Bu seçim köprüden önceki son çıkıştır

AKP İktidarının televizyon kanallarını baktığınız zaman o kanallarda ülkeyi yöneten iktidara yönelik hiç bir isyan, hiç bir şikâyet yok. Bilakis övgü ve takdir var.

10 bin TL ile emekli nasıl geçinir diye artık isyan yaşlılarımız çaresizlikten kavrulurken, iktidar medyasında bu konuda bir tık yok.

İktidar medyası her akşamda pes pembe hayallerle televizyon dizileri ile de beyinleri o biçim motive edip hayal dünyalarını genişlete dursun, oysa sokaklar her an patlamaya hazır ve patlıyor. Türkiye bir algı İle yönetiliyor. İçi tamamen boş.

-Öbür tarafta da askıda simit

Artık alım gücü düştüğü için ve simit fiyatlarının artması karşısında insanların simit alamadığından dolayı Osmanlı döneminden kalan askı’da simit yardım haberleri de manşet oluyor. Nerede derseniz Türkiye’de.

Bir kısım bunu duyuyor bir kısım ise pembe dizilere dalarak hayallere dalıyor.  İşte böyle bir Türkiye fotoğrafı var karşımızda

-Kendi kendini kandırma durumu hâkim

Her şeyin iyi gitmediği bilindiği halde, niye bu yalana dur denmiyor?

İşte burada algı operasyonu devreye giriyor ve beyinler yıkanıyor.

İşte her seçimde olduğu gibi güçlü Türkiye imajı öne çıkarılıyor.

Ne gibi mi? Türkiye’de şu kadar varil petrol veya doğal bulundu gibi.

Uzay’a gittik. İlk Türk arabası TOGG çıkardık, İnsansız uçaklar v.s gibi, gibi…

-Hep aynı strateji büyük kalkınmışlık hamleleri ile Büyük Türkiye imajı algısı yaratılıyor. Peki, bu algı yönetimi ile nereye kadar gidebilirsin?

-Türkiye bile bile kendi ayaklarına kurşun sıkıyor.

Her şey dört dörtlük olsa bu iktidar seçime giderken, 15 milyon emekliye 10 bin TL maaşa mahkûm ederek açlık sınırında bırakıp bir risk alır mı?

Demek ki verecek bir şey yok. İşte bu rüyadan uyanma zamanı. Ancak uyanan yok.

-Aslında yerel seçim bir fırsat olarak görülmeli

İşte Türkiye böyle bir psikoloji ile her gün yeni bir hayata başlıyor. İşte böyle iki farklı Türkiye karşınızda iki Türkiye yüzü var.

Özetle Türkiye’de bir siyasi iktidar var. Ülkeyi çok kötü yönetse de iktidarın güdümündeki medya ile buna ayar çekiliyor.

Türkiye’nin bu iktidar ile geldiği ekonomik durum ortada. Burada kimse kendini kandırmasın. Burada algı bile işlememeli.

Bir algı operasyonu ile şimdiye kadar yönetilen Türkiye’de 31 Mart 2024 seçimlerinde iktidara dur diyecek cesareti gösterilmelidir.

Eğer bu cesaret gösterilir ise Türkiye’de çok şey olumlu yönde değişir.

Onun için seçimlere sayılı günler kala bu konulara geleceğiniz için ciddi kafa yormalısınız.

-Bu seçim Türkiye’nin geleceğini oylamaktır

Türkiye’nin 31 Mart 2024 yılında gideceği seçim öyle basit bir yerel seçim olarak görülmemelidir. Bu seçim Ekrem İmamoğlu, Murat Kurum, Ahmet Aras, Aydın Ayaydın veya Mehmet Tosun, Tamer Mandalinci ve diğerleri meselesinden çok Türkiye’nin geleceğinin seçimi olarak görülmelidir. Bu seçim köprüden önceki son çıkış gibi görülmelidir.

En azından kendiniz için olmasa da çocuklarınızın geleceği için bu adımı bu düşünce ile atmalısınız.

Sevgi Saygılarımla

Tandoğan  Uysal