Bodrum Gündem

Bir Yerel Demokrasi Dinamiği Yerel Basın…

Günbatımı Söyleşileri’nin 15.si gerçekleştirildi. “Bir Yerel Demokrasi Dinamiği Yerel Basın” konusunun konuşulduğu söyleşiye konuşmacı olarak katılan gazeteciler ile birlikte konuklar da görüşlerini dile getirdiler.

Çiçek Bozoğlu/Bodrum Gündem

Hamdi Topçuoğlu, Kadir Vargı ve Firdevs Şengül’ün birlikte organize ettiği ve Hamdi Topçuoğlu’nun bestelerini seslendiren piyanist Mustafa Köker, solistler Dilek Bingöl ve Meltem Başınhan da renk kattı.

Karia Princess Otelinin bahçesi içindeki konferans salonunda gerçekleştirilen söyleşiye Muğla Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Süleyman Akbulut, Milas Önder Gazetesi İmtiyaz Sahibi Coşkun Efendioğlu, Kent Medya Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Oğuz Poyraz ve Bodrum Gündem Gazetesi ve BG Dergi Yazı İşleri Müdürü Gazeteci Fatih Bozoğlu konuşmacı olarak katıldı.

Duayen Gazeteci Can Pulak, TRT TV Haberleri Müdürü Ülkü Angılı, TRT’ci ve Nokta Dergisi Kurucularından Aycan Giritlioğlu, CHP’den Bodrum belediye Başkan aday adayı Recai Seymen de “Bir Yerel Demokrasi Dinamiği Yerel Basın” konulu söyleşiye katılanlar arasındaydı.

Firdevs Şengül konuşmacıların kısa yaşam öykülerini katılımcılar ile paylaştıktan sonra sözü Hamdi Topçuoğlu’na bıraktı.

Yerel Basını Hep Beraber Tartışalım Ve Geleceğe Işık Tutalım… 

Topçuoğlu; “Yerel demokrasisi gelişmemiş toplumlarda ulusal demokrasinin göstermelik bir kavramdan öte bir şey olmadığı; yerel demokrasinin gelişmesi için de güçlü bir yerel basına gereksinim olduğu da bir gerçektir. Gelişmiş ülkelere baktığımızda yerel basının bilgilendirici, uyarıcı ve değerlendirici özellikleriyle demokratik katılımcılığı sağladığını, kendi dışındaki dinamikleri harekete geçirdiğini, halk adına denetleyicilik yaptığını görüyoruz…” dedi.

Hamdi Topçuoğlu; “Önümüzde yerel seçimler var. Bu yerel seçimlerden önce yerel basının ne olduğunu, sorunlarının neler olduğunu, işlevinin neler olduğunu hep beraber tartışalım ve geleceğe ışık tutalım…” diyerek sözü konuşmacılara bıraktı.

Ağzını, Gözünü, Kulaklarını Kapatarak Oto Sansüre Dikkat Çekti…

“Bir Yerel Demokrasi Dinamiği Yerel Basın” konulu söyleşide siyah bir kaşkol ile önce ağzını, sonra gözlerini, sonra kulaklarını tıkayarak sansür ve gazetecilere yapılan baskıya dikkat çeken Bodrum Gündem Gazetesi ve BG Dergi Yazı İşleri Müdürü Gazeteci Fatih Bozoğlu, daha sonra kendi eli ile ağzını kapatarak oto sansür ile ilgili şu değerlendirmeyi yaptı; “Evet bu yaptıklarım sansürü sembolize ediyor. Lakin en tehlikeli olan sansür ise oto sansürdür. Baskı ile oluşturulmuş korku ile kendi kendinize sansür uygulamanız işte asıl tehlike budur ve gazetecilik Türkiye’de tam da bu durumdadır…”

Demokrasinin Kılcal Damarları…

Gazeteci Fatih Bozoğlu, “1909 yılında öldürülen Hasan Fehmi Bey’den, Hasan Tahsin’e, Uğur Mumcu’dan, Metin Göktepe’ye kadar bu güne kadar 100 gazeteci öldürülmüş. Onlarcası da hapislerde yatmış, Namık Kemal gibi sürgün edilmiş. Bu gün ise teknolojinin de gelişmesi ile büyük zorluklar içinde kıvranan gazetecilik sona doğru yaklaşmakta. Yaygın basın aslında yerel basından besleniyor. Artık İstanbul ve Ankara’da haberler insanları tatmin etmiyor. O nedenle yerel basın çok daha önemli. Nezih Demirkent ustamın dediği gibi Yerel Basın Demokrasinin kılcal damarlarıdır…” dedi.

Gazeteci Fatih Bozoğlu, tarafsız gazetecilik yapılamayacağını, gazetecilerin de insan olduğunu ve onlarında dünya görüşlerinin olduğu, doğal olarak o görüşler doğrultusunda gazetecilik yaptıklarını da sözlerine ekledi.

Meslek Odası Olmaya İhtiyaç Var…

İlk sözü alan Muğla Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Süleyman Akbulut, yerel basının sorunlarına bu tür toplantılarla farkındalık yaratıldığını ve bu söyleşiyi de önemli bulduğunu ifade ederek; “Kamu görevi ifa eden bir meslek grubu olarak sorunlarımız gerçekten çok fazla. Ama örgütsel yapıda bu işin liyakatı veya yeterliliği ile yapıldığına dair yeterliliği sunabilecek bir belgesi yok. En büyük sorun bu. Yani akşamdan sabaha herkesin kolaylıkla bu mesleği icra edebileceği bir durumdayız. Bu da beraberinde kalite sorununu getiriyor. Bir değersizleştirme olarak da görülebiliyor. Dolayısıyla bu konuda yeterliliği gözlemleyebileceğimiz veya lisanslayabileceğimiz bir uygulamaların başlatılması gerekiyor. Bunun için de meslek odasına ihtiyaç var. Cemiyetler olarak böyle bir yetkimiz yok. Sadece bu farkındalığı gözler önüne serebilmek ve buna yönelik çalışmalar sergileyebilmek veya mesleğimize yeni isimler kazandırabilmek adına eğitsel çalışmalar yürütüyoruz. Ama gelinen noktada yerel basının her geçen gün kan kaybettiği durumdayız. Basın dediğimiz olgu herkesin evinin önünü temizlemesiyle, yani yerelden başlar diye düşünüyoruz. Bu anlamda yerel basının hak ettiği yerel gelebilmesi için elimizden gelen çabayı gösteriyoruz…” dedi.

Artık takatimiz kalmadı…
Milas Önder Gazetesi İmtiyaz Sahibi Coşkun Efendioğlu ise “Yerel basının sıkıntıları çok fazla. Anadolu basını günün koşullarında yaşamını sürdürebilme mücadelesi veriyor. Baskı tekniklerinin değişmesi, internet mahreçlerinin ortaya çıkması, dolar kurunun yükselmesiyle masrafların artması nedeniyle yerel basın zor günler geçiriyor. Zaten Basın İlan Kurumunun 3 senedir ilan ücretlerine zam yapmadığı koşullarda artık yükü taşıyamaz halde. Gazetecilik yapmanın teknik açıdan kolaylaştığı, boynuna kamerasını takıp tek tek haber koşturmak yerine gerçek gazetecilerin internet sitelerinden aldıkları ve takla attırdıkları haberlerle yayın yapmaya çalışan, sadece bu işi para için yapan, ya da alıp kaçmaya çalışan, şantaj gazeteciliği yapan, gazeteciliği eski düzeninden çok çok aşağılara çeken olgular çok zor bir duruma getirdi. 29 yıldır Milas’ta gazetecilik yapıyorum. Günlük gazete çıkartıyoruz. Artık takatimiz kalmadı. Buraya geldi…” dedi.
Ekonomik Özgürlüğü Olmayanın, Editöryal Özgürlüğü Olmaz!
Kent Medya Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Oğuz Poyraz, 1994 yılından bu yana sektörün içinde olduğunu ve en eski TV sahibi olduğunu kaydederek; “Ekonomik özgürlüğü olmayanın editöryal özgürlüğünün olması söz konusu değil” diyerek konuşmasını sürdüren Dr. Oğuz Poyraz, “Bugün hem ulusal, hem de yerel basında yaşadığımız sorunun temelinde ekonomik sorunlar geliyor. Çünkü bu işlerin hepsi hem insan kaynağına, hem teknolojiye yani ekonomik koşullara bağlı. Gazete, dergi basıyorsanız inanılmaz kağıt fiyatları var. Televizyonculuk yapıyorsanız ona göre teknolojiyi takip etmeniz lazım. Ancak bu finansmanı reklam gelirleri yoluyla halktan sağlayabilirseniz özgür olabilirsiniz, bağımsız olabilirsiniz. Bunun dışında özgür ve bağımsız olmanız mümkün değil, böyle olduğunda da okurların sizi takip etmesi mümkün değil…” dedi.

Poyraz, güçlü bir yerel medyaya sahip olan Bodrum’un da bu şansı sayesinde bugün bir Kuşadası olmadığını belirterek vatandaşların yerel demokrasi için yerel basınına sahip çıkması gerektiğini söyledi.
Daha sonra konuklar da söz alarak Yerel Basın ve Gazetecilik ile ilgili görüşlerini paylaştılar. “Bir Yerel Demokrasi Dinamiği Yerel Basın” konulu söyleşiye katılan tek siyasetçi olan Recai Seymen de söz alarak kısa bir şekilde Yerel Basının çok önemli olduğunu ve sorunlarının da çok olduğunu bildiğini ve aday olması durumunda elinden gelen desteği vereceğini ifade etti.

Söyleşinin sonunda Hamdi Topçuoğlu konuşmacılara kendi kitabını armağan etti.

SON SÖZ: Yerel Basının konuşulduğu bu söyleşide de kadının adı yoktu. Ne konuşmacılar arasında bir kadın, ne de kadın gazetecilerin sorunları dile getirilmedi. 

 

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.