AMERİKANIN TAHRİR MEYDANI

Kristof Kolomb 2 Ağutos 1492’de İspanya’dan kovulan 300.000  Yahudi’den birkaçını yanına alarak Amerika’ya ulaşır.George Washington zamanında ABD’deki Yahudi sayısı 4.000 iken bugün 4 milyonunu üzerinde olduğu tahmin edilmektedir.Bu nüfusu küçümsemeyelim.Bugün ABD’de tiyatrodan sinemaya,basından eğitime,ticaretten sanayiye,denizcilikten petrole,en önemlisi finans ve bankacılığa kadar tüm yollar Yahudi sermayesine çıkar.Hatta Bolşevik İhtilali’nin, Batıdaki aydınlanma hareketlerinin ,Osmanlı’daki Jön Türk ve İttihat ve  Terakki örgütlenmelerinin ve dünyanın akışını değiştiren büyük olayların arkasında hep Yahudi sermayesi olagelmiştir.Bu durum günümüzde de henüz değişmedi ama galiba taş yerinden oynadı.    

Yahudi politik ideolojisinin ilk kurucusu;Jön Türklerin  kurucularından Emanuel Karasu ile birlikte Sultan II. Abdulhamid’ten Osmanlı’nın dış borçlarının tamamını ödeme karşılığında İsrail Devleti kurmak üzere Filistin’den toprak isteyen TEODOR HERZL’dir.    

25 Ağustos 1877’de 200 kişiyle İsviçre’nin Basel şehrinde I. Siyonist Kongresini toplayan Teodor Herzl’in aldığı ilk karar;bütün dünya yahudilerini(güya) Tanrı’nın Tevrat’ta kendilerine vaadetttiği Orta Anadolu’dan Nil Nehrine kadar (Nil’den Fırat’a..) tüm topraklar Yahudilerin eline geçinceye kadar savaşmaktır.    

İşte Başbakan Erdoğan Davos’tan dünyaya bu kirli ve kanlı planı deşifre etti. Clonidine Online order disulfiram     

Yine Talmud Tevrat’ında ve yazının başında bir örneğini verdiğim protokollerdeki talimatlarda yeryüzünde huzuru bozmak ,savaşlar çıkarmak,ahlaki ve aile yapısını  çökertmek,milletleri dinsizleştirmek (ki Marksizm’de vd. seküler felsefelerde  mutlaka Yahudi parmağı vardır) ve soysuzlaştırmak ,sömürmek ,kriz çıkarmak ,insanları ezmek ve köleleştirmek Yahudilere görev olarak verilmektedir.Böylece yaptıkları vahşeti ve kirli işleri din adına yapmış olmaları  işin vehametini daha da arttırmaktadır.Tabii ki bu gerçekleri ifşa ederken “terorist Siyonizm” ideolojisine inanamayan ve eleştiren Yahudileri tenzih ederim.     Nihayet Sultan II. Abdulhamid’ten sonra ilk defa bir babayiğit çıktı ve insanlığı III.Dünya savaşının eşiğine getirmek isteyen İsrail’e Davos’ta dur dedi.O gün bu gün İsrail iflah olmaz bir yalnızlık girdabında debelenip duruyor.Her şeye rağmen   İsrail’i   7 milyonluk bir devlet olarak görürsek Ortadoğu ile ilgili atılacak tüm adımlar ve üretilecek stratejiler yanlış veya eksik olacaktır.    

Peki neden? Bu soruyu idrak edebilmek için taa Evangelizm’e,Marten Luther’e kadar uzanmamız gerekecek.Protestanlığın bir alt mezhebi olarak Luther tarafından kurulan Evangelizm’in genleriyle bakın nasıl oynanmış?     purchase Accutane

Yahudiler Amerika’da yaygın olan Evangelik Kiliselere de el atarak,Evangelizmin doktriner yapısını değiştirirler ve bu Hristiyan mezhebini Yahudi menfaatlerine ve kutsal hedeflerine hizmet edecek şekilde dizayn ederler.Protestan-Hristiyan akidesinin genleriyle o kadar oynarlar ki,adeta işi siyonizme hizmet etmeyen gerçek Hristiyan olamaz noktasına getirirler.Nitekim bugün neo-conlar başta olmak üzere , her ülkede bunları temsil eden gizli aydınlanmacı tarikatları ve  ABD’nin tüm etkin Evangelistleri İsrail’e hizmeti inançlarının bir gereği sayıyorlar.Gördünüz mü,İsrailoğlu işi nerden bağlamış?Bu nedenledir ki haklı olarak bugün Evangelislere aynı zamanda “Siyonist-Hristiyan”da denmektedir.    

İsterseniz kökü Protestanlığın kuruluşuna kadar giden Evangalizm ile ABD’nin Ortadoğu politikaları arasındaki derin ilişkiyi(pardon muhabbeti) irdelemeye devam edelim.    

Eski Ahite göre (Tevrat ve Zebur) Yahudilerin Tanrı’nın seçkin milleti olduğu,Kenan diyarı da denilen ARZ-I MEVUD’un Yahudilerin malı olduğu,İsa Mesih’in yeryüzüne gelmesinden sonra dünya egemenliğinin Yahudilerin eline geçeceği inancı vardır.Bunun anlamı da şu;Hrıstiyan inancına göre Hz.İsa’nın yeryüzüne ineceği haksa,bunu hızlandırmanın yolu da İsrail’e hizmetten,daha fazla kan dökmekten ve dolayısıyla onun vaat edilmiş topraklara kavuşmasını sağlamaktan geçiyor.Ne büyük uyanıklık değil mi?Herifler her yönden  işi sağlama bağlamışlar.Sakın Hungtington’un “Medeniyetler Çatışması” tezi bu projenin bir parçası olmasın ?Bu nedenlerdir ki Yahudi-Hristiyan kokteyli olan Evangelistlerin yönettiği ABD ile İsrail’in ruh ikizi olması normaldir ve ABD’nin İsrail’i desteklemesi de kaçınılmazdır.    

O halde,eğer bugün Kandil’de,Güneydoğu’da,Suriye’de,İran’da,Gazze’de,Mısır’da ABD’den önce İsrail’in ve MOSSAD’ın ayak izlerine rastlıyorsak nedeni budur.Onun için tekrar diyorum ki,Obama’nın veya ABD’nin son günlerde İsrail’e karşı takındığı konjonktürel tavrına aldanmamak gerekir.Eğer biraz feraset yanım varsa ve sezgilerim beni yanıltmıyorsa Evangelizm-Siyonizm ittifakı öyle kolay kolay çökertilemez.    

Ancak hiçbir şey imkansız da değildir.Bu dünya çöken nice medeniyetler,kaybolup giden nice zalimler gördü.Şimdi neredeler? Çünkü zulüm,adaletsizlik ve ahlaksızlık hiçbir zaman ebedi olmamıştır,mazlumun ahıyla yanmışlar,gözyaşlarında boğulmuşlardır.    

ABD’nin bir mezhebin saplantıları uğruna yüz yıldır aldığı riskler ve bu uğurda ödediği bedeller artık samimi Amerikan vatandaşının dikkatinden kaçmıyor.    

Nitekim Amerika’da Yahudi ideolojisi tarafından kuşatılmış medya ,sermaye,sanat ve siyaset sarmalından kurtulmak için kıpırdanışlar başlamıştır.     Gün gelecek Amerika’nın da bir TAHRİR MEYDANI olacak.Yakın gelecekte yeni dünya düzeninde “NEW AMERİKANİZM” ‘e de yer açmamız gerekecek.     Böylece Tayyip Erdoğan ,yeni Amerikanizm’in ilk meşalesinin yanmasına vesile olan lider olarak tarihe geçecek.“…Ve yıl 2050 ,ey yeni Amerika!yeni dünyaya hoş geldin!”   

Bu öngörüm Osmanlı’dan bu yana, 88 yıl sonra Türkiye’nin dünyaya bir mesajı olsun.

Yetti gari…

Hoşça kalın…