Bodrum Gündem
TANDOĞAN UYSAL

TANDOĞAN UYSAL

Tandoğan Uysal; 1985 yılında Anka Haber Ajans’ında muhabir olarak başlayan basın hayatı sırasıyla, Ulusal Basın AJANSI (UBA) Anadolu Ajansı İsveç Bürosu ve Hürriyet Gazetesi’nde 25 yıl süren İsveç Temsilcisi olarak çalıştı. İsveç Devlet Radyosu Türkçe bölümünde serbest gazeteci olarak çalıştı.

    31 Mart yerel seçimi açıkça tehdit edildi !

    31 Mart’taki yerel seçim adil ve demokratik bir seçim değildir.

    Ülkenin Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkan Sayın Aydın Apaydın, bunu açıkça medya önünde çok net bir şekilde söyleyebiliyorlar. Kimseden de gık çıkmıyor.

    -Şimdiden demokratik olmayacağı belli

    Seçimlerin eşit olma koşulu bu seçimde yoktur. Yerel seçim demek hizmetin direk vatandaşa ulaştırılması seçimidir. Ülkenin Cumhurbaşkanı kalkıp eğer bizim adaylarımızı seçerseniz devleti ve iktidarı yanınızda bulursunuz demesi neyin mesajıdır?

    -Artık saklama da yok.

    Tek adamlığın verdiği dirayet ve güçle Sayın Cumhurbaşkanı, artık ortalığı o kadar boş buluyorlar ki, istediklerini hiç çekinmeden söylüyorlar.

    Bu söylem muhalefete açık bir tehdittir. Böyle bir söylemi duyan seçmende ilk aşamada oyunu iktidara partisinin adayına atmaz mı?

    Adamlar açıkça ve çok anlaşılır bir şekilde ya bizim adayımızı seçerseniz size devlet ve iktidar partisi sahip çıkar ve hizmet alırsınız diyorlar. Bunu ben hem Sayın Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın hem de AK Parti Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Aydın Ayaydın’ın ağzından medyaya yaptıkları açıklamada tüm Türkiye duydu.

    -Kimin parasını kimden esirgiyorsun diyen yok

    Bu kabul edilebilir mi? Kesinlikle değil. Aynı zamanda bana göre böyle bir ayrımcılığı yapacaklarını söylemekte demokrasi kurallarına çok aykırı. Ancak bugüne kadar bir Allah’ın kulu çıkıp da sen kimin parasını kimden esirgiyorsun da demedi. Sonuçta iktidarın ve devletin desteği dedikleri yatırımın paralarını bu ülkede yaşayan herkes vergi ödeyerek oluşturuyor. Bu paraların sadece AK Partili belediyelere gider açıklamaları seçim öncesi fikri anlamda seçime müdahaledir. Seçime fitne sokmaktır. Demokratik değildir ve Kabul edilebilir de hiç
    değildir.

    -Bir gazeteci olarak ben tepki veriyorsan muhalefet nerede?

    Bu açıklamalara neden tepki gelmiyor Bir gazeteci olarak ben bunları duyduğum da rahatsız oluyor isem, bu ülkenin ana muhalefet partisi CHP ve diğer muhalefet partileri neden tepki koymaz? Onu da anlaşılır bulmuyorum.

    -Seçim gününden çok seçim öncesinde güvenliğini al

    Buradan muhalefete bir çift sözüm var. Seçim günü sandık başlarında önlem almaya odaklanacağınıza seçimden önce insanların oylarına nasıl tehdit edilerek müdahale edildiğine de tepki versen hiç kötü olmaz.

    Gerçekten akıl tutulması var. Bir Cumhurbaşkanı ve kendi partisinin adayı insanın güzünün içine bakarak, AK Parti adayını seçerseniz iktidarın ve devletin gücünü yanına alır ve hizmet alırsanız mesajını algılayan vatandaşın oyu nereye gider? Sayın Özgür Özel ve diğer muhalefet parti liderleri önce bu bakışa tepki vermelisiniz. Siz işin Öznesi var iken eylem ile uğraşıyorsunuz. Özne’ye gelin Özne’ye. İş orada başlıyor ve orada bitiyor. Yoksa yine çok geç kalacaksınız.

    Böyle şartlarda nasıl iyi bir hafta sonu tatili dilenir onu bilemiyorum. Ancak her şey yine de gönlünüzce olsun.

    Sevgi ve Saygılarımla
    Tandoğan UYSAL

    Yazarın Diğer Yazıları
    Yorumlar

    Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.