bugün de acımaya devam ediyor. Siyasette sözü olan bir kadın olduğuma inanıyorum. Etrafımda sözü olan onlarca güçlü kadınlar olduğunu da biliyor ve görüyorum. O nedenle dünü unutmadan ,günümüz siyasetinin gerçeklerini atlamadan bir kez daha ADALET diyerek haykırıyorum.
Siyasal yaşamda görev almak onurlu bir toplum hizmetidir. Siyasette almak yoktur. Alınan ve kazanılan tek şey halkın takdiri, sevgisi ve saygısıdır. Milletvekilliği, Belediye başkanlığı, meclis üyelikleri gibi görevler bir meslek değildir. Ayrıca bu görevlerde bulunanların farkındalık sahibi olmaları şarttır. Bu sebepledir ki sadece iyi bir meslek, diploma sahibi olmak, sadece belli gurupların desteklediği kişiler olarak aday olmak yetmez.
Aktif siyaset içindeyken her zaman ’’önce gençler ve kadınlar ‘’ önceliklerim olarak üretmeye çalıştım. Hala üretmeye devam ediyorum, ancak hiçbir zaman siyasetle ilgilenenlere sadece genç, sadece kadın oldukları için yaklaşmadım. Hiçbir zaman hangi şartlarda olursa olsun yapamayacağım, hak etmediğim hiçbir yere sadece kadın olduğum için aday olmadım (Bu arada soranlara hiçbir zaman milletvekilliğine aday olmayı düşünmedim.). Her zaman önce aynaya baktım. Dolduruşlara asla gelmemeye çalıştım. Evet aday olmak demokrasinin gereğidir, çok adaylılık zenginliktir.
Ancak siyaset adamı veya kadını olmak önce bilgi, emek, özveri, cesaret, sabır, zaman ister ne ailen, ne çocukların, ne işin nede sevdaların asla mazeretin olamaz. Hele hele günümüz de maalesef, cebinde paran, sırtını dayayacağın ailen, geçimini sağlayacak işin yoksa siyasi yürüyüş çok zor olacaktır. Sponsorluklara, küçük gurup dayanışmalarına dayanan durumlarda ise kazanılsa, iktidar olunsa dahi muktedir olmak mümkün olmaz.
Bütün bunların yanı sıra en önemlisi de adayların, yönetimlerin bölgeleri ve kendileri için doğru planlamayı ve stratejiyi geliştirmeleri önemlidir. Bizler çok şanslı bir coğrafyada yaşıyoruz. Bunun kıymetini çok iyi bilmeliyiz. Doğru siyaset yapmaktan, anlatmaktan asla vazgeçmemeliyiz. Bu nedenledir ki özellikle gençlere kadınlara örgütlü mücadeleden, sivil toplumdan, haktan hukuktan adaletten vazgeçmemeleri gerektiğini anlatmaktan asla vazgeçmeyeceğim.
O nedenle kader seçimi olarak gördüğüm bu seçimde bir kez daha haykırıyorum karar organlarındaki yetkililere. Bu kez olacak. Bu kez halkımız TAMAM diyecek. Yeter ki siz bir kez daha yanlış yapmayın.
Ülkem kadınlarına, Muğla kadınlarına borçlusunuz. Bir kez daha baskın seçim diyerek ertelediğiniz ATAMA yapacağınız süreç te ADALET istiyoruz. Siyasette mikro milliyetçilik yaparak kadın erkek genç yaşlı diyerek değil; ülkesi ve ortak değerlerimiz için çalışabilecek liyakat sahibi, siyasi çalışmaları örgütleyerek büyütebilecek, halkın içinde yaşamasını bilecek, torpili sadece halkı ve emekleri olanlar aday olmalıdır. Bu sefer değerlendirmenin doğru ve adaletli yapılması şarttır. 24 HAZİRAN KARANLIĞIN SONUNDAKİ AYDINLIKLARIN DOĞUM GÜNÜ OLACAK. En tepedekinden en sade yurttaşa kadar hiç kimsenin yanlış yapma gibi bir lüksü olamaz olmamalıdır. Çünkü bu sefer kaybeden kişiler değil ülkemiz, değerlerimiz, çocuklarımızın aydınlık yarınları olacaktır.
Muğla dan 31 aday adayından yedisi kadın, Bodrumdan beş aday adayından üçü kadın. Her biri birbirinden değerli yakından tanıdığım sevdiğim yol arkadaşlarım. Her birinin yolu yolumuz açık ve aydınlık olsun .