ÇAKALIN RÜYASI
Her şey o an başladı?
Mehmet Kocadon?un CHP?yi ziyareti ile fincancı katırları ürktü; şaşkın ve kararsız kısa bir zamanın ardından, öncü şoku atlatma gayreti ile ?En iyi savunma saldırıdır? fikriyatını keşfederek paydaşlık oluşturdular. Tek kale maç yaptılar. Kale boş olduğu halde tribünlerden gol sesi yükselmedi. Top her defasında bitişikteki inşaatın şantiyesine kaçıyordu. Sonrasında ise malumu ilan eden ekip, bu topu oradan almaya gidecek yollu manalı bakışlarını bir birinden kaçırıyordu. Ey Kocadon! Sen nelere kadirmişsin? Yalnız tarih sana bir görev veriyor efeciğim. İki defa daha o kutsal mabedin kapısından içeri arşınlarsan Türkiye?de devrimin, özgürleşmenin ve demokrasinin merkezi Bodrum?a kayar. Ve hatta Moritanya?dan, Myanmar?dan, Botswana?dan, Belarus?tan siyaset bilimcileri gelip ?Bodrum modelini? mercek altına alırlar. ?Siz bunu nasıl başardınız? sorusundaki muhataplığın ilk şımarıklığını yaşar Bodrum. Buy Cialis Soft
Siyasette makam merkezli siyaset yapan bir kısım CHP?linin titreyip kendine döndüğü bu süreç öğreticidir. Hepsi fena halde solcu oldu mesela. Kendimi sorgular oldum. Ben niye bu kadar uzağında kalmışım solculuğun? Keşke efeciğim bu ziyareti daha erken gerçekleştirseydin de solculuk noktasında hidayete daha erken erebilseydik. Demokratlıkta ölçü tanımaz bir açılımı yakaladı ulu haşmetlular. Bir siyasi oluşumun başına demokrat yazarak, o vasfa sahip olunamayacağını farkedişin dayanılmaz ağırlığını yakaladılar. Burada tüm yarımadayı aşan bir zenginliktir söz konusu olan. Birbirine benzemezlerin bir aradalığına sebebiyet verişinde hayırlara vesile olsun efeciğim. Akıllara durgunluk vercek derecede çok kültürlü bir siyasi yelpazenin tetikleyicisi oldun. Farklılıkları ile bir arada olabilme derslerine devamsızlık yapmadan başladı malumun ilancıları. Özgür Bodrum Ordusu (ÖBO)?nun inşa hareketi tetiklendi. Bodrum?un nesi eksik? Suriye?nin ÖSO (Özgür Suriye Ordusu)?su olurda Bodrum?un ÖBO?su neden olmasın? Başka açığa çıkan ne oldu efeciğimin Ankara Esenboğa?dan, Bodrum-Milas havaalanı pistine inişiyle beraber: İlkeli siyaset? ?Offf aman Nalan? moduna girdi ol Bodrumlu tam bu noktada. Kendi yaşadıkları öncü şokun çıktısını, Bodrumlulara yoğun ve hızlandırılmış artçı şoklar olarak yaşatmaz ki insan? Bodrumlular bu kadar derin ve engin süreci kaldıramayabilir. Bir süre sonra üzerinde Socrates kıyafetli Bodrumlular görebiliriz. Ve bu Bodrumlular sağ el ayalarını çenelerine dayamış, gözleri yere çakılı halde ?Madde mi bilinci, bilinç mi maddeyi etkiler? sorgulaması altında caddelerde bir aşağı bir yukarı volta atabilirler.
Sonuç olarak kendimi çok şanslı addediyorum. Çünkü Kılıçdaroğlu ile CHP Genel Merkezi?nde görüşmek çok tehlikeli bir meşgaleymiş. Bunu bir de İlçe Yönetimi?nden habersiz yaparsan (gerçi o zaman CHP?nin haber verilecek bir ilçe yönetimi var mıydı anımsamıyorum) çarmıha gerilmiş İsa?dan beter olursun. İsa sana bakıp haline şükreder. Kılıçdaroğlu ile tanıştım ve görüştüm. Ama CHP Genel Merkezi?nde değil. Bodrumda dostlarımızın mekanında ve bir dost sofrasında. Bir de CHP Aydın Milletvekili Osman Aydın dostumuzun danışmanı, 30 yıllık yoldaşım Cemal Beldek beni CHP Genel Merkezi?ne götürmüştü. Anımsamıyorum bir toplantı vardı. Kılıçdaroğlu toplantı sonrası herkesle kapıda tokalaşıyordu. Ben ?Cemal geç kaldık? diyince o an tokalaşanların ardından aceleyle tokalaşmadan çıktık. İnanmayan olursa, o anki güvenlik kamera kayıtlarını getirebilirim. Vallahide, billahi de şu Ramazan günlerinde yemin ederim ki; Kılıçdaroğlu ile değil, konuşmak tokalaşmadım bile CHP Genel merkezi?nde? Gerçekten kadir gecesinde doğmuşum hatta bir değil, duble kadir gecesinde.
buy Dapoxetine online Sürecin; demokratik bilincini en çok hareketlendirdiği, devrimci duygularını şaha kaldırdığı, ilkeli siyasetini altı ok misali yüreğime sapladığı mümtaz şahsiyetlerden Durmuş Ali Öztürk buyurmuş. Zaten demeç verdiği yerel medyada kendisinden ?Bodrum siyasetinde yaptığı analizler ve değerlendirmeleri kamuoyu önünde çok açık ve net bir şekilde ifade eden nadir isimlerden?? diye bir girişle değeri sonradan anlaşılanlardan olduğuna dair altı kalın çizgili bir vurgulamada bulunmuş. Söz konusu yerel medyaya çok ama çookk özel verilen demeçte analiz ve değerlendirme üstadı arkadaşımız efeciğimi hedef alarak içersinde çok fazla miktarda ?Çakal? ibaresi geçirmiş. Ben bu demecin alan ve veren tarafında bir çakallık olduğunu aklıma dahi getirmek istemem o ayrı. İlk işim ilçe merkezimiz reklam panolarında resimleri ve telefonları olan medyum hanım efendiyi aramak oldu. ?Hanım efendi bu işler telefonla olmaz ama tıkandım sorunu analiz ederken ve değerlendirirken, rüyada çakal görmek ne anlama gelir? dedim. Yanıt: ?Tefsir ve fıkıh alimi İbn-i Şirin?e göre bu rüyayı gören mutlaka romatizma olur?. Şimdi rüyasında çakal görüp, ertesi güne eklem ağrısı ile başlayanların durumu nedir? Bu eklem ağrıları bir şeyleri bir birine eklemlerken ki; hesap bozulmasından kaynaklı olabilir mi? Buda analiz ve değerlendirme üstatlarının ayıbı olsun. Beni bu konuda aydınlatmayıp medyum kapılarına düşürdüler ya? Allah?ta onlara koltuk yüzü göstermesin. Daha ne diyeyim? Medyum hanım efendiye son olarak ?Çakal rüyasında çakal görürse ne olur? diye sordum.
Kahkahalar içersinde ?O beni de aşar, onu da çakala soracaksın? dedi.
Ben çakalın ?Sentezci, analizci ve değerlendirmeci olanını severim ? vesselam?
Yazarın Diğer Yazıları
Sevgili Karahan,
keşke doğrudan D.Ali Öztürk’ün amacını aşan açıklamalarını eleştirsen, ya da kınasaydın.
Bu kadar net ve basit bir yorumu Kocadon propagandasına dönüştürmek için çok zorlandığını farkediyorum. Efeciğin ne der bilemem ama senin gibi bir kalem ustasına pek yakışmamış diye düşünüyorum.
Offff, offfff, offffff…. eskinin DAÖ’sü (DAÖ- Durmuş Ali Öztürk’ün baş harfleri) şimdinin nesi olmuş. Yazar DAÖ diye bir yazı yazmıştı geçmişte. gene yazıdaki Durmuş beye ithafen. Oda güzeldi. Ama bu daha ince bir yazı omuş gibi. DAÖ’yü arşivlerden bulup kıyaslayacağım Çakalın Rüyası ile. Bu yazıda her şey var. Sadece yok yok. Ama bana göre kara mizahı mükemmel bir yazı.
YA BU NE HIZ AYHANCIĞIM.YAZIYLA İLİNTİ KURULUR MU BİLMİYORUM KARDEŞLİĞİM.TAMDA CEMİLEM’İN “GAYDIRI GUPPAAKK CEMİLEEMMM…NASIL NASIL EDELİİMM BİZ BU İŞEEE” SÖZLERİNİ DİNLİYORDUM. GAYDIRI GUPAAKK CEMİLEEMM. NASIL, NASIILL EDELİM BİZ BU İŞEEE…BİRİ BU ÇOCUĞA DUR DESİN ÖLDÜRÜYOR.AMA DURDURULACAK GİBİ DEĞİL.BAKSANIZA YUKARDAKİ FOTOĞRAFA.KAÇ KİŞİ TUTAMIYOR ADAMI.GYDIRIII GUPPAKKK EMİNEEMMM. NASIL NASIL EDELİM BİZ BU İŞE. GERİSİNİ SİZ GETİRİN GARİ…
Sayın Ayhan Ongun adaşınız bir defa kalem ustası.Ben samsun’dan kendilerinin yazılarını keyifle okuyorum.Kendisini şahsen tanımam.İnternet ortamından arada bir yazışırız.Bu yazı pek zorlanılarak yazılmış bir yazıya benzemiyor.Çünkü çok rahat okunuyor.her zamanki gibi sürüklüyor insanı.yani biz rahat okuyorsak yazarda fikri hür, vicdanı hür bir psikoloji ile yazmıştır.Kocadon propagandasına gelince.Onunla ilgili eleştiride düzey sorunu yaşayanlar düşünsün bunu.Onlar zaten doğal bir Kocadon propagandacısı gibi görünüyor samsun’dan en azından.Samsun’dan saygılar.
Sayın Ongun bu güzelim yazıya ciddi manada haksızlık yapmışsınız.Ayrıca yazıda övgüden ziyade yergi var.Vr olan bir şey savunulmamış.Varolan bir çirkinlik eleştirilmiş.Bu yazı gelmesi gereken yere gelmiş.En azından bana gelmiş.Hemde bayağı iyi gelmiş.Eline sağlık o kalem tutan maharetli ellerin.Bu mübarek Ramazan’da Allah onu yazmaktan alıkoymasın.
21.keser döner sap döner
et kaçar kasap döner
perdenin arkasında
meclisin ötesinde
bintürlü hesap döner
bu dizeleri mahzuni baba boşuna mı söylemiş işte görüyoruz mitten ifadeye çağırılanlar devletin tepesinde onca görüşmeler yakalama kararları güç savaşları.
kazan karadır dibin
senden kara sahibin
derde düşmüş garibim
vardıkça var üstüne
keser döner sap döner
et kaçar kasap döner
ŞİMDİ ÇAKALLIK KİMDE KALDI. KÖTÜ SÖZ SAHİBİNE DÖNERMİŞ DİYE BOŞUNA DEMİYORLAR.KOCADON ELEŞTİRİLMEZ DEĞİL ELBETTE.AMA BU ELEŞTİRİ OLMAKTAN ÇIKMIŞ.KÖTÜ SÖZ BUMERANG GİBİ SAHİBİNE DÖNMÜŞ.
Pisşşşttt pişşşttt arkadaşlar sessiz olun.Bir uluma sesi duydum.Mauuuu mauuuu duydunuzmu sizde.Sessizlik lütfen.Çakallar dağdan Bodrum’a inmiş.ne yapacakları belli olmaz.Çünkü aç çakallar bunlar.Aç tavuk darı anbarını,aç çakal ise Bodrum kalesinin surlarını deler.Pişşşttt sessizlikkkk…
Sayın Ayhan Ongun isimli yorumcu sizin yaklaşımınızı gerçekten yadırgadım.Ne diyecekti sayın Karahan?Durmuş Ali Öztürk bey bu yaptığınız terbiye kurallarına uymayan bir nezaketsizliktir.Lütfen bir daha yapmazsanız sevinirim Durmuş bey.Mi diyecekti.ayrıca Durmuş beyin yaşını bilmiyorum.Çünkü Bodrumlu değilim ben.Ama yaşının 18’i geçtiğini düşünüyorum.Akli melaikeleri de yerindedir.Reşittir sanırım.daha doğrusu ne yaptığını bilecek yaştadır.Yazı hımmmm okurken lezzetinden yenmiyor.Elleriniz dert görmesin Karahan.
Yazı çok önemli dersler vermiş.Ama unutulmasın.çakalın krallığı aslan uyanana kadardır.Aslan uyanınca çakalın rüyasıda,hesabıda,krallığıda sona erer.Ama Bodrum’da aslan uyanmıştır.Bu yüzden çakalın telaşı bence.
Kendi bacağına sıkan ağlamaz.Durmuş Ali Öztürk beyde kendi bacağın sıkmış kurşunu.Kendi etti kendisi buldu.yazarı tebrik ediyorum.Çok ince ve doğru noktalardan konuyu ele almış.Birde Ayhan Ongun hocamın dediği gibi yazma ustalığı eklenince ortaya hepimizin haz aldığı bir yazı çıkmış.
Papaz, ölmek üzere olan adamin üzerine egilerek: -“Ölmeden önce seytani ve onun kötülüklerini lanetle” der. Ancak adamdan ses çikmaz. Papaz gene:-“Ölmeden önce seytani ve onun kötülüklerini lanetle” der demesine ama adamdan gene ses çikmaz.
Papaz iyice sinirlenir:-“Neden seytani ve kötülüklerini lanetlemiyorsun be adam?”
Adam yanitlar:-“NEREYE GIDECEGIMI BILMEDEN KIMSE HAKKINDA YORUM YAPMAK ISTEMIYORUM!”
HAHAHAHA (Kendi anlattığına gülen ancak bir çapulcu olabilir)ÇAKAL ÖLÜRKENDE ÇAKALDIRR… Yazıyı tüm çapulcu duygularımla selamlıyorum. Eh yazarıda selamlıyak barim…Hihihiii…
Medyumu ciddiye lmak gerek.Dedikleri bana mantıklı geldi.Zaten bayağı felsefi çalışan bir medyummuş.Baksanıza İbn-i Şirin’i falan referans gösterek açıklama getiriyor.Bilmediğine de bilmiyorum diyor.Klasik herşeyi bilen medyumlardan değil.Merak ediyorum çakal rüyasında çakal görürse ne olur?O rüyayı kamuoyu merak eder şimdi.Bu çakalın görmüş olduğu çakallı rüya için kamuoyuna bir açıklama borcu var bence.Haydi çakal kardeş anlat…
Birisi özellikle sesini yükseltiyor ve işin özünden kaçıp hakareti öne çıkarıyorsa bilinki o haksızdır.Haksızlığını düzeltmek, gidermek yerine baskılamayı ön plana çıkarmıştır.Bu insanda aslında kendisiyle sorunludur.Ondan her türlü çakallığı bekleyebilirsiniz.Oysa diyalog doğru olan zemindir.
Yazıyı okuduktan sonra sabah sabah yazıya konu olan haberi aradım. Buldumda nihayet. Okudum. Ne Diyeyim. Hüloooğğğ, hüloğğğğ… Yazar doğru olanını yapmış ve yazmış. Bize de kolay olanını bırakmış. Okumayı ve anlamayı. Mersi bey efendi. Sabah sabah hülooğğğ çekmek ses tellerime iyi geldi ama kardeşimi uyandırdım. Bir kötü tarafı bu oldu. Neyse yumurcakta hüloğğğ çekmeyi öğrensin. vakti yaklaşıyor:))))
Bir insan yaptırmam, ettirmem, oldurtmam diyorsa o insanda sorun vardır. Başkasının önünü keserek kendisine yol bulmaya çalışıyordur o insan. Aman ha dikkat. İyi niyetli değildir bunu yapan.
Siyasi hırs böyledir.Bir kez hırslarına yenik düşünce insan orada aklını kaybediyor.Aslında zararıda kendisine veriyor.Umarım bu yazı hırslarına yenik düşen arkadaşa bir fırsat olur.Oda kendisini değerlendirir.Bu kötü ve zararlı huyundan vazgeçer.Şu anda o arkadaş bu yazıya kızıyordur.Ama farketse bu ona yapılmış en büyük iyiliktir.Aynaya bakmak için bir fırsattır.
Yazıyı okudum.Gerçekten ustalıkla kaleme alınmış.Yorumlarda güzel.demekki yazarın okur kitleside belli bir düzeyde.Ama ben şunu yadırgadım burada.Bu kadar kültürlü insanın tek bir kişiyi bu denli hedef haline getirmesi dorumudur?Adeta Durmuş Ali öztürk isimli arkadaş hedef olarak konmuş.Ve buradaki arkadaşlar dart oyunu oynuyorlar.Biraz insaf ölçüleri kaçırılmış bana göre.Bir insanı harcamak kolaydır.her zaman savunduğum gibi önemli olanı kazanmaktır.Belki zor olanı budur.Ama buradaki insanların bunu yapabilecek birikiminin olduğunu düşünüyorum.Benden sizlere naçizane bir öneri.Teşekkürler.
Çakalın rüyası başlamadan bitti.Daha doğrusu çakalın renkli olacağını düşündüğü rüyası kabusa dönüştü.Yazık oldu analizci değerlendirmeci ve de sentezci beyefendiye.Hiç bir şeyden çekmedi.Dilinden çektiği kadarını.neyse sağlık olsun.Bu bir Amerikan rüyasıydı.
Yapılan yorumların dili çok hoş. Yalnız yorumlarda dikkatimi çeken bir ayrıntı var. Her ne hikmetse D.A.Ö’yü kıyasıya eleştirip, sayın Kocadon ve Efesi sayın yazarı göklere çıkaran yorumların neredeyse hepsi yazıldıkları tarihlerde birbirine çok bağlantılı saatlerde ardı ardına yazılmış. Aklıma şeytan düşürdü ya, sayın çok yetenekli yazarımız bu yeteneğini farklı isimlerle yorumlarda da konuşturmuş olmasın :)). Şeytan işte akla ne düşüreceği belli olmuyor. Bodrum Belediyesinden ve Efeciğinden Ekolojik Hafriyat Döküm alanı beklentisi olan sayın kalemi çok keskin, solcu yazarımızın da hep etrafındadır kendisi malum :)….
ÇOK ÖNEMLİ BİR AYRINTIYA DİKKAT ÇEKMİŞSİNİZ.
SABAHIN KÖRÜNDE AYNI ANDA BELMA,SERMİN,NAİL,KAMBER,SALİH VE NAİL2 RÜYALARINDA GÖRMÜŞ OLSALAR GEREK,ANİDEN UYANIYORLAR VE BU YORUMLARI YAZIYORLAR.SİZE DE İLGİNÇ GELMEDİ Mİ?
OKU BAKAYIM CAN?))).
Yorumlar aynı tarihte yazılmış diyor uyanık spor. Zaten yazının yayına girdiğinden itibaren ki 24 saat içersinde gelmiş yorumlar. Okunmada aynı zaman dilimi içersinde gerçekleşmiş. Yazıya gölge düşürmeye kalkmış ama nafile. Zaten tarzını ve yazılarını beğendiğim Ayhan abinin yazısına bir ilk yorumda bir de son yorumda gölge düşürülmeye çalışılmış. Bu yazı okunuyor ve sosyal paylaşım sitelerinde uçuyor kardeşim. Sinsice yorumlarla değil, farklı bir görüşle karşısına çıkarsın bu yazının, anlarım ve saygı duyarım. Bu yazının bu kadar okunması ve yorum alması rahatsız etmiş muhteremi belli. Ayhan abi mi okudu ve yorumladı bu yazıyı diyorsun Can?))). Yetenekli yazarın yazısına gelen yetenekli yorumlardan söz etmişsin. Haklısın. Ama unutma Zekeriya Beyaz ile Ece Temelkuran?ın yazılarına gelen yorumlarda da ciddi düzey farkı var. Yazar kendi okurunu kendisi yaratır. Burada tek yeteneksiz yorum sizin ki; Can hocam. Türkçe?niz oldukça kötü. Bu okunan ve beğenilen akıl ürünü yazıya leke çalmaya gayretli aklınız gibi? Can hocam size mail adresimi veriyorum. [email protected]. Bana mail atarsanız size cep telefonumu verip birebir de konuşmak isterim sizinle. Ayrıca Ayhan abi ile yüz yüze tanışıklığım da yok. Facebook üzerinden zaman zaman görüşürüz. İnşallah Ağustos?un 8?inde Bodrum?a geldiğimde görüşeceğiz Ayhan abi ile? Can hocam attığınız çamurun hedefi sadece Ayhan abi olmamış aynı zaman da okurları da olmuş. Bu nedenleydi tepkim. Kusura bakmayınız. Sizden mail bekliyorum.
Tamam okudum yazı akıl dolu.Yazının içinde kombinasyonlar var.Ordan alıp başka bir yere götürmeye çalışıyor insanı.Ama aklıma takılan şu.Hangi yerel basının internet sitesinde bir günde 1000in üzerinde bir köşe yazısı okunmuştur.Bu okunma sayıları konusunda şüpheliyim.Nerde ise ulusal basın köşe yazarı okunması bu sayı.Hakikatten bu kadar okundumu şüpheliyim.Ben sayılara çok güvenmiyorum.Diyorlarki AKP bilgisayar oyunları ile oylarını arttırdı.Peki bu yazının okunma sayısı nasıl arttırıldı.Sorarım size.
Kod ismi Can olan ama canı beş para etmez yorumcunun iddiası ilginç.Ayhan bu yazıyı sipariş üzerine yani para karşılığı yazmış.bunu kanıtlayamayan müfteridir.Sana 1 milyon dolar para vereceğim Can.Yaz bakalım para karşılığı bu yazının aleyhinde.yorumundan cahilliğin okunuyor çünkü.Cehalet iyi bir şey değil Can.
Babam yazarsa güzel yazar, çünkü benim babam..İt ürür kervan yürür sonucta babam yazar..
Beennn yazdım ben yazdım. Mail adresim [email protected] telefonunuzu verin bay tırsık Can.
Ayhan Ongun bey sizi bir kaç kez Kent televizyonunda izlemiştim. Bu tepkinizi biraz duygusal buluyorum. Onu soruyorsanız kendi adıma rüyamda gördüm bu yazıyı ve yorum yapma ihtiyacı duydum. Birde benim adımı düzgün okuyup düzgün yazarsanız sevinirim. Yanlış okuyan yanlış yazar sizde bilirsiniz.
Bazı yorumcuların buradaki görüşleri beni şaşırttı.Gerçekten oldukça ironik bir dille bazı sözümon CHP’lilerin düştüğü daramatik durum oldukşa ustalıkla jkara mizah öne çıkarılarak ele alınmış.Sözünü ettiğim yorumcu arkadaşlar yazının içeriğiyle pek ilgilenmemişler.Tayyip Erdoğanîn Gezipaark sürecinde cadı avına çıkışı gibi bir yöntemi benimseiş bu arkadaşlar.Yorumcu ve okur avına çıkmışlar.Yok o yorumcu gerçekmidir.Okunma sayısı doğru mudur?Böyle garip bir telaşın peşine düşmüşler.Yorumunu kendi adıyla yazsa ne ne olur, yazmasa ne olur?Bu arada baktım bu haber sitesinde F5 yani yenile tuşu çalışmıyor.Bu yazı birilerini böyle arkadan iş çevirmek zorunda bırakıyor ve rahatsız ediyorsa amacına ulaşmış demektir.Yazara kocaman tebrikler.Çakallar rahatsız olsada yazmak gerek.
Saat 07.31 rüyasında görüp bu yazıyı okuyan 1702. okurum.Benim yazıyla ilgili bir eleştirim olacak.Bu çakal artık rüya göremez.Çünkü rüya görmek için uyumak gerek.Bu yazı uyku kaçırır.Yalnız Onarçığım sana bir eleştirim olacak.Yarumundaki “it ürür kervan yürür” sözü sana pek yakışmamış.Sanki çakalla aynı üslubu paylaşmışışın duygusuna kapıldım.Neyse bunu bir abla eleştirisi olarak al yazarın yakışıklı ve centilmen oğlu.Bu güzel sabah yazısı için yazara teşşekürlerimi fırlatıyorum.Gününüz aydın ve güzel olsun.
Şimdi bazı yorumcular bu yazı niye bu kadar çok okunmuş ve yorumlanmış diyorlar.Bu benim ikinci okuyuşum.Daha doğrusu yorumları merak için ikinci bakışım yazıya.Ama okunma sayısı değişmedi ikinci okuyuşumda.Çünkü aynı bilgisayardan girdim.Ama şöyle bir önerim var.Bu yazının sanırım yayında kalışının dördüncü günü.İlk günkü okunmaları Can teköz isimli yorumcu arkadaşımız saysın.İkinci Günkü okunmaları salih seymen isimli yorumcu saysın.Üçüncü günküleri Nezmi Hassöz adlı arkadaş üstlensin.Bugünküleri Ayhan Ongun bey saysın.Yorumlarıda yazının esas aktörü sayın Durmuş Ali Öztürk okusun ve saysın.iyi bir işbölümü ve ekip olurlar bence.
Phööhöhöhöö…Ayhan abi hakikatten fenasın.Dün karşılaştık malum kişiyle.Gülesim geldi.Oda bana imalı imalı baktı.ne gülüyorsun der gibiydi.Eğer sorsaydı bende ona Dün gece ne rüya gördün diye soracaktım.Ben artık onu her görüşümde gülerim.Durduk yerde başımıza dert çıkardın.Kendine iyi bak abi.Phöhöhöhöhöhöööh:))))Hüloooğğğğ, hülooğğğğğ:)))
AYHANCIĞIM BODRUM’DA SİYASETİN HAVASI ISINIYOR HERALDE.BEN BUNDA BİR KÖTÜLÜK GÖRMÜYORUM.AMA BU ISINMADAN AÇIĞA ÇIKACAK ENERJİ NEREYE KANALİZE OLUR ONU BİLEMEM.SİZ BODRUMLU AYDINLARA BU KONUDA ÖNEMLİ GÖREVLER DÜŞTÜĞÜNÜ SANIYORUM.ABLAN OLARAK BU ARALAR GAZETECİLİĞE BİRAZ DAHA FAZLA YOĞUNLAŞSAN DİYORUM.ÖZELLİKLE KÖŞE YAZILARINI UZUN ARALIKLARA YAYMASAN İYİ OLUR.HOŞÇAKAL AFACAN ÇOCUK.:
Çakalın rüyası varsa çapulcununda dünyası var.Çakalın rüyasında kabus vardır,karanlıktır o rüya.Ama çapulcunun dünyası renklidir.Efil efil gül kokar çapulcunun dünyası.yeryüzüne mutluluk çapulcunun penceresinden el uzatacak.Elimizi o pencereden uzanan elden sakınmayalım.Çakal hayal dünyasında ve rüyasında gezinmeye devam etsin.Yeryüzü cenneti çapulcunun elleri ile yaşayacak.Ehhh yazı fena olmamış.Sanki beğenir gibi oldum.Pişşşttt Ayhan küfür etmesene alla alla:)))))))))))))))))))))
Şimdi tamam çakallar var hayatımızda.Ama birazda biz değilmiyiz bu çakalların varlığından.Aklıma şu fıkra geldi “Tilkiye sormuşlar. Tavuk kümesinde bu gece bekçilik yaparmısın diye. Oda gülmekten cevap veremiyorumki” demiş. Şimdi tavuk kümeslerini çakallara bekleteceğiz.Çakal orada semirerek palazlanacak sonrada bizler bu çakallarla uğraşacağız.Bu bana samimi gelmedi.Kimse kusura bakmasın.
Yazıyı gülerek ve üzülerek okudum.Bunların siyasette olmaması gerekir.Bodrum gibi bir yerde siyesetin düzeyinin düşürülmemesi gerekir.Böyle küfürle,hakaretle bir yere varılamaz.Bunları yapanalarda artık bir yere aday olmasınlar lütfen.Eline,beline,diline hakim olmayanlar samimi değillerdir.Ağzından çıkanı kulağı duymayan,milletin sesine de kulak vermez.
medyum yaşadı valla.yazı 2000in üstünde okunmuş.Bu demektirki 10.000 insan bu medyumdan bu yazı sayesinde haberdar oldu.ben bile gittim reklam panolarından buldum medyumu.Adını yazmıyorum hanım efendinin reklama girmesin diye.Cep telefonu falan yazıyor panoda medyumun.Benim merak ettiğim başka.Bir medyum reklam panolarına reklam verebilirmi?Garip geldi bana çünkü.Gerçi bu yazıda adının geçmesi medyum için reklam panolarındakinden daha etkili reklam olmuştur.Ama genede bu konuya eğilmek gerekmezmi?
Burada çakalın sadece rüyası değil,ricasıda var.Diyorki ben belediye başkan adayıyım.Kocadon CHP den aday adayı olursa şansım olmaz.yani onu alma beni al diyor CHPye.Hatta diğer aday adaylarınında önünü kesmek ister.Tek aday olarak çıkmak ister.bunu anlamayacak ne var.Bunu bütün Bodrum görüyor.Ama kendini tutamayıp hakarete kadar uzatmış işi.Bu hırs sadece beni değil tüm Bodrumu korkutur.Sağlığada zararlıdır bu kadar stres ve hırs.zaten havalar çok sıcak.dikkat etmek gerek.
Buraya 2 kez yorum yazmış olan A.O isimli kişinin köşe yazısını merak ettim.Çünkü yorumları ilginçti.merak ettim okudum.Onunda köşe yazısı bu yazıya konu olan Durmuş Ali Öztürk’ün üslubunu hiç aratmıyordu.Ağababalarına hizmet edenler…. falan demiş.Bu nedenle bu yazıdan neden rahatsız olduğunu anlamakta zorlanmadım.Boşuna dememmişler hacı hacıyı mekkede savunurmuş.A.O nun bu yazıya kızgınlığının nedenini anlamak için son yazısını okumanızı tavsiye ederim.
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mı?
Nazım’ın bu dizeleri bu yazıdaki konuyu ne kadar anlatır bilemiyorum. Ama yazı bana bu dizeleri anımsattı. Belki yanlış empati. Ama olsun bana ait bu duyumsama.
Büyük Usta Nazım ne güzel demiş;
Dinleyin,Duyduğunuz Çakalların Ulamasıdır.
Safları Sıklaştırın Çocuklar,
Bu Kavga Faşizme Karşı,
Bu Kavga Hürriyet Kavgasıdır.
Çakalların yalnız gezmediği ve karanlığı sevdiği ayrıntısını kaçırmadan derim ki, koltuk sevdasının arzu hareleri içindeki halüsinasyonlar dillere de vurmuşsa kendilerine zarar vermeye çoktan başlamıştır bile..
Evet son yorumdada dendiği gibi çakallar yalnız değiller.yalnız olsaydılar zaten bu kadar önemli olmazlardı.Çakallar sürüler halinde saldırır.Bu nedenle çakalları yalnızlaştırabilirsek tehlikeli olmaktan çıkarırız.
Ben çakaldan korkarım. Ama çakalın ?Sentezci, analizci ve değerlendirmeci” olanınından daha çok korkarım. O çakalların sentez ve analizleri ve değerlendirmeleri bataklığa saplar insanı ve siyaseti. Zaten öyle olmadımı bu zamana dek?
Mehmet Kocadon?un CHP?yi ziyareti ile fincancı katırları ürktü; şaşkın ve kararsız kısa bir zamanın ardından, öncü şoku atlatma gayreti ile ?En iyi savunma saldırıdır? fikriyatını keşfederek paydaşlık oluşturdular. Tek kale maç yaptılar. Kale boş olduğu halde tribünlerden gol sesi yükselmedi.
CHP KONGRESİNDEN GOL SESİ DUYMADIK.