BODTO Başkanı Kocadon Siyasi Parti Başkanlarını Uyardı

Bodrum Ticaret Odası Başkanı Mahmut Kocadon Bodrum Gündem Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Bozoğlu’na verdiği röportajda 2022 yılının beklendiği gibi iyi geçtiğini ifade ederek, Muğla’da hizmet veren siyasi partilerin il başkanlarını uyararak “Tüm partilerin il başkanlarına sesleniyorum; 2023 genel seçimlerinde milletvekili adaylarınızın Bodrum’dan seçilmesi bizler için çok önemli ve hassas bir konudur. Bir ya da ikinci sıra milletvekilleri adaylarınız, bu güne kadar hem Muğla, hem de ülke ekonomisine önemli katkı sağlayan Bodrum’dan seçmenizi umut ediyorum…” dedi.

Bodrum Gündem Haber   

Bodrum Ticaret Odası Başkanı Mahmut Kocadon ile birlikteyiz önce 2022’yi değerlendireceğiz. Bununla beraber aralarda sinir uçlarına dokunan soruları da sormak istiyorum. Belki sokaktaki birçok kişinin sormak isteyip de, söyleyemediği konuları Mahmut Başkana sorup yanıt alabilirsek eğer söyletirsek belki daha çok ses çıkar diye düşünüyorum. Aralarda o soruları sorduğumda ne demek istediğim çok daha açık ve net olarak anlaşılacak diye düşünüyorum…

Yeni yıla bir kaç gün kaldı. 2022’yi ekonomik açıdan ve elbette turizm açısından değerlendirebilir misiniz? Oldukça iyi geçtiğini düşünüyorum.

“Son iki yıldan sonra biraz iyi nefes aldık. Hatta hemen madem Ticaret Odasıyız rakamlarla söyleyeyim size. 2019 yılında Havaalanımıza Dış Hatlara Bodrum’a turist olarak 972bin yabancı turist gelmiş bu senede 976 bin. Küçücük de olsa bir artış var. 2020 ve 2021’i kaybettikten sonra normale dönüş. Göstergeler 2023 yılında da bundan bir daha da iyi olacağını gösteriyor. Turizm Türkiye’de her zaman pamuk ipliğine bağlı ne olacağı belli ama bugün için. 2023’te dış turizmin iyi olacağı görüşü hâkim umarım böyle devam eder…”

Başkanım pamuk ipliği konusu çok önemli. Gerçekten bir çok şey pamuk ipliğine bağlı. Yolların durumu belli. Belki de bütün Muğla’da aynı sorun vardı.  Ama Bodrum’da bu sorun çok çok öne çıktı. Ağustos’un başında başlayan yol yapım çalışmaları, özellikle Kumbahçe bölgesindeki çalışmalar çok sıkıntı yarattı. Bu sene Kurvaziyer gemilerin çok yoğun olarak geldiler. Fakat yol sorunu nedeniyle turizmciler ve bölge esnafı isyan etti. Siz de o isyan edenlere çare aramaktan ve yurttaşların şikayetlerine cevap vermekten başınızı kaşıyamadınız diye düşünüyorum…

“Maalesef o kadar çok şikâyet geldi ki yani bakın Aralığın sonuna geldik yıl bitiyor pırıl pırıl hava. Ağustos’ta başlayacak şey bu ayda da başlayabilirdi. Bu arada yapılabilirdi. Niye böyle bir düşünceye sahip bu işi yapan yatırımcı belediyemiz veya hizmet yapanlar ben bunu anlamıyorum. Belki Muğla yazın okullar kapalı, üniversite kapalı, nüfus azalıyor, tatile gidiyorlar ama o zaman yatırım yaparsın da Bodrum tam tersi. Bodrum yazın zaten nüfusu ikiye üçe katlıyor. Bodrum’un en işlek caddelerini hizmet diye kazarsanız, yaparsanız olmaz. Orada onlarca turizm işletmesi, tüccar, tersanesi olan herkes mağdur oldu. Buna çok hakları yoktu. Bunu biraz daha öteleselerdi ne olacaktı. Yapmadılar sanki bilerek mi Bodrum’a ceza mı veriliyor ne yapılıyor anlayamadım. Menteşe milliyetçiliği mi var nedir Bodrum’a karşı. İnsan her türlü kafasından düşünceleri geçiriyor. Biraz daha hassas olmaları gerekiyordu Bodrum’a karşı…”

Bu konuda tepki verirken sesiniz az mı çıktı acaba. Siz tüccarlar, konaklama tesisleri ve esnaf temsilcileri olarak veya turizmciler olarak sesiniz biraz az mı çıktı?

“Medeni çerçeveler içindeki bütün tepkimizi gösterdik yani ne yapacaktık tabanca tüfek mi çıkaracaktık tepkimiz çok şiddetli olsundu o da bize yakışmazdı. Bunları anlamaları lazımdı. Bodrum’a değer bir yatırım yapılacaksa sezon bittikten sonra yap veya sezon yavaşladığı zaman yap. Ağustos’un ortasında turizmin en yüksek olduğu zaman da siz bunları yaparsanız kusura bakmayın Bodrum’a karşı bir yanlış düşünceniz var diye düşünüyorum. Umarım yanılıyorumdur ama görüntüler yanılmadığımı gösteriyor…”

Yazın tam ortasında tam o haberi yaparken ben saldırıya uğradım. Saldırıya uğradıktan sonra bana ilk sahip çıkan ilk arayan Mahmut Kocadon’du. Bodrum Ticaret Odası olarak basına yönelik olan saldırıyı kınadıklarını, hele ki Bodrum gibi bir yerde böyle bir olayın meydana gelmesinin hiç doğru olmadığını söyledi. Basına sahip çıkan ilk kurum siz oldunuz. Ben de bir gazeteci olarak sizlere çok teşekkür ediyorum. Tepkinin büyüğünü ilk siz vermiş oldunuz.

“Siz orada sadece haber yapıyordunuz. Biz yerel bir odayız sizde yerel basınsınız. Sizi benim desteklemem lazım. Oradaki size yapılan yanlış hareketti protesto etmem gerekiyordu. İnsanlık duygusuyla bir arama yaptım…”

Kurum olarak sahip çıkmanız çok daha önemliydi. Siz kurum olarak sahip çıktıktan sonra ardı ardıına bütün kurumlarda basına yapılan saldırıyı kınayan mesajlar yayınladılar. Birisinin adım atması gerekiyormuş demek. O konuda liderlik yaptınız.

Sorumuza dönersek; Sezonda inişler çıkışlar mutlaka oldu ama özellikle kurvaziyer gemiler konusunda oldukça iyi bir sezon geçti değil mi? Çok yoğun geliş gidiş oldu. Buda Bodrum ekonomisine önemli katkı sağladı.

Bizim için ciddi bir avantaj gemilerin Bodrum’a dönmesi. Daha önce geliyorlardı ama bu kadar yoğun gelmemişlerdi. Kuşadası tabii ki Meryem Ana faktörü çok önemli, İstanbul yılların destinasyonu gemi turizminde ama Bodrum bu sene çok güzel bir yıl geçirdi. Sadece biraz önce dediğimiz gibi yollarda ciddi bir problem oldu. Gemi yanaşma ya otobüslerin minibüslerin ulaşması çok zor oldu. Çıkması çok zor oldu. Trafik orada çok kötüydü biliyorsunuz Ağustos’ta ama sonuçta herkes memnun çarşı esnafımız çok memnun. Bir de bir şey söyleyeyim çok da şikâyet gelmedi. Daha öncekiler gibi eskiden çarşı esnafından şikâyet gelirdi. Herkes artık bilinçlendi artık Kimse gibi kaz gibi bakmıyor turistlere özellikle yabancı turistlere. Bunların önümüzdeki yıl gene geleceğini düşünerek hareket ettiler. Hiç şikâyet gelmedi. Çok küçük bir şikâyet varsa bile bize ulaşmadı ama eskiden bize onlarca yazı gelirdi işte şurada şu oldu burada bu oldu diye. Biz de onları gerekli yerlere gönderdik. Sahte şeyler satmalar bunu gösterip başka bir şey vermeler falan. Bu sene içinde çarşı esnaflarına teşekkür ediyorum böyle ciddi çalışma yaptıkları için…”

Zabıta Ekiplerine de teşekkür etmek lazım…

“Evet. İnşallah böyle devam eder. Niye biliyor musunuz bakın artık çok hızlı değişmiyor Çarşı esnafı hep aynı kişiler. Bodrum’un en büyük dezavantajı esnafımız çok çabuk değişiyor yani çok yerleşik şey yoktu ama son zamanlarda artık gidip başkası gelmiyor aynı kişiler olduğu zaman yerleşik esnaf sayısı arttığı zaman hizmet de iyi oluyor. Mağduriyette yaşanmıyor…”

Başkanım şu anda yol çalışmaları devam ediyor ve ben özellikle yol konusuna yeniden gündeme getirerek sinir uçlarına dokunmaya çalışıyorum. Çünkü bu önemli bir konu herhalde şimdiden bir uyarı yapmakta fayda var yerel yöneticilere ve özellikle Muğla Büyükşehir’e. Boddrum’da sezon Nisan dedi mi başlar. Nisan’a Paskalya’ya her şey yetişsin değil mi?

“Vallahi en büyük temennimiz o. Umarım Nisan ayına kadar bir an önce bitirirler. Bir tane Bodrumumuz var. Önceliği buraya verin lütfen. Yollarımızı bitirelim, altyapımızı bitirelim hiç olmazsa 2023 yılına pırıl pırıl girelim. Yolları çökük bir tarafı asfaltlı bir tarafı döşeme taş olan bir yolda değil de pırıl pırıl bir yolda gidelim artık. Bodrum’un hakkı bu. Bodrum’un Muğla Belediyesi’ne, PTT’ye, Telekom’a, Türkiye Cumhuriyeti’nin bütçesi ne yaptığı katkıdan bunların hepsini halk ediyor. Bizler Bodrum esnafı Türkiye Cumhuriyeti’ne çok ciddi vergi ödüyoruz. Bunun karşılığı bu olmaması lazım. Hem belediye olarak hem de devletten daha ciddi yatırımların yapılması ve çabuk yapılması lazım. Yalıkavak yolu halen daha bitmedi. Bodrum pandemi öncesi 2015’lerde Türkiye’nin 20. sırasındaydı vergi sıralamasında. Gelinen nokta bu olmaması lazım. Biz bu kadar vergi ödüyorsak, genel bütçeye bu kadar katkı yapıyorsak küçücük bir şey gönderdin de şu eksiklerimiz tamamlansın. Daha çok para kazanalım daha çok vergi ödeyelim ama maalesef anlatıyoruz anlatıyoruz anlatamıyoruz galiba Fatih Bey. Muğla Büyükşehir Belediyesinin bütçesinin ciddi bir kısmını biz karşıladığımız halde maalesef oradan da bir şey gelmiyor. Herkes Bodrum’a mı kızgın? nedir yani kırgın mıdır? Kızgın mıdır? Bodrum’dan bu kadar vergi topladığın zamanda geri dönmüyor o onların ayıbı artık. Biz namuslu vatandaş, tüccar olarak vergilerimizi ödüyorsak hem Büyükşehir’e hem de genel bütçemize lütfen bunun karşılığı gelsin artık…”

Biraz önce başkanın sözlerinin arasında önemli bir nokta vardı; Türkiye’de 20 sırada yani 81 il olduğunu düşünün illerin, ilçelerin arasında 20. Sırada olmak çok büyük bir önem arz ediyor. Ne kadar büyük bir bütçe ile Türkiye ekonomisine ne kadar büyük bir katkı sağlandığını Türkiye Cumhuriyeti’nin ne kadar büyük bir katkı olduğunu göstermesi açısından bu çok önemli.

Başkanım bir sinir ucuna dokunan soru daha. Bu soruyla da bitirmiş olalım. Yeni yılda tekrar görüşeceğiz elbette. Bodrum bir türlü milletvekili çıkartamıyor. Bu kadar çok ekonomik katkı sağlamamıza rağmen, siyasi anlamda da değerlendirildiğinde bütün siyasetçilerin nerdeyse hepsinin yolunun Bodrum’dan geçtiğini düşünürsek, neden Bodrum’dan bir milletvekili çıkmıyor.

“Şöyle bir düşüncem var ve bunu da söyleyeceğim. Muğla’da ki il başkanları lütfen Bodrum’un konumunu, nüfusunu, oy oranını hesap ederek ilk iki sıraya Bodrum’u koyun. Bütün partiler yani CHP’de, MHP’de, İYİ Parti’de, HDP’de, AK Parti’de seçime girecek mi tüm partiler lütfen ilk iki sırasını Bodrum’a ayırsınlar. Bodrum artık 30 yıla yakındır kenara atılmaktan milletvekili sıralamasında bir hal oldu. Eğer ilk ikiye kim Bodrum’dan bir aday koyarsa inanın Bodrum’un oylarının büyük bir kısmını alır götürür. Bunu da istiyoruz artık hakkımız. Evet, başka yerlerde küçücük küçücük ilçelerde iki tane milletvekili çıkıyorsa artık bizden de çıkması hakkımız isteme hakkımız var ve bunda mücadele ederek almamız gerekiyor…”

Mahmut Kocadon’u tanıyanlar bilirler. Oldukça yumuşak konuşur. Elleri de genelde masanın üzerindedir. Bu uyarıyı yaparken parmak kalktı haberiniz ola.

“Hakkımız artık. Bodrum’un hakkı bu. Bodrum’daki siyasi partilerin bizim çıkaracağımız adaylarının hakkı bu ilgi de olması. Yani bu her dönem bir milletvekili çıkaran bir ilçe değiliz…”

Her partiden bir milletvekilini bir tek Milas çıkartıyor. Her dönem mutlaka üç milletkeli Milas’tan. Bu önemli bir başarı…

Doğru. Aslında bizim oy oranımız daha fazla, nüfusumuz da fazla. O zaman gelin birinci sırayı Bodrum’a verin. Bu konuda bu sefer de bunu mücadele ederek almamız gerekiyor. Özellikle Bodrumdaki tüm ilçe siyasi parti başkanlarından rica ediyorum ve Muğla’da beklesinler, Ankara’ya mı gidecekler gitsinler, ilk sırayı bize alsınlar gelsinler. Ben de Mahmut Kocadon olarak hangi parti Bodrumlu bir adayı ilk sıraya koyarsa ona oy vereceğim…”

Bu açıklama çok önemliydi. Beklediğimiz de bir açıklamaydı. Bodrum’dan bir Bodrumlu, Bodrumda yaşayan ve Bodrum ekonomisine ve siyasetine katkı sağlayan bir ismin mutlaka Ankara’ya gitmesi, Bodrum’u temsil etmesi gerekir. Milaslılar dedi ki biz Bodrum’un adayıyız. Muğlalılar Menteşeliler dedi ki biz Bodrum’un adayıyız.

“Bodrum’dan çıksın da Milas’ı da biz temsil ederiz, Muğla’yı da temsil ederiz. Kimse bizi temsil etmesin. Bizim temsil etme gücümüz var. Bu arada bir şey söyleyeyim. Benim öyle bir adaylık isteyim de yok…”

Şimdi onu saracaktım. Bu kadar net hatta parmak göstererek söylediğinize göre acaba bir adaylık var mı? Kocadon ailesinden bir adaylık söz konusu olabilir mi?

“Yok, şu anda…”

Ama olabilir. Sonuçta Mehmet Kocadon siyasetin tam ortasında de hiç bırakmadı. Küsmedi hiç kimseye ve mücadelesine devam ediyor bakarsınız partiden aday olur.

“Siyasette küslük olmaz…”

Ekonomi ve politika yan yana yürüyen iki bilim dalı diye düşünüyorum ve ikisini de birlikte hareket etmesi gerekiyor. Söylenmesi gereken iş insanlarının söylemesi gerekeni de Bodrumlular adına da söylemiş olduk. Artık anlayana. Anlayana sivrisinek saz anlamayana davul zurna az.

“Bodrumumuzun yeni yılı sağlık, huzur ve mutluluk içinde geçsin. Umarım önümüzdeki yıl Bodrum Ticaret Odası üyeleri, Esnaf Odası üyeleri, Deniz Ticaret Odası üyeleri, Denizciler Derneği, Şoförler Odası üyeleri bol bol kazanç sağlar ve iyi vergiler veririz…”

Bereketli bir yıl olsun diliyoruz. Mutlu bir yıl olsun. Sağlıklı bir yıl olsun. Herkes kazansın. Türkiye kazanırsa insanlar kazanacaktır diye düşünüyorum. Umarız 2023’te daha önce yaşadıklarımızın o kötü olayların hiçbiri yaşamayız. Hep güzel şeyler yaşarız. 2023’e geçtiğimizde yine geleceğiz asgari ücreti konuşmaya geleceğiz, özellikle Enflasyonu konuşmaya geleceğiz, siz de o zamana kadar zaten 2022 verilerini çıkartmış olursunuz diye düşünüyorum. Onları konuştuktan sonra bakalım ortaya ne çıkacak.

Özellikle bir konuya daha dikkat çekmek isterim önümüzde ki günlerde, Bodrum’a ciddi bir tüccar göçü var. Bırakın diğer nüfus göçlerini, son 26 günde 1 Aralık – 26 Aralık arasında 100 tane Ticaret Odasına kayıt yaptık. Yani ucu bucağı yok bu işin. Birilerinin durdurması lazım biz durduramıyoruz…”

Bodrum’da bir şeyler oluyor. Bu konunun değerlendirmesini de yeni yılda yapacağız. Yine çarpıcı sorularımız olacak yine ilginç sorularımız olacak, yine sinir uçlarına dokunan sorularımız olacak. Çünkü herkesin konuştuklarını değil konuşulması gereken ve konuşun artık denilen konuları konuşacağız ve biz de onları soracağız ilgililere yetkililere başta Ticaret Odası olmak üzere.

İyi yıllar diliyoruz.