STRATEJİK PLANA İLK ADIM..

purchase Nexium

254 sayfadan oluşan özenle hazırlanmış bu kitap Aydın, Denizli ve MUĞLA illerini kapsayan istatistiki bir vizyon çalışması.

Bu çalışmada Bodrum Yarımadası Stratejik Planının ilk izlerini görmek bile beni heyecanlandırdı.     Güney Ege Kalkınma Ajansı,14.07.2009’da Bakanlar Kurulu kararı ile kuruldu ve 25.07.2009 tarih 27299 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi.TR32 Bölgesi olarak tanımlanan alanı kapsayan Bölge Planı stratejik planlama mantığıyla hazırlanmış olan bu çalışma altı aşamadan ibaret;

1.Mevcut durum analizi

2.Paydaş analizi

3.Atölyelerin gerçekleştirilmesi.

4.Bölge vizyonunun belirlenmesi.

5.Gelişme eksenleri,amaç ve hedeflerin belirlenmesi.

6.Değerlendirme ve onay süreci.    

Yapılan çalıştaylarda bölgenin güçlü ve zayıf yönleri,fırsatlar ve tehditler (GZFT) detaylarıyla analiz edilmiş,buna göre gelişme eksenleri,vizyon önerileri,temel hedef ve stratejiler üzerinde çalışmalar yürütülmüştür.Bu denli detaylı,kapsamlı ve geniş alana hitabeden plan çalışmasında mutlaka gözden kaçan hususlar olacaktır. buy methotrexate     

Burada,atölye çalışmalarında kurum ve kuruluş temsilcilerinin,Kalkınma Kurulu ve Danışma Kurulu üyelerinin katılımıyla her ne kadar 232 kişi katıldıysa da özellikle vizyon belirleme sürecinin ve yönteminin ilçelere yeterince yansıtılmadığı ve yerel dinamiklerin tam olarak harekete geçirilmediği kanaatindeyim.Her şeyden önce adı üstünde Bölge Planının stratejik geçerliliğinin ve öngörü kabiliyetinin olabilmesi için atölye çalışmalarının öncelikle ilçelerden başlatılması verimi arttırabilir.    Planın daha gerçekçi ve daha uygulanabilir olması için ilçelerin ihtiyaçlarının ve beklentilerinin iyi analiz edilmesi gerekirdi. Bu ise çalışmalara Bodrum’dan çağırılan 4-5 kişiyle olacak iş değildir.Kamu kaynaklarını israf etmemek  ve bölgelere (il,ilçe,belde) yanlış veya eksik vizyon yüklememek için planın değerlendirme ve onay sürecinden önce ilçelerde demokratik platformlarda halka açık olarak tartışmaya açılmaması bir eksikliktir.Dolayısıyla çalışmanın yöntemi,sürecin demokratikliği ve katılımcılığı konusunda tereddütler oluşabilir.    

Dikkat çekmek,daha doğrusu katkı sunmak istediğim bir diğer husus;TR32 2010-2013 Bölge Planı’nın,hazırlanırken 1/100.000’lik Bölge Planları,1/25.000’lik Çevre Düzeni Planlarıyla ne kadar örtüştüğü,hangi planın hangi planı referans alacağı,varsa stratejik planlara ne kadar bağlı kaldığı hususları net olarak görülmemektedir.Mesela Bodrum’u ele alalım;Bodrum’un henüz önümüzdeki  30 yılı görebilecek STRATEJİK PLANI bile yokken,buna bağlı olarak taşıma kapasiteleri henüz ortada yokken,envanter çalışmaları güncellenmemişken amaç , hedef ve stratejilerin bu çalışmada belirlenmiş olması ne kadar bilimseldir?      Mevcut durum analizine şimdilik bir diyeceğim yok.Devletin istatistiki verileri grafiklerle desteklenerek verilmiş,doğru olan da budur.Zira geçmişi ve hali (bugünü) görmeden geleceğe yön veremeyiz.Versek de bu bizi doğru sonuca götürmez.GZFT tablolarında güçlü-zayıf yanların,fırsatların-tehditlerin sıralanmasında eksik veya muğlak ifadelere de dikkat çekmek zorundayım.      

Tespitlerin, analizlerin ve hükümlerin genellemeden önce bölgesel hassasiyet ve özelliklere göre yapılması ve ardından da genele gidilmesi katılımcılık ve yönetişim açısından daha pratik sonuçlar doğurabilirdi.     Plan çalışmasının 2010-2013 tarihleriyle sınırlandırılması da bir başka soru işaretidir. Bu süre planlama süreci midir, yoksa planlama + eylem süreci midir ? Eğer ikinci doğru ise,2011 yılının yarısına geldik. Geriye iki yıl kaldı. Bu kadar kısa sürede kitabın 5. bölümündeki Gelişme Eksenleri, Amaç, Hedef ve Stratejiler nasıl gerçekleştirilecek? Bu kadar kısa sürede beldeler,ilçeler,iller ve bölgeler arası koordinasyon nasıl sağlanacak?Gördüğüm kadarıyla hedeflerin gerçekleşmesi için hükümet bütçesini ilgilendiren konular var,fondan karşılanacak harcama kalemleri var.Dolayısıyla plan çalışmalarına da başlık teşkil eden 2010-2013 zaman diliminin yetip yetmeyeceğini 2013 sonunda hep birlikte göreceğiz.     

T.C.Güney Ege Kalkınma Ajansı’nın ilk görevi bölgenin röntgenini çekmek olmuş.Bu doğru ama eksik bir yaklaşım.Çünkü Ajansın amacı bölgeyi toparlamak,kaynak israfını önlemek,dayanışmayı ve senkronize büyümeyi sağlamak olmalıdır.Doktor bile hastalığın safahatını görmek ve doğru teşhis koymak için hastasından önceden yaptırdığı tahlilleri ve çektirdiği röntgenleri ister.Şimdi ister istemez merak ediyorum.Bu güzel ve detaylı çalışma yapılırken mesela Bodrum için önceden yapılmış çalıştaylar, sempozyumlar ve plan çalışmaları var mıdır,yok mudur? Şayet varsa bunlardan ne kadar yararlanılmıştır veya gelecekte ne kadar yaralanılacaktır? Geçmiş deneyimleri ve birikimleri bir kenara atıp Amerika’yı yeniden keşfetmeye çalışmak bize hem zaman kaybettirir, hem de pahalıya mal olur.    

Sonuç olarak diyorum ki; GEKA’nın bu güzel çalışmasında emeği geçen Valilerimize, Belediye Başkanlarımıza, dönem başkanlarına, Kurul üyelerine ve GEKA Genel Sekreteri Sayın Mehmet Aydıner’e teşekkür ediyorum.Stratejik Plana kapı araladıkları için bu çalışmayı bir fırsat olarak görüyorum.Tespitlerimin  dikkate alınacağını umarak GEKA bünyesinde her ilçe için ayrı ayrı “İHTİSAS KOMİSYONLARI” kurulmasını öneriyorum.     Ayrıca Planın 5. Bölümündeki Gelişme Eksenleri, Amaç, Hedef ve Stratejileri’nin hayata geçirilmesi, bölgenin topyekün sağlıklı gelişmesi ve kalkınması için yatırımları takip etmek ve hedefe kitlenmek açısından SİYASET ve BÜROKRASİ aktörlerine her zamankinden daha fazla görev düşmektedir.

Hoşçakalın.