“HALK YETER DEYİNCEYE KADAR KALDIĞIMIZ YERDEN DEVAM…”

Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, 2006 yılında belediye tarafından yıkım kararı alınan bir duvarın geç yıkılması gerekçesiyle yargı kararıyla aldığı 38 günlük hak mahrumiyetinden sonra bugün göreve başladı.

Çiçek Bozoğlu/Bodrum Gündem

05 Eylül’de ki Belediye Meclis toplantısında kamu oyuyla paylaştığı hak mahrumiyeti bugün sona eren Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, görevine geri döndü.

Ortakent’teki evinden yaklaşık 50 araçlık konvoyla yola çıkan Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’a yol boyunca sevgi gösterisi ve tezahüratta bulunan halk, belediye önünde de  kendisini yalnız bırakmadı.

Bodrum Belediye meydanında önde başkan yardımcıları Taner Uslu, Kemal Orman ve Kaya ile birlikte HP Bodrum İlçe Başkanı Recai Seymen, belediye meclis üyelerinin bir kısmı, BODER Başkanı Halil Özyurt, Esnaf Odası Başkanı Erdoğan Başeğmez, Tursab Bodrum Yöre Başkanı Yüksel Aslan, CHP İlçe Kadın Kolları Başkanı Emel Çakaloğlu, Muhtarlar Derneği Başkanı Ahmet Cemil Gündüz ve yarımadadaki mahalle muhtarları, Bodrumspor Başkanı Rıza Karakaya ve Bodrumsporlu futbolcular, oyuncu Nejat İşler’in yanı sıra yaklaşık üç bin kişi katıldı.

“Halk Yeter Deyinceye Kadar Kaldığımız Yerden Devam…”

Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, görevini teslim almadan önce belediyte meydanında bulunan Atatürk ve Şehitler Anıtına çelenk koyup saygı duruşunda bulundu. Ardından yoğun kalabalık içinde bodrum halkı ile selamlaşarak belediye merdivenlerinde kurulan kürsüden halka hitaben bir konuşma yaptı. Kocadon’un konuşmasının satır aralarında siyasi büyüklerine mesaj yolladığını ama kimsenin oralı olmadığına dair kurduğu cümleler kafalarda soru işaretleri bıraktı.

Bodrum Belediye başkanı Mehmet Kocadon, bugün saldırıya uğrayarak hayatlarını kaybeden şehitleri hatırlatarak “ Aslında bizim sloganımız belliydi. ‘Ver Coşkuyu’. Ama bugün saldırıya maruz kalmış şehitlerimiz var.  Onun için bu şehitlerimize, kendilerini bu vatana feda ettikleri için bir defa daha nimet borcumuzu göstermeliyiz.  Onlar bizim için orada mücadele ediyorlardı hepsine Allah’tan rahmet, ailelerine sabır diliyorum. Ne mutlu Türk’üm diyene ne mutlu birlik beraberlik diyene, ne mutlu barış diyene. Kaldığımız yerden devam. Halk yeter deyince ya kadar devam.”

“Daha önce yaşadım, bu gün yaşıyorum, icap  ederse gelecekte de yaşarım ama mücadele ruhundan asla vazgeçmem…”

Üç yıl önce de benzeri bir durumla karşı karşıya kaldığını ve Bodrum halkının o zaman da kendisini yalnız bırakmadığının altını çizen Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon sözlerine şöyle devam eti “Güzel insanlar, dostlar. Yolu sevgiden, birlik beraberlikten, hoşgörüden geçenler. İnananlar için mücadele edenler. Hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Bu durumu daha önce de yaşamıştık, bugün de yaşıyoruz, icap  ederse gelecekte de yaşarız ama mücadele ruhundan asla vazgeçmeyiz. Bir dönemde böyle bir süreçten geçtik. Yine Bodrum halka dimdik duruyordu. Hatta köşe yazıları yazılıyordu ama hep engellenmeye çalışıldı. Bir tehlike geliyor arkadaşlar değerli büyüklerimiz de buradan mesaj yollamak istiyorum. Bodrum halkı şunu demek istiyordu; bir tehlike geliyor. Değerli büyüklerimize buradan mesaj yolluyorlar ama maalesef hiç kimse oralı olmadı. Hatta yasaklar getirildi Ama sizler inanmaktan hiçbir zaman vazgeçmediniz. O zaman da beni böyle karşılamıştınız ve size şunu söylemiştim halkıma ve devletime asla küsmüyorum. Bana bunu yapanların hepsini Allah’a havale ediyorum. Tam 3 yıl sonra Bodrum sokaklarında yükselen ses halkın gücüyle siyasi seçilmiş büyüklerimize yapılan haince saldırıyı yine bu halkı sokağa dökerek engellediler. İşte o halk, bu halk. Halkın seçtiğini ancak halk götürür. Darbelerle, kötü niyetlerle, kumpaslarla bir yere götüremezsiniz. “ dedi.

“Takdir Hakkımı Halkımdan Yana Kullandığım İçin Kesintiye Uğradım…”

Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, kendisine karşı kötü niyetli olanlara da bir çağrıda bulunarak  “Gel demokrasiden yana ol. Seçilmişlere biraz daha takdir hakkını fazla kullanma hakkını sağla. Ne için bu kesintilere uğruyoruz arkadaşlar? Takdir hakkımı halkımdan yana kullandığım için yine bir süreçten geçtik. Yine Bodrum halkı sokaklarda. Sokaklarda asılan resimlerimin altına ufak ufak yazılar etkilediler. Fakat yine bazı art niyetliler daha doğrusu içindeki kin ve nefreti bırakamayanlar diyeyim eleştirilere başladılar. Halbuki oradaki ne demek istendiğini  anlamaya çalışmıyorlar. Bakın ne diyor Bodrum halkı resimlerde? Seninleyim diyor. Ne için seninleyim diyor? Daha fazla adalet için seninleyim diyor. Daha fazla demokrasi için seninleyim diyor. Ne için seninleyim diyor? Bireysel hak ve özgürlükler için seninleyim diyor. Ulu önder Atamızın gözündeki medeniyet yolu, Işık yolu olduğu için seninleyim diyor. Yurtta barış dünyada barış dediğimiz için seninleyim diyor. Ne için diyor daha modern eğitim,  gelecek nesiller sağlıklı nesiller yetiştirmek için seninleyim diyor ama o hala anlamıyor.  Ama bir gün bu adalet, bu demokrasi, özgürlük ona da lazım olacak. Ona da lazım olacak. Biz Bodrum’un gönlü zengin insanları olarak artık yüzdelere takılı kalmıyoruz.  Yüzde 51, 49, 30 veya 10 gibi rakamlarla işimiz yok bizim. Üyelerle, delegelerle de işimiz yok bizim. Bizim işimiz halkla. Halk, halk, halk, halk. Halk nerede biz oradayız. Bu güzel kardeşime sesleniyorum; defalarca elimizi uzattık, yetmedi. Şimdi kucağımızı açıyoruz, bağrımızı açıyoruz. Sen de nefretle bir yere varamazsın. Halkınla bütünleş, kucaklaş. Sevgi dolu bir Türkiye yaratalım diyorum . Bunun da gününü bugün Bodrum’dan veriyorum. Bu sevgi seli önce Bodrum, sonra Muğlamıza oradan da  dalga dalga Anadolu’ya yayılması dileğiyle hepinize sevgi ve saygı ve sevgilerimi sunuyorum. İyi ki varsınız” dedi.

Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon halka hitaben yaptığı konuşmanın ardından makamına giderek yerine vekaleten bakan Dursun Göktepe’den görevini devralarak koltuğuna oturdu ve gelen tebrikleri kabul etti.

Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’un konuşmasının satır aralarında barış eli uzattığı siyasi kimliğin kim olduğu merak edilirken “Yüzde 51, 49, 30 veya 10 gibi rakamlarla işimiz yok bizim. Üyelerle, delegelerle de işimiz yok bizim.” Cümleleri de kafalarda soru işareti bıraktı.