Bodrum Gündem

MSB Güler, milletvekillerini sınıra davet etti

Güler, S-400’leri soran milletvekillerine “anlayıp anlamadığınız her konuda, fikir yürütmek zorunda değilsiniz” diye cevap verdi.

 “… Zaten bir askeri liseler kaldı.”

Bu cümlede bir “üzüntü”, “pişmanlık” hissediyor musunuz?

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, “Askeri okulları açacak mısınız?” diye soran milletvekillerine, “… Zaten bir askeri liseler kaldı” diye cevap verirken, 15 Temmuz nedeniyle Harp Okullarının, Astsubay Okullarının, Kuleli Askeri Lisesi gibi eğitim kurumlarının yanı sıra Gülhane Hastanesi ve diğer askeri hastanelerin kapatılmasından da üzüntü duyduğunu ifade etti.

Harp okulu mezunu olan Yaşar Güler, 15 Temmuz’da Genelkurmay 2. Başkanı’ydı. O gece, emir subayı tarafından makam odasında rehin alındı, kafasına geçirilen bere ile Akıncı Üssü’ne götürüldü.

“15 Temmuz darbe girişiminin” ardından Jandarma Genel Komutanlığına atandı. Mayıs 2023 seçimlerinden sonra da “sivilleri” giydi ve Milli Savunma Bakanlığı’na atandı.

Ağababa: Siyaseti sizden iyi anlarım

Eski Asker, “Yeni Siyasetçi” Yaşar Güler, ilk kez siyaset terazisine çıktı.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda “çekirdekten yetişmiş” deneyimli siyasetçilerin sorularına muhatap oldu.

Bakan Güler, ilk siyasi tartışmasını da,“siyaseti kim daha iyi biliyor?” konusunda yaşadı.

Meclis tutanaklarından anlatayım;

VELİ AĞABABA (Malatya): S-400’leri neden kullanmıyorsunuz? S-400’ler buzdolabında mı, çamaşır makinesinde mi; biraz bilelim, öğrenelim yani.

MİLLİ SAVUNMA BAKANI YAŞAR GÜLER – Nereye kullanacağız? Bu çamaşır makinesi mi? Arkadaşlar bakın, lütfen, anlayıp anlamadığınız her konuda, bir fikir yürütmek zorunda değilsiniz.

VELİ AĞBABA (Malatya) – Sizin kadar anlamıyorum. Ama, siyaseti sizden iyi anlarım.

Bakan Güler, yaşanan bu tartışmadan sonra S- 400’lerin ihtiyaç duyulduğunda, düğmeye basılarak kullanılacağını söyledi

Askeri hastaneleri geri istedi

15 Temmuz “darbe girişimi”nden sonra FETÖ’cülerin yuvalandığı yerler olarak görülen Harp okulları ile askeri okul ve hastaneler Erdoğan tarafından kapatıldı.

Bu okullardan yetişen muvazzaf askerler, sivil iradenin bu kararından hoşlanmadılar. Ancak bunu yüksek sesle de söyleyemediler.

İşte o askeri okulların ve hastanelerin yeniden açılması konusu,  komisyonda Savunma Bakanı Yaşar Güler’e soruldu.

Bakan Güler, biraz da üzgün bir ifadeyle “inşallah” diyebildi. Çünkü son kararı o vermiyordu.

“Askerî okulları açmak… Zaten bir askeri liseler kaldı, inşallah o da hastaneler de en kısa zamanda açılır diye düşünüyoruz.”

Güler şöyle devam etmeye çalıştı:

“İnanın, biz askeri hastanelerin açılması konusunda her gün çaba sarf ediyoruz. Ama bu bir süreç. Hastanelerimizin hepsinin bizde olmasını arzu ediyoruz. Sonunda bunların açılacağı tabii ki kesin bir şey, kesin bir şey. Ama tabii her geçen günde zor, bizim için zor, yani bizim için zor…”

TSK’da kimyasal silah yok

Meclis’in Plan ve Bütçe Komisyonu’nu ben, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi’ne ve ABD Kongresindeki komisyonlara benzetirim. Muhalefet milletvekilleri her şeyi sorar, bakanları terletirler.

İlk kez komisyon huzuruna çıkan emekli asker Yaşar Güler’e de  aynı şeyi yaptılar.

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler belki de ilk kez HDP’li milletvekilleriyle bu kadar yakın bir mesafede duruyor ve sorularına muhatap oluyordu.

HDP’li Sezai Temelli’nin “Türk Silahlı Kuvvetleri kimyasal silah kullandı” iddiasına, biraz da “gerilerek” cevap verdi:
“ Bakın , sayın vekillerim, lütfen yani bize inanın. Böyle bir şey yok, kesinlikle yok. Böyle bir şeye sahip olmayı da asla düşünmüyoruz, biz istemiyoruz. Bu devirde siz herhangi bir şeyin gizli kalabileceğine inanıyor musunuz?”

F- 35’lere veda, Eurofighter alıyoruz

Rusya’dan S-400’leri aldık diye kızan ABD’nin, Türk halkının alın terinden alınan F-35’lere el koyması da Milli Savunma Bakanı’na soruldu.

Bakan Güler, “Kesinlikle F-35’leri alma taraftarı değilim” dedi.  F-35’lerde henüz çözülemeyen sorunlar olduğunu bu nedenle İsrail ve ABD’nin bu uçakları, uçuramadığını anlattı.

Güler, F-35’ler yerine “KAAN” isimli yerli uçağımızla ilgili de şunları aktardı:

“F-35 almalı mıyız yoksa biz KAAN uçağı için biraz daha sabretmeli miyiz? KAAN gibi bir uçağı hangardan çıkarmışız. On beş, yirmi gün sonra uçuracağız. Kendi yerli, milli uçağımızı kullanmak dururken, F -35’i kullanmalı mıyız; bunu iyice bir düşünmemiz gerekiyor diye düşünüyorum ben şahsen.”

40 Eurofighter uçağı alıyoruz.

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, F-35’ler yerine, İngiltere-İspanya-Almanya yapımı, Eurofighter uçaklarıyla ilgilenildiğini anlattı.

“Eurofighter’larla ilgili çalışmamız var” diyen Güler, İngiltere ve İspan- ya’nın satışa onay verdiğini, Almanya’nın ise  karşı çıktığını şöyle anlattı:

“Evet, istiyoruz, çok etkili bir uçak. Şu anda Almanya itiraz ediyor. Ama İngiltere ve İspanya ‘Biz çözeceğiz’ diyorlar. İngiltere ve İspanya ‘Evet’ diyor. Almanya’yı razı etmek için çalışıyorlar. İngiltere ve İspanya çalışıyor, biz çalışmıyoruz. Olursa oradan da 40 tane Eurofighter uçağı almayı planlıyoruz.

Ama bizim için asıl olan 2 tane uçağımız var; bir HÜRJET’imiz var. Bu bizim eğitim uçağımız olacak. Muharip uçak olarak asıl hedefimiz KAAN.”

Milletvekillerini sınıra davet etti

Milli Savunma Bakanı Yaşar güler, muhalefet milletvekillerini “sınır güvenliği” konusunda ikna edebilmek için birlikte sınıra gitmeye davet etti.

“Arzu eden her vekilimizi istediği sınıra götürebiliriz. Hiçbir sorun yok. Belki 15-20 tane ülke, bizim sınırlarımızı görüp, örnek alıp -model olarak- kendi sınırlarını yapmak için sık sık ülkemize geliyorlar.”

Kimin Şehit ve Gazi olduğuna Aile bakanlığı karar veriyor

Bakan Güler, milletvekillerinin sorularını cevaplandırırken, kimin Şehit kimin Gazi olduğuna kimin karar verdiğine de açıklık getirdi.

“Sayın vekillerim, şehit ve gazilerimizle ilgili işlemlerdeki son ve tek yetkili makam, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığıdır. Biz değiliz. Bizim sorumluluğumuzda zannediyorlar, hayır.”

İnşallah, görevde kalırsak

İlk kez “gerçek siyasetçilerin” karşısında, bakanlığının bütçesini savunan Emekli Orgeneral Yaşar Güler Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki sınavını bir “temenni” ile bitirdi.

Güler, “İnşallah, önümüzdeki sene bu görevde kalırsak, sizlerin huzuruna çıkarsak” diyerek, Makine Kimya Endüstrisi Kurumu’nu, Türkiye’nin gururu olacak bir seviyeye çıkaracağını sözlerine ekledi.

 

z

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.