Demokrat Parti Bodrum İlçe Teşkilatı Seçim Çalışmalarına Başladı

Göç ve Sosyal Politikalarından sorumlu DP Genel Başkan Yardımcısı İlay Aksoy, Tarımsal Kalkınma Politikaları ile Medya, Tanıtım ve İletişim Başkanı Faik Tunay ve DP Muğla İl Başkanı Erdal Eroğlu Bodrum’da seçim çalışmalarına başladılar. DP Bodrum ilçe Başkanı Ertan Pelit “Seçim tarihi hala belirsiz. Ama biz Bodrum’un mahallelerini tek tek dolaşarak şimdiden seçim çalışmalarına başladık. Seçim tarihi ne olursa olsun, biz Demokrat Parti Bodrum İlçe Teşkilatı olarak hazırız…” dedi.

Bodrum Gündem Haber

Muğla’nın Milas ve Bodrum ilçelerinde Muğla İl Başkanının ve Bodrum İlçe Başkanının tertiplediği programlar çerçevesinde DP Genel Başkan Yardımcısı İlay Aksoy’la birlikte Muğla bölgesinde olduklarını belirten Tarımsal Kalkınma Politikaları ile Medya, Tanıtım ve İletişim Başkanı Faik Tunay “2 gündür buradayız, yoğun temaslarımız oldu. Özellikle şunu gördük ve vurgulamak istediğimiz konulardan bir tanesi şudur; Bodrum ünlü tarihçi Herodot’un ‘Ebedi mavilikler ülkesi’ dediği çok müstesna bir yerimiz. Türkiye’nin nadide yerlerinden bir tanesi. Buraya, yazın sadece turistler gelsin, döviz bıraksın mantığı ile bakmamamız gerekiyor. Burada başka bir vizyon ve planlama gerekiyor. Özellikle pandemi ile beraber buranın çok yoğun bir göç aldığına şahit olduk. İstanbul, Ankara gibi büyük şehirlerden gelenler nedeniyle öncelikle konut, alt yapı ve trafik sorunu çıkıyor. Hepsinin düzgün ve düzenli bir şekilde planlanması gerekiyor. Yoksa Bodrum Bodrum olmaktan çıkar. Bugün Denizciler Başkanımızın ziyaretinde kendisi bize sadece Bodrum’da kayıtlı ve özel ve gezinti teknelerinin sayısının 10 bini geçtiğini söyledi. Bu çok fazla insanın konuştuğu bir problem değil ama ilerleyen zamanlarda bu da Bodrum ve Türkiye için önemli bir problem olacak. Bir şeye dikkat ettik; dün Mumcular’dan Bodrum’a gelirken yolların kazıldığını gördük. İl ve ilçe başkanlarımıza sohbetimizde öğrendik ki sağ olsun Turizm Bakanımız kendi otellerinin foseptik işini halletmek için kuş uçuşu bile 30-35 km olan bir mesafeyi tamamen devletin kaynakları ile kazmış, foseptiği, alt yapıyı İçmeler’e bağlamak için yollara o şekilde bırakmış gitmiş. Yani devletin kepçelerini, alt yapı makinelerini kullanarak kendi oteline alt yapı çalışmalarını tamamla ama yolları bu şekilde bırak. Turizm sadece Turizm Bakanı’ndan ibaret değil, kimse kusura bakmasın. Turizm bütün Bodrumluların, bütün Türkiye’de yaşayan vatandaşların. Ama maalesef kişiler üzerinden sistemi yürütüyoruz. Tabi tepedeki kişi ‘Şahsımla İngiltere, Almanya, Fransa görüşmelerimiz başarılı geçti’ dedikten sonra ‘Balık baştan kokar’ derler. Altındaki bakanlar da bakanlığı babasının malı gibi görüyor, buna göre adımlar atıyorlar. El cümle şunu söylemek istiyorum; burası geçmişte merkez sağın, Demokrat Parti (DP)’nin kalelerinden biriydi. Bize düşen her zaman söylediğim gibi geçmişimizi onurlandırıp geleceği düşleyerek geçmişte yapılanların üzerine artılar koyarak ilerlemek. Dün havaalanında il ve ilçe başkanlarımızla çektiğimiz videodaki Milas-Bodrum Havaalanı’nın olduğu yerler ve çevresi eskiden pamuk tarlaları imiş. Rahmetli Menderes zamanında, Allah rahmet eylesin Muğla Milletvekili Turan Akarca bu topraktan analizler alıp Paris’e gönderip ‘Burada en uygun hangi ürün olur?’ deyip 1950’lerde bunu araştırıp sonucunda pamuk çıkınca oralar pamuk tarlaları, daha sonra tütün tarlaları olmuş. Yani o insanlar oralardan elde ettikleri gelirle çocuklarını okutmuşlar ev, araba almışlar. Şimdi ne pamuk ne tütün var. Ama niye? Planlama yok, vizyon yok, bitmek tükenmek bilmeyen inşaat sevdası, beton sevdası var. Bunun son bulması, buna dur denilmesi gerekiyor. Biz Demokrat Parti olarak başta Sayın Genel Başkanımız Gültekin Uysal beyefendinin önderliğinde kadrolarımız ve çözüm önerilerimizle beraber seçime hazırız. Bundan sonraki hedefimiz önce cumhurbaşkanı seçimi. Parlamentoda çoğunluğu elde edip kazanmak ve Türkiye’ye bir nefes aldırmak. Çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bodrum’un içinde ve beldelerinde çalışmalarımız olacak, ondan sonra Ankara’ya geri döneceğiz. Sözü şimdi Genel Başkan Yardımcımız İlay Hanım’a bırakıyorum…” dedi.

Bodrum ve Muğla’nın sorunlarını turizm sezonu ve halkın mağduriyetleri olmak üzere ikiye bölmemiz gerektiğini ifade eden DP Genel Başkan Yardımcısı İlay Aksoy açıklamasına şu ifadeler ile devam etti; “Bu iki ayrımı yapmadan ne efektif bir turizm sektörü sağlayabiliriz ne de yerel halkın sıkıntılarını giderebiliriz. Esnaflar Odası’nı da ziyaret ettik. Pandemi sonrası dışardan çok sayıda esnaf kayıtları olduğunu gördük. Dolasıyla yerli olmayan bir sürü esnaf burada para kazanıyor, hayatını sürdürüyor. Bunun alt yapısının yapılması, gelirin adaletli bir şekilde dağıtılması lazım. Ben Göçten Sorumlu Genel Başkan Yardımcısıyım. Bu bölgede bir yandan insan kaçakçılığı tarafını da araştırıyoruz. Ama maalesef Bodrum yurt dışında turizmle anılırken bir yandan Aylan bebek adıyla anılıyor. Dolasıyla burası insan kaçakçıları için çok önemli bir güzergâh, bunun üzerinde de çok durmamız gerekiyor. Gerçekten Türkiye’nin bir değişime çok ciddi anlamda ihtiyacı var. Önümüzdeki seçim gerçekten de Türkiye için çok önemli. Hep birlikte bu değişimi sağlayacağız. Ama biz burada kişiler üzerine odaklanmıyoruz, sistem üzerine odaklanıyoruz. Dolasıyla biz 6’lı Masa ama önce DP olarak ki 77 yıllık bir geçmişimizle birlikte devletin nasıl yönetilmesi gerektiğini çok iyi bilen bir partiyiz. Özellikle tarım üzerinden tekrar kalkınmaya yönelmek zorundayız. Aksi takdirde önümüzdeki yıllarda açlıkla karşı karşıya kalabiliriz. Çocuklarımızı yetiştikleri topraklar doyurmuyorsa o zaman yurt dışına gideceklerdir. Dolayısıyla bu topraklar yabancılara kalmış olacak. Biz buna kesinlikle imkân vermek istemiyoruz. Dolayısıyla somut politikalar üretmek zorundayız. Bunu da tabanda insanlarla konuşarak geliştirebiliriz. Bir çağrı yapmak istiyorum; yaklaşan seçimler gerçekten cumhuriyetimiz için en önemli seçimlerdir. Bu süreçte yurt dışında yaşayan akrabalarınız veya yurt dışına giden gençlerimiz, öğrencilerimiz varsa lütfen konsolosluklara kayıt olsunlar ki seçimlerde oy kullanabilsinler. İkamet izinlerini orada alsınlar ki seçim tarihi açıklandıktan sonra orada oy kullanabilsinler. Buradan özellikle bir çağrı yapmak istiyorum. Bu seçimlerde sandık sorumlusu görevleri alsınlar. Çok önemli bir seçim ve bu seçimden hep birlikte başarı ile çıkacağız…”

Çok önemli bir konuyu vurgulamak istediğini belirten Tarımsal Kalkınma Politikaları ile Medya, Tanıtım ve İletişim Başkanı Faik Tunay; “Türkiye’nin bugün yaşadığı en büyük problemlerden bir tanesi bu mülteciler sorunu. Suriyeli, Afgan veya diğerleri olsun, ben her zaman şunu söylüyorum; evet bizim kültürümüzde, dinimizde yardımlaşmak vardır. Bir defa şuna inanmış bir milletiz; komşusu açken tok olan bizden birisi değildir. Biz böyle yetiştirilmiş bir milletiz. Ama önce can sonra canan. Bugün Türkiye’de bazı siyasi partiler bu yasadışı göç ve mültecileri konuşuyor ama bu konuyu ilk dile getiren İlay Hanım’dır. DP yasadışı göç ve mülteci konusunu ilk dile getiren partidir. Göç İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı’na sahip tek siyasi bir partidir. Sörf yapanlar bilirler, rüzgâr dalgası geldiği zaman tahtanın üstüne çıkar, o fırsattan yararlanırlar, dalga geçtiği zaman aşağıya düşerler. Bazı siyasi partilerin, bu dalgadan yararlanayım, üstüne çıkayım, oyları toplayayım yaklaşımı var. Bunlar doğru yaklaşımlar da değil. Burada doğru bir vizyonun olması gerekiyor. Aylardır İlay Hanım ve tek başına Anadolu’nun değişik yerlerini geziyor, Türkiye’nin bütün sınır illerine gidiyor. Onun için vatandaşımız değerlendirme yaparken bu konuya biraz daha özen gösterirse, dikkat ederse çok daha iyi olur diye düşünüyorum…” dedi.

Göç ve Sosyal Politikalarından sorumlu DP Genel Başkan Yardımcısı İlay Aksoy, Tarımsal Kalkınma Politikaları ile Medya, Tanıtım ve İletişim Başkanı Faik Tunay ve DP Muğla İl Başkanı Erdal Eroğlu Gazeteci Fatih Bozoğlu’nun sorularını yanıtladılar…

Rahmetli Süleyman Demirel’in en çok söylediği şey ‘Tencere-tava iktidarı indirir’ derdi. Oradan yola çıkarak ekonomiyi düzeltmek için hemen söyleyeceğiz bir programınız var mı?

İlay Aksoy: “Ekonomiyi düzeltmek için bizim muhakkak değinmemiz gereken üç nokta vardır. Birincisi hükümetin tasarrufa girmesi lazım. Vatandaştan sürekli tasarruf bekleyemezsiniz. Zaten edeceği kadar etti. Ama hükümet olarak lüksten, şatafattan aşırı görgüsüzlükten hatta görgüsüzlükten tamamen uzak kalmamız gerekiyor. Dünyada ülkelerin değeri görgüsüzlükten, araçlardan, şatafattan, varaktan ölçülmüyor, ekonomisinden, veriminden ve dünyadaki gücünden ölçülüyor. Dolayısıyla biz hükümette tasarrufa gideceğiz. İkincisi dünyada Türkiye’nin itibarını yeniden hak ettiği yere getireceğiz. Çünkü itibarla birlikte güven gelişir, güvenle birlikte de yatırım, yatırımla birlikte de kalkınma gelir. Dolayısıyla tasarruf ve itibar…”

Faik Tunay: “Bir de tabii ki işi bilene teslim etmek gerekiyor. Geçmişte biz de bu hataları yaptık. Anavatan Partisi, Doğru Yol Partisi ve diğer partiler, kendisine destek verenleri işe yerleştirdi, ona yardımcı oldu ama bu dönemdeki kadar işi bilmeyenlere teslim edilmeye ben ömrü hayatımda şahit olmadım. Bu dönemde Rizeli değilsen, İmam Hatip mezunu değilsen bir yere gelme şansın yok. Türkiye sadece bir ilden ibaret değil. 81 ilden ibaret. Bu doğru değil…”

İlay Aksoy: “O da her İmam Hatip değil, Kartal İmam Hatip’ten…”

Faik Tunay: “Öyle şeylere şahit olduk ki, Dış İşleri Bakanlığı’nda ilgili departmanda İngilizce bilmeyen müdürler, genel müdürler var. Yanlış anlaşılmasın herkes İngilizce bilmez zorunda değil, benim babam da bilmiyor. Ama sen Dış İşleri Bakanlığı’nda çalışıyorsan o İngilizceyi bileceksin veya bileni o koltuğa oturtacaksın. Bu dönemde sadece partizanlık var. Partizanlık, işi bilmeyeni göreve getirmek, İlay Hanım’ın dediği gibi Sayın Cumhurbaşkanı ‘İtibardan tasarruf olmaz’ diyor, el insaf 7 tane saray ya. Nasıl bitmek tükenmek bilmeyen bir hırstır bu? Para para para, güç güç güç. En sonunda hepimiz 2 metrelik çukura gireceğiz. Yani tasarrufu sağlarsanız, işi bilene teslim ederseniz ve vizyon sahibi olursanız, doğru kadrolarla çalışırsanız, düze çıkarsınız. Çözülmeyecek bir problem yok…”

Bodrum’un Muğla’nın ve Ege’nin çok önemsediği bir konu olan güvenlik var. Yunanistan’la halklar arasında bir sıkıntı yokken üst tarafta bir sıkıntı çıkartılmaya ve oradan oy devşirilmeye çalışılıyor anladığımız kadarıyla. Dış politikada büyük bir sorun var. Yunan ve Türkler arasındaki bu sıkıntıda konusunda nasıl bir politikanız var?

Faik Tunay: “Dış politika değil tamamen iç politika malzemesi. Bu sene Türkiye ve Yunanistan’da seçim var. İki taraf da sıkıştı. DP olarak sadece Türkiye’yi değil Yunanistan’ı da takip ediyoruz. Oradaki iktidarın oylarının da nasıl düştüğünü iyi biliyoruz. Türkiye ile Yunanistan halkları arasında hiçbir problem yok, oraya gidenler çok iyi biliyorlar. Evet tarihte birtakım sıkıntılar, savaşlar olmuş ama bakın Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Kurtuluş Savaşı’nı Yunanlarla yaptıktan sonra 1931 yılında Venizelos buraya geliyor ve bir dostluk antlaşması imzalıyorlar. İşte devlet adamlığı anlayışı budur. Bunlar kendilerine oy sağlamak, tamamen seçimleri kazanmak için sanal bir gündem yaratıyorlar. En kolay şey nedir? Okumayan, araştırmayan insanları kardırmanın yolu ‘Yunanistan bize saldıracak, Türkiye’yi parçalayacak’ laflarıdır. Yunanistan kim? Türkiye, Yunanistan’ı tükürüğü ile boğar. Bunu onlar da biliyor. Ama bu işlerine gelmiyor. Tamamen bir seçim malzemesi. Ben buradan bir şey çıkacağını düşünmüyorum. Kaldı ki teknik olarak iki NATO üyesinin birbiriyle savaşması zaten mümkün değil. Allah korusun eğer bu oluyorsa NATO dağılmış, dünya düzeni değişmiş demektir. Bunlar tamamen iç politika malzemesi. Recep Tayyip Erdoğan’ın kendini kurtarmak için kendi tabanına ‘Ben milliyetçiyim, ben güçlüyüm, Türkiye’yi kurtarıyorum’ imajından başka bir şey değil…”

İlay Aksoy: “Seçimler bittikten sonra bu tehditlerin ortadan kalktığını göreceksiniz…”

DP Muğla İl Başkanı Erdal Eroğlu: “İki gündür Türkiye’nin göz bebeği Bodrum’dayız. Bize eşlik eden çok değerli Genel Başkan Yardımcılarımız var. Ben şunun üzerine basa basa belirtmek istiyorum; başkanlarımızın dediği gibi biz köklü bir partiyiz. 77 senedir Türk vatanına hizmet eden bir partiyiz. Kadromuzla, ekibimizle inşallah yapılacak olan ilk genel seçimde hak ettiğimiz yeri bulacağız ve bu devleti, bu milleti yönetmeye en iyi şekilde devam edeceğiz…”

Başkanım kendinizi tanıtır mısınız?

Erdal Eroğlu: “Fethiye’de doğma büyüme bir eczacıyım. Dikkat edin, Muğlalı olup da Muğla’da il başkanı iki arkadaştan birisiyim. Bunu neden söylüyorum? Tabii herkes her ilde Türk vatandaşı olarak görev alabilir, il başkanı olabilir. Ama ilin sorunlarını çözebilmek için o ili çok iyi bir tahlil etmek, tanımak, bilmek gerekir. Sayın Genel Başkan Yardımcımız çok güzel bir şeye değindi, Türkiye sadece Rize vilayetinden ibaret değil, 81 tane vilayetimiz var. Ama maalesef Türkiye’deki il başkanlarının çoğunluğu ya Rizeli ya Karadenizli. Olabilir, biz buna karşı değiliz. Ama bir Rizeli Muğla’ya ne kadar hizmet verebilir? Muğla’nın 562 tane köy ve mahallesi var. Bunları biliyor mu bilmiyor mu kendisine sormak gerekir. Geçenlerde bir televizyon programında kendisini karşılıklı olarak oturuma davet ettim, halen cevap alamadık. Çünkü sizin gibi yerel bir televizyonda Muğla’yı öyle bir lanse etti ki biz de Muğlalı olarak şaşırdık kaldık, nerede yaşıyoruz, diye. Ben de Muğla’yı masaya yatırıp geçmiş iktidarlar ne vermiştir, siz 20 senedir iktidarsınız, Muğla’ya neler verdiniz, diye sordum. Ama maalesef bir cevap alamadık. Ne yapıldıysa bizim iktidarlarımız yapmıştır. En önemlisi Muğla’da iki tane havaalanı vardır. Bodrum’un turizmi zirveye çıktıysa bunda elbette yerel yönetimlerin de katkısı vardır ama Milas-Bodrum Havaalanı’nın ve çevre yolunun yapılması rahmetli Özal tarafından ve arkasından da o beğenmedikleri Doğruyol’la koalisyonların becerisidir. Dalaman Havaalanı gibi kapasite olarak dünyada en çok devlete gelir getiren iki havaalanı bizim misyonumuz zamanımızda yapılmıştır. Barajlar var ki bunları saymakla bitiremeyiz. Bunları önümüzdeki günlerde de neler yapabileceğimizi açık açık sarf edeceğiz…”

DP Bodrum İlçe Başkanı Erkan Pelit: “2020 yılında DP Bodrum İlçe Başkanlığı’na geldiğimde DP Bodrum’da neredeyse tanınmayan bir parti haline getirilmişti. Göreve geldiğimiz ekibimizle ve iki tane değerli Genel Başkan Yardımcımızla beraber yaptığımız Mumcular gezisinde inanın ki insanlarda DP’nin tekrardan varoluşunda o gözlerde görmeye başladık. Bugün de Bodrum merkezimizde çalışacağız. Esnaf Odası ve Denizciler Derneği ziyaretimizi yaptık, birazdan da Mehmet Kocadon başkanımızı ziyaret edeceğiz. Turgutreis ve Gündoğan balıkçı barınaklarının dertlerini dinleyerek DP’nin Bodrum’da varlığını, birliğini anlatacağız. Faik Başkanımızdan önceki gelişinde aldığımız bilgileri bu gelişinde daha arttırdık. Tarımla ilgili Mumcular bölgesindeki vatandaşlarımıza el ilanları ve broşürleri dağıtarak DP’nin 1950 yıllarında tarımla ilgili anlattıklarını bugün Faik ve İlay Başkanlarımız sayesinde biz de vatandaşlarımıza anlatacağız. DP her zaman var olan bir parti. Biz bunu kendi kendimize yok etmeye çalıştık ama artık yeter, söz milletindir, sözü ile yola çıkarak DP’nin varlığını sizlerin sayesinde duyurmayla çalışacağız.