Bodrum Gündem

Bir kere AK Parti Bodrum’un dokusuna uygun değil!

Bir kere AK Parti Bodrum’un dokusuna uygun değil!

AK Parti ile Bodrum’u yan yana koyalım bir kere yaşam dokusuna aykırı olduğunu çok rahat görürüz.

Bu sadece Bodrum için de geçerli olan bir şey. Tüm kıyı şeridindeki yaşam yerlerinde AK Parti bu nedenle tercih görmedi.

-Sayın Aydın Ayaydın bile ilk buradan yürümek istemedi mi?

Zaten dikkat ederseniz AK Parti’nin Muğla Büyükşehir Belediye Başkan adayı Aydın Ayaydın bile aday ilan edilir edilmez,  ilk konu olarak yaşam biçimine müdahale üzerinden Bodrum seçmeninin üzerine yürümüştü.

Ne demişti Sayın Aydın Ayaydın, “ Benim olduğum yerde kimse sizin yaşam biçimine karışamaz. Ben yıllardır Bodrum’da yaşayan biriyim. Buna hemen müdahale olurum. Ben de sizin gibi yaşayan biriyim. Yoksa aday olmazdım”

-Bu açıklaması bile tepki almıştı

Sayın Aydın Ayaydın’ın bu samimi açıklamasına bile AK Parti’den tepkiler gelmedi mi? O nedenle AK Parti’nin doğal olarak tabanı bu yaşam biçimine karşı. Bu da bir Türkiye gerçeği. Türkiye’de bu zaman zaman da sorun olmuyor mu? Yaşam biçimi açısından herkesin bildiği gibi iki ayrı dünya gibi Bodrum ile  AK Parti ideolojisinin yaşam biçimi.

-Zaten zaman zaman AK Parti Genel Başkanı da bu doğrultuda açıklama yapmıyor mu?

AK Parti Genel Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın alkol, sigara kullananlara ve açık kıyafet giyen kadınlarla  ilgili bakışını tüm Türkiye olarak biliyoruz. Onun bu yaşam biçimine bakışı ortada iken, tatil beldesi Bodrum ya da diğer denize sınırı olan turizm merkezleri arasında yaşayanlarla tezat değil mi? Neden Marmaris ve Datça ve diğer sahil şeridindeki bir kaç istisnalar hariç CHP’nin? değil mi?

Bodrum, ve diğer Muğla’nın deniz kıyısındaki turizm bölgelerinde  alkol, sigara ve müzikle geç saatlere kadar süren bir kültürel yaşam var.

Bu tür yaşam tarzı olanlar AK Parti baskısından CHP’nin yönettiği belediyelere gidiyorlar.

Şimdiye kadar AK Parti Belediyelerle yönetilen yerlerde  yaşam biçimi farklı olanların CHP’nin yönettiği belediyelere giderek bu alışkanlıklarını sürdürdükleri de bilinen bir gerçek. Türkiye’nin önemli yazarları bile bu konuyu köşelerine taşıdılar. Yani benim uydurduğum bir şey değil.

AK Parti’nin dayattığı bir yaşam biçimi var. Bunu görmezlikten gelemeyiz. Bu işin tabiatına aykırı. İşte bugün bunu göremezsek geleceğin sorunlarına da hazır olmalıyız.

-Çünkü Bodrum’dan gidecek bir başka Bodrum’da yok.

Zaten millet oralardan kaçıp daha Özgür ve Mutlu yaşamak için Bodrum’a geliyor.

Her şeyin ötesinde Türkiye’deki 85 milyon bunu çok iyi biliyor AK Parti’nin yaşam biçimi ile Bodrum’a gelip yaşayanların yaşam biçimi tamamen tezat.

Sanki siyahla beyaz gibi bir fark bu. Onun için bu farkı 31 Mart yerel seçimlerinden önce görelim. Bu kadar net görünen bir şey üzerine fazla da gitmek faydadan fazla zarar verecek.

Ne kadar AK Parti Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı bu konuları bildiği için garanti verse de bu konu onu aşar.

Yani Muğla’yı Bodrum’u kazanabilmek için bu polemiğe girmeye hiç gerek yok.

Biz bir birimizi biliriz. Türkiye 22 yıldır bu gerçekle yaşadı. Kimse kimseyi bu saatten sonra kandırmasın.

-Bir de iki ayyaş konusu var.

Geçmişte alkol aldıkları için Türkiye Cumhuriyeti’nin 2 büyük kurucu isimi Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü’ye yönelik söylemiş “ İki ayyaş sözü” Bodrum’a gelip onlar gibi yaşayan. Müzik ile alkol alıp istedikleri gibi yaşamak isteyenlerle de hiç uyuşmuyor.

Yani AK Parti’nin değerleri ile Bodrum’a gelip yaşayanların değer dokuları siyah beyaz farkı gibi çok farklı.

Bu fark öyle birisinin demesi ile de giderilecek bir fark değil.  Bırakın alkollü, müzikli yaşam biçimini bu 2 ayyaş dedikleri kişilerin Cumhuriyet kutlama anlayışında bile heyecan açısından büyük çoşku farkı var.  Bu bile sıkıntı ve sorun yaratır Bodrum’da yaşayanlara.

Sevgi ve Saygılarımla Tandoğan UYSAL Stockholm

ETİKETLER: , , , ,
Yorumlar

  1. Akdoğan Özgezgin dedi ki:

    Su krizi bu şekilde devam ederse, yaşam tarzı değil, YAŞAM söz konusu olacak. Su yaşamın bir parçası. Muski bu şekilde yönetilirse tersine göç başlar.

  2. Kıvanç Esendemir dedi ki:

    Böyle diye diye on yıllar kaybedildi Bodrum’da. Geldiğimiz noktada temel belediyecilik hizmetleri bile yapılmadığı halde ceketimi koysam seçimi alırım rahatlığı.. Beyoğlu’nun dokusu çok mu uyuşuyordu Akpartinin dokusuyla?

  3. Tayfun dedi ki:

    Siz Bodrum’u CHP’nin mi yönettiğini düşünüyorsunuz? İktidar, hemen şu an Bodrum genelinde içki satışını yada kullanımı engellemek istese; tüh, belediye bizim partiden değilmiş yapamayız mı diyecek?

    Bodrum halkının büyük bir kısmının yanılgısı tam olarak bu bakış açısıdır. Türkiye’den ayrı bir yer yanılgısı içinde debelenip duran, ne köy kalabilmiş, ne kentleşebilmiş bir düşten ibaretiz.

    Artık kaybetme korkusundan kaynaklanan muhafazakarlığı bir kenara bırakıp mantık çerçevesinde karar vermek zorundayız. Bodrum’daki yada kıyı kesimlerindeki yaşam tarzını hiçbir parti veya siyasetçi gökten halka indirmedi; geçmişten günümüze yaşayan ve yaşamakta olan insanların biriktirdiği kültür ve bellek ile bu yaşam tarzı oluştu. Oluşan bu yaşam tarzı da yerel yönetimlerde belirli yönlerde sonuçlar doğurdu.

    Lütfen bizim anlayışımızın doğurduğu değeri taşıyan hiçbir parti dönüp bize yaşam tarzınızı özgürce yaşamayı bize borçlusunuz gibi bir alt metinle tehdit savurmaya kalkmasın. Bu, o oluşumun artık bizim yaşam tarzımızı yansıtmadığını anlamına gelir.

    Bodrum yalnızca bir partinin destekçilerinin yaşadığı ve iş yaptığı bir yer değil; her anlayıştan insanın yaşamını sürdürdüğü ve iş yaptığı özgür ve biz bodrumlularca özel bir yerdir.

    Duygularınıza hitap edenlere değil; mantığınıza uzananlara kucak açın.

  4. Adem dedi ki:

    Bakış açısına bakarmısın özgürlüğü ve çağdaşlığı kaliteli yaşamı getirip alkol ve müziğe bağlayacak kadar sığ bir görüş.
    Ortakentte Gümbet, Bitez ve bir çok mahallede alt yapı yok yağmur yağdığında çok afedersiniz BOK içinde kalıyoruz. Ama yaşam tarzımız farklı alkol alıp müzik dinliyoruz bizede yetiyor değilmi?