BODRUM SİVAS KATLİAMININ 25.YILDÖNÜMÜNDE MEYDANLARDA…

25 yıl önce 2 Temmuz 1993 günü geçekleştirilen ve tarihe bir insanlık ayıbı olarak geçen Sivas Katliamında kaybedilen canlar Bodrum’da düzenlenen bir etkinlikte anıldı. 2 Temmuz 1993 günü, Pir Sultan Abdal Şenliklerine katılmak için Sivas’a giden aydın ve sanatçılardan 33’ü ile birlikte iki otel görevlisi de Madımak otelinde çıkartılan yangında hayatlarını kaybetmişti…

Fatih Bozoğlu/Bodrum Gündem

Bodrum Alevi Bektaşi Kültür Derneği, 2 Temmuz 1993 tarihinde gerçekleştirilen ve tarihe kara bir leke olarak geçen Sivas Katliamının 25.Yıldönümünde Bodrum Belediye Meydanında bir anma etkinliği düzenledi.

“Sivas Katliamını unutmadık, unutturmayacağız! Sivas katliamının 25. Yıl dönümünde; Yitirdiğimiz canları hasretle anıyor onları katledenleri ve katleden zihniyeti lanetliyoruz…” teması ile düzenlenen anma etkinliğinin başında katledilen 33 yurttaş için saygı duruşunda bulunuldu. Saygı duruşu sırasında Nazım Hikmet’in Güneşi İçenlerin Türküsü şiirinden bir bölüm okunurken, katılımcıların bir bölümü de geçmiş dönemlerde olduğu gibi sol yumruklarını havaya kaldırdılar.

2 Temmuz 1993 Sivas Katliamının 25.Yıldönümü etkinliğine Bodrum Alevi Bektaşi Kültür Derneği Başkanı Cem Yalçın, CHP Bodrum İlçe Başkanı Recai Seymen, İMO Bodrum Temsilcisi İlhan Özyiğit, Bodrum Baro Temsilcisi Cavidan Karaöz Özyiğit ile birlikte yaklaşık 350 yurttaş katıldı.

KATLİMI GERÇEKLEŞTİREN SALDIRGANLARIN GÖRÜNTÜLERİ YAYINLANDI…

Atatürk anıtının önüne 33 mum yakıldı ve alana kurulan perdeye 2 Temmuz 1993 günü yaşanan olayların belgesel görüntüleri ve Sivas Katliamını gerçekleştiren saldırganların fotoğrafları yansıtıldı.

Bodrum Alevi Bektaşi Kültür Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Naciye Bayır 2 Temmuz 1993 günü ve sonraki dava sürecinde yaşananların bir özetini katılımcılar ile paylaştı. Bayır’ın okuduğu bildirinin bazı bölümleri ise oldukça dikkat çekiciydi. Bu alçak saldırı televizyonlardan da canlı olarak yayınlandığını ve dönemin Başbakanı olan Tansu Çiller’in Madımak Oteli’nde yaşananların ardından söylediği “Çok şükür, otel dışındaki halkımız bir zarar görmemiştir…” sözleri ile dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ise olayın münferit olduğunu ve Alevi-Sünni çatışmasına dönüşmemiş olmasını vurgulayarak “Olay münferittir. Ağır tahrik var. Bu tahrik sonucu halk galeyana gelmiş. Güvenlik kuvvetleri ellerinden geleni yapmışlardır. Karşılıklı gruplar arasında çatışma yoktur. Bir otelin yakılmasından dolayı can kaybı vardır…” şeklindeki açıklamalarının okunması sırasında katılımcılar yuhalayarak tepkilerini gösterdi.

Anma etkinliği sırasında “Sivas’ın ışığı sönmeyecek”,  “Faşizme karşı omuz omuza”, “Sivas’ın hesabı sorulacak” gibi sloganlar da atıldı.

İNSANLIĞA KARŞI İŞLENEN SUÇLARDA “ZAMANAŞIMI”OLMAZ…

Bodrum Alevi Bektaşi Kültür Derneği’nin hazırladığı ve Naciye Bayır tarafından okunan bildiride “Sivas katliamı, Cumhuriyete, demokrasiye, laikliğe, özgür düşünceye ve en önemlisi insanın yaşama hakkına bir saldırıdır. Sivas’ta gerçekleştirilen sadece Alevilere yönelik bir katliam değildir, ‘Cumhuriyet burada kuruldu, burada yıkılacak’ sloganlarıyla laiklik hedef alınmış, adeta bir karşı devrim provası yapılmıştır. Sivas’tan bugüne adaletsiz kalanların hesabı sorulsaydı, adalet için adımlar atılsaydı belki de Türkiye bugün buralarda olmayacaktı. Sivas Katliamı insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur, katilleri yakalanıp adil bir şekilde yargılanmadığı sürece bu insanlık suçu hepimizin yükü olacaktır. İnsanlığa karşı suçlarda “zamanaşımı” geçmişe dönük olarak kaldırılacak şekilde yeniden düzenlenmeli, Sivas davası yeni baştan ele alınmalı, tüm sorumlular yargı önünde hesap vermelidir. Devletin ve toplumun geçmişle yüzleşmesinin sağlanması bakımından Hakikat Komisyonu kurularak gerçeğin açığa çıkarılması sağlanmalı, devlet Alevilerden resmen özür dilemelidir. Madımak Oteli “Utanç Müzesi” yapılmalıdır. 2 Temmuz günü insanlığa karşı işlenen suçları kınama günü olarak kabul edilmelidir…” ifadeleri de yer aldı.

KUMKÖY İRMENE GENÇLERİNDEN SEMAH GÖSTERİSİ…

Fatoş ve İlhan Özçelik’in ve köylülerin emekleri ile gençlerden oluşturulan Kumköy-İrmene Semah Grubu, İlhan Özçelik’in sazı ve nefesi ile semah döndü. Daha sonra Sivas Katliamında yaşamını yitiren 33 canın isimleri tek tek okundu ve “aramızda” diyerek ellerinde karanfil ile meydanın ortasına gelen yurttaşlar, ellerindeki karanfilleri yanan mumların yanına bıraktılar. Bu ritüel sırasında Hıdır Çam da şiirler ile eşlik etti.

2 Temmuz 1993 Sivas Katliamının 25.yıldönümü ve yaşamını yitiren canları anma etkinlikleri İlhan Özçelik’in katılımcı yurttaşlar ile birlikte söylediği türküler ile sona erdi.