TANDOĞAN UYSAL
Türkiye aslında bir travma içindedir!
Bir ülke, ekonomisinin dibe vurduğu günlerde 21 yıldır seçtiği partiye yine en yüksek oy veriyorsa, burada yanlış tek kelimeyle seçmendedir.
-Tek ekonomik kriz mi?
Ülke her haliyle SOS verirken, AK Parti’nin en yüksek oy alması seçmenin travmatik bir ruh halinde olduğunu ortaya koyuyor.
Sokaktaki millet ondan “Böyle başa böyle traş” diyerek hayal kırıklığını ortaya koyuyor.
-Demek ki seçmen çaresizdir
Zaten bir insana 21 yıl güvenip oy veripte o ülkenin en büyük banknotu ile 1 kilo kıymayı alıp eve götüremiyorsanız ve tekrar bu insanın yönetimine girmek istiyorsa seçmende ciddi bir sorun var demektir.
-Alternatif görmüyor
Kısacası AK Parti seçmeni bir çaresizlik içine girmiştir. Bir travmatik durumdur desek abartmış olmayız.
-Böyle bir örnek yoktur
İnanın böyle bir kısır döngü sadece ve sadece Türkiye’de vardır.
Türkiye’de gerçekten bir akıl tutulması vardır. Bu aslında klinik bir vakadır.
Recep Tayyip Erdoğan isimi onları 21 yılda bir etki altına almış, bir bağımlılık oluşturmuştur. Ondan ayrılmak bu seçmeni adeta korkutuyor, endişelendiriyor.
-Bir onsuzluk korku travması var
Ülkedeki bütün olumsuzluklar apaçık ortada iken, ille de onla devam edeceğiz, bu ülke onsuz yürüyemez korkusu var.
Tabii ki Recep Tayyip Erdoğan’ın karizması ve onun toplum üzerindeki duruşu ve etkisi de bu psikolojik duruşun bir etkisidir.
Bu teşhiste Erdoğan’a inanan bağımlılar ile inanmayanlar var.
-Anadolu seçmeni Türkiye’nin kaderini belirliyor
Bu inançlılar da daha çok Anadolu’da yaşayan ve bu inançlarla yaşayan insanlardır.
İşte bu kesim Türkiye’nin geleceğini yüzde 50 ve üzerindeki 1-3 puanla şekillendiriyor.
-Aslında Türkiye çok tehlikeli bir gidiş içinde.
Tek bir partinin, tek bir liderin 20 yılın üzerinde bir ülke üzerinde yönetimsel gücü ülkenin demokratik dinamikliklerini de frenliyor.
Çünkü o güç benim demeye başlıyor. Bu öyle bir özgüvenin getirdiği enerji ki örneğin damadını ülkenin bir Bakan’ı yapacak kadar ileriye gidebiliyor.
Bu tekelleşmeyi çoğaltabiliriz. Kısacası astığım astık kestiğim kestiğe kadar bir düzen oluşuyor.
Onun için çağımız dışı uygulamalara neden olan bu tek adam tek partili rejim Türkiye’nin yaşam biçimine pek uygun değildir.
O nedenle 28 Mayıs seçimlerine gün saydığımız bugünler çok önemli ve enine boyuna düşünülmesi gerekir. Sonra çok geç kalmakta var.
Daha demokrat, daha özgürlükçü bir Türkiye istiyoruz.
Sevgi ile kalın
Tandoğan UYSAL Stockholm