Bodrum Gündem

SENE 2012 ve 8 MART…

SENE 2012 ve 8 MART…
06.03.2012
0
A+
A-

Ayla Gürpınar 8. Mart. 2012

İşte gene o gündeyiz. Geçen seneki yazımın son paragrafında şunları yazmışım;

? Sene 2011 ama, Türkiye’de EMEKÇİ kadının adı yok. Kadınlarımız öldürülüyor, tecavüze uğruyor, taciz ediliyorlar. Haklar ve olanaklara sahip değiller. Kadını yanında tutamayan, yaşamı ortak değerlerle paylaşamayan, kadını ve kadının haklarını hor gören zihniyet ancak erkeklerimizin de destekleriyle değişecektir, bunu erkekler ne zaman anlayacaklar??????

Bakalım daha sonra neler olmuş;

22 Ağustos 2011;Milli Eğitim Bakanlığı 8.sınıf Vatandaşlık ve Demokrasi Eğitimi ders kitabından ” KADINLARA KARŞI HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ” ni çıkarmış. 

24 Eylül 2011; Türkiye?de istihdam edilen kadınların yüzde 71?inin kayıt dışı çalıştığı bildirilmiş. ?Kadın Yönetici ve Kadın Çalışanlar Dayanışma Derneği (KAYÇAD) ?Kadın İşgücü Dağılımı? adıyla yaptığı araştırmanın çarpıcı sonuçlarını açıklamış.

?Kadın işgücünün en çok istihdam edildiği sektör olarak yüzde 48,5 ile tarım sektörü gösterildi. Tarımdan sonra ikinci sırada yüzde 33 ile hizmet sektörü yer aldı. Bu sektörde yer alan iş alanlarından bazılarının özellikle, ?kadınlar için uygun alanlar? olarak toplumsal kabul gördüğü belirtildi.

Kadın işgücünün kullanıldığı üçüncü sektörün, ?sanayi? olduğuna dikkat çekilen araştırmada, buna rağmen bu sektörde kadın istihdamının oldukça sınırlı kaldığı kaydedildi.

Türkiye genelinde kadın istihdam oranı yüzde 27 iken, AB ülkelerinde bu oran yüzde 57 civarındadır. Türkiye?de her 3 kadından 2?si işsizdir. İstihdam edilen kadınların yüzde 71?i kayıt dışı olarak çalışmaya devam etmektedir. Kadın nüfusun istihdam artışı, erkek istihdam artışının üçte biri kadardır. Kadınların işgücüne katılımı, ABD?de yüzde 46.5, İngiltere?de yüzde 44 ve ilginç bir oranla Romanya?da yüzde 90 seviyelerinde yer almaktadır.

Ülkemizde kadınlar, hizmet sektöründe memur, banka görevlisi, ebe, hemşire, odacı, hastabakıcı, hostes, sekreter, öğretmen, gişe memuru ve benzeri gibi düşük ücretli, yükselmeye kapalı, yaratıcı yönü olmayan, geleneksel rollerin uzantısı mesleklere yönlendirilmekte ve bu mesleklerde yoğunluk kazanmaktadır.?

Bu süreçte, Yurtlar kapatıldı ve kızlar köylerine geri yollandı, Şeriat için pilot bölgeler seçildi, Erzurum, Dumlupınar, İlköğretim okulu müdürü MustafaAydın; ” Emniyette suçluların kanını alıp gen haritası çıkarsınlar. Çocuk doğduktan sonra analizi yapılsın. Vatana, millete, bu ülkeye zararlıysa yürümeden yok edilsin.” dedi.

Siyasetin yönetim kadroları ve karar mekanizmalarında kadının hiç adının olmadığı gene tespit edildi.

-Türkiye, yüzde 14,2 ile kadınların mecliste temsil edilme oranında 143 ülke arasında 88. sırada geliyor.
– Kadınların kabinede temsil edilme oranlarında ise Türkiye, yüzde 4 oranıyla 96 ülke arasında 90. sırada yer aldı. Bu sıralamada başı yüzde 52.6 ile Norveç çekti, onu, yüzde 52.2 ile İsveç ve yüzde 50 ile Finlandiya ve İzlanda takip etti.

Gazetelerin 3.sayfa kadın cinayetleri haberlerinde hiç eksilme olmadan, tam tersine artış göstererek, bir sene daha tamamlandı.

Sadece şubat ayında – Bianet’e göre- 24 kadın bir erkek tarafından öldürülmüş, on kadın yaralanmış, on kadına tecavüz edilmiş, 16 kadına cinsel tacizde bulunulmuş. Kadınları en çok kocaları öldürmüş. En çok kullanılan cinayet aleti ise bıçakmış.

CHP %33 lü katılım için, CHP çatısı altında siyaset yapmak isteyen kadınları örgütlenmeye çağırdı. Lasix no prescription

En son 4+4+4 ????iktidarın eğitim sistemi değişiklik tasarısı gündemin ortasına gelip oturdu.  

Kemal Kılıçdaroğlu; ? Biz takipçisi olacağız ve bu tasarının çıkmasını engellemek için her şeyi yapacağız, ama annelerimiz siz de susmayın, her çocuk iyi eğitim almayı hak eder, çocuğunuzun geleceği ve çağdaş, donanımlı ve iyi bir insan olması için temel eğitim şarttır, artık uyanın, sesinizi çıkarın.? diyor.

buy topamax R.N.Öztürk; ?Kadınların eve kapatılmaları için Kuran’da bir emir yoktur. Başı açık olan din dışı değildir, Kuran tercihleri yönlendirmez, tercihlere saygı duyulmalıdır.  Kuran’da kadınlara yasak yoktur ama erkeğe yasak vardır.” diyor.

R.T.Erdoğan; ?4+4+4 eğitim programı bilimsel olarak hazırlanmıştır ve Türkiye’nin yararına olacaktır, CHP li biri 12 saat komisyonda konuşmuş, eee ne olmuş yani.? diyor.

Oysa, 5 Mart?ta bir gazete gerçeği yazma cesaretini gösterdi. ?4+4+4′ den rant çıktı, bu eğitim için yapılacak mal ve hizmet alımları ile inşaat işleri ihalesiz olacak,? dedi ve başlık attı. CHP ise, 9 milyarlık rant var, dedi. Tüsiad ise geç te olsa sesini çıkardı ama hemen de azarlandı.

Evet; Bizler, yani kadınlar, ülke nüfusunun yarısını dolduran kadınlarımız, yaşamın hiç bir alanında, bir erkek ile, eşit haklara sahip değiliz.

Evet; Bizler, öldürülüyoruz, tecavüze uğruyoruz, taciz ediliyoruz, okutulmuyoruz, çalıştırılmıyoruz ve siyasette karar mekanizmalarında yer aldırılmıyoruz. 

Evet; YOKUZ. İktidar bu gerçeği bilerek ve görerek, gene kızları – kadınları kullanarak, politikasını geliştiriyor ve meclis çoğunluğu kendisinde olduğu için kimseyi umursamadan kanunları çıkarıyor.

Evet; Halen, el kadar çocukların açık saçlarından tahrik olan erkekler nefislerini kontrol edemiyorlar. Kadınların toplumdan uzaklaşması için her türlü yolu deneyen, eğitim sistemini değiştirecek yasalar getiren bu iktidar, başı örtülü kızlarımız başları bağlı okula gidemedikleri için eğitimi eve alıyoruz diyerek, sokaktaki erkeklerin tahrik olmalarının önüne geçmek istiyor. Bu böylesine bir ilkelliktir işte. Ancak bu iktidar kadrosunda vicdanlı erkeklerin de olduğunu umuyorum. Ve onların bu gidişata dur diyeceklerini ümit etmek istiyorum.

buy generic Valtrex Evet; 8 Mart günü yanlı – basının pompalamaya çalıştığı gibi, kutlanması gereken  pastalı, börekli, çiçekli, bir kadın günü asla değildir. Zihinlere bu şekilde yerleştirerek kadınların ?toplumda yok? olduklarını saklamak isteyen bu iktidarın bu zihniyetine şiddetle karşı çıkılması gerekmektedir.

Evet; Bugün bizlerin acıyı yüreğinde hissettiği bir gündür. Bizler haklarımıza tam kavuşana kadar bu acıyı her gün yaşayacağız. 8 Mart sadece bir semboldür.

Evet; Bu gün sesimizi daha çok duyurma günüdür, eylem günüdür.

Ama kime karşı?

Tabii ki; bizleri duymak istemeyen erkeklere karşı.

Tabii ki; kadın dayanışmasının önemini anlamayan kadınlara karşı.

Saygı ve sevgilerimle.

ETİKETLER:
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.