Bodrum Gündem
TANDOĞAN UYSAL

TANDOĞAN UYSAL

Tandoğan Uysal; 1985 yılında Anka Haber Ajans’ında muhabir olarak başlayan basın hayatı sırasıyla, Ulusal Basın AJANSI (UBA) Anadolu Ajansı İsveç Bürosu ve Hürriyet Gazetesi’nde 25 yıl süren İsveç Temsilcisi olarak çalıştı. İsveç Devlet Radyosu Türkçe bölümünde serbest gazeteci olarak çalıştı.

    Türk siyasetini, yüzyılın depremi bile birleştiremedi!

    Türkiye’nin 10 Büyük şehrinde 30 binin üzerinde insan yaşamını yitiriyor. Yüzyılın depreminde bile Türk siyaseti bir araya gelemedi.

    Maalesef diyorum çünkü acı bir gerçek ile karşı karşıyayız. Türkiye adına da çok üzüntü verici. Acı ve kederde bile bu siyasi liderler bir araya gelemiyorsa, Türk milleti olarak düşünmeliyiz.

    Cumhurbaşkanı toplamalıydı…

    Bir Türk vatandaşı olarak biz eğer acıda ve kederde ulusça, tüm partiler olarak bir araya gelemiyorsak, yazıklar olsun ve yeter demek içimden geliyor.

    Millet her şeyin önündedir

    Bu ne biçim hırstır. Bu ne biçim egodur. Siz orada bu milletin birliği ve dirliği için varsınız. Ulusça yaşadığımız bu acıda bile ulusun önünde bir araya gelmiyorsanız, size bu milletin, ne zaman geleceksiniz diye sorması gerekir?

    Eski geleneklerimiz böyleydi…

    Burada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, tüm siyasi parti liderlerini bir araya getirmesi gerekiyordu. Türk siyasetinde geçmişin bir alışkanlığı vardı. Eski geleneklerimiz böyle bir birlik ve beraberlik emrederdi. Ancak burada bir adım bile atılmadı.

    Oysa bu bir büyük fırsattı

    Halbuki böyle bir adım atılsaydı birlik ve beraberlik siyasetin zirvesinde sağlansaydı, daha farklı bir Türkiye ile bu acılar daha çabuk sarılırdı.

    Nasıl savaşlarda bir oluyorsak her şeyin üzerinden geliyorsak burada da öyle bir enerji sağlanacaktı.

    Peki ne oldu?

    Yine bir ayrılış oldu. Yine bir kamplaşma oldu. Deprem’deki fay hattı 10 büyük şehre zarar verdiyse, siyaset ise bu şiddeti daha da derinleştirdi. Oysa siyasiler bu fay hattındaki kırılmayı ülke adına tersine çevirme şansını ele geçirmişlerdi. Ben soruyorum, “ Siz Türkiye’nin acısında ve kederinde bir araya gelemiyorsanız niçin varsınız?

    Yine karşılıklı siyasi karamalar. Sen yaptın, ben yaptım. Oysa bu depremin derinliği zamanla daha da derinleşecek. Türkiye sanki bir savaştan çıkmış gibi bir hasar aldı. Tabiiki bunun bir yansıması da olacak. Türkiye her zamanki gibi bu felaketin de üzerinden gelecek kuvvet ve iradeye sahiptir. Ancak yine de zor günler Türkiye’yi bekliyor.

    Tüm dünya ve yaşadığım İsveç’te dahil olarak Türkiye’de göçük altında olan vatandaşlarımızın kurtarılması için adeta seferber oldular. Dünya ayağa kalkmış Türkiye’nin yaralarını sarmak için maddi ve manevi adeta bir seferberlik başlatmış iken bizi yönetmeye talip siyasi liderler maalesef sınıfta kalmıştır.

    Büyük Türkiye!

    Türkiye’nin büyük bir ülke olduğundan kimsenin şüphesi yok. AK Partiden önce de büyüktü. Madem ki, bu söz bir siyasi mesaj için ortaya atıldıysa işte o zaman bu yüzyılın depreminden daha büyük çıkabilirdi.

    Ak Pari Düzce depreminden sonra tek başına iktidara gelip Türkiye’nin 21 yılına damgasını vurduğuna göre bir Japonya’nın başardığını da başarabilirdi.

    Japonya geçen yıl aynı şiddetteki depremde 4 can kaybı verdi. Türkiye ise son rakamlara göre 30 binin üzerinde kayıp verdi. Yani bir Japonya kadar olamadık.

    Sevgi ile kalın Stockholm

    Yazarın Diğer Yazıları
    Yorumlar

    1. Akdoğan Özgezgin dedi ki:

      “Bunca cehalet ancak tahsil ile mümkün olabilir” Sakallı Celâl