SANAL ORTAMDA SAVAŞ…

Viagra Gold online

get Naltrexone Tufan Erkan Yakar Viagra prices

Uzun zaman önce yazılarıma ara vermiştim fakat tekrar sizlerin huzuruna çıkmaya karar verdim. Daha önceden sık sık ülke gündemiyle alakalı yazıyordum ancak ülke gündemi kadar yerel konuları da artık yazmam gerektiğinin farkına vardım.
Dikkatimi çeken bir olayı sizlerle paylaşmak istiyorum. Yaklaşık dört senedir sosyal paylaşım sitelerini kullanmaktayım fakat hiçbir zaman son bir senede olduğu kadar siyasi partilere üye olan kişilerin kendi parti iç meselelerini bu ortamda paylaştıklarını görmemiştim. Şimdiden duyar gibiyim eee sende yapmadın mı zamanında? diyenleri. Evet bende yaptım ama hatamın farkına vardım, ders çıkardım ve bedelini de fazlasıyla ödedim.

Siyasetle uğraşan kişilerin siyasi sataşmalarından ziyade daha çok yaptıkları işleri ve faaliyetleri sosyal ortamda paylaşmaları ve fotoğraflandırmaları bence toplumun daha çok ilgisini çekiyor. İnsanlar o siyasi kişilikte olan insanların iş yaptıklarının, çalıştıklarının farkına varıyorlar ve böylelikle o kişilere, önceye nazaran daha az eleştiri ve isteklerde bulunuluyor. Şimdi beni hayretler içerisine düşüren konu, zamanında parti içi meseleleri ben de dahil bir çok kişinin paylaşması sırasında tepki veren, bunun yanlış olduğunu söyleyen büyüklerimin şimdi bunun kat kat fazlası meseleleri sosyal ortama taşımaları. Dışarıda kürsüye çıksalar bu kadar güzel konuşamazlar. Halbuki çalışmalarını, projelerini, yapmak istediklerini bu ortamda paylaşsalar daha iyi olmaz mı? Zaman zaman öyle cümleler kullananlar oluyor ki zamanında bulundukları mevkileri, aldıkları görevleri unutup günü kurtarma telaşına düştükleri apaçık belli oluyor. Hakaret sınırları artık aşılıyor iş küfretme noktasına geliyor. Sonrada bunu kendilerinden yaşça küçük kişiler yaptıklarında da başlıyorlar öğüt ve nasihat vermeye, yanlışsın, hatalısın, yazmamalıydın demeye. Büyükler zamanında bizim izimizden gidin, bizi örnek alın, bizi takip edin demişler, kendilerinden yaşça küçük olanlar da bunu yapıyor, izlerinden gidiyor fakat en sonunda suçlu olan gene küçükler oluyor, burada asıl suçlu kim?

Haziran direnişi aslında kendilerine de bir tokat gibi çarpmıştı, bunun farkına varamadılar mı? Diyelim ki vardılar, vurulan tokadın acısı geçti mi ki aynı tas aynı hamam davranmaya devam ediyorlar? Kendilerinin yaptığı bir şeyi başkası tarafından yapılmamasını beklemek nasıl açıklanabilinir ki?

Haziran direnişi Türkiye?deki gençlik hareketinin tekrardan canlanmasına yol açtı. Doğal olarak bu durum siyasi partilerinde gençlik yapılanmalarına da yansıdı. Statükolarını korumak isteyen, güçlerini yitirmek istemeyen çevreler bu hareketi bastırmaya çalışsalar da başarılı olacak gibi görünmüyorlar. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Direnen, sorgulayan, mücadele eden bir genç nesil yetişiyor. Bu durum siyasi partiler içinde gücünü yitirmek istemeyen kişilerin işine gelir mi?

Bence olay A ya da B partisinin, parti içi olayı değil olay tamamıyla zihniyet meselesi, kişilik meselesi. Parti içlerindeki demokratikleşme adına yapılmak istenen devrimlerden ziyade kişiliklerde devrim yapılmasına acilen ihtiyaç var. Gençliğe önem veren, nereden geldiğini unutmayan, şimdiden genç nesillerin yetişmesine, onların hazırlanmasına acilen ihtiyaç var. Bu nesil iyi yetiştiğinde görülecektir ki parti içlerindeki kısır çekişmeler, hizipsel hareketler ve gruplaşmalar en aşağı seviyeye inecek, sosyal ortamdaki atışmalar son bulacak, son bulmasa bile bu tartışmalar yapıldığında partililer tarafından fazla ilgi görmeyecektir. Bu uzun vadede gerçekleşecek bir yapı. Kısa vadede ise buradan bir çağrı yapmak istiyorum bütün partilere. Bence kendi parti içlerinde bir konuşma ağı oluşturulsun, il, ilçe danışma ve örgüt toplantıları buradan yapılsın, adaylar buradan propaganda çalışmalarını yapsın, kısacası partilerin kendi içlerindeki yaptıkları bütün faaliyetleri birde bu parti içi konuşma ağlarından yapılsın, bakalım işe yarayacak mı? Bakalım buna rağmen diğer sosyal paylaşım siteleri eskisi gibi parti içi tartışmalara sahne olacak mı?
Kürsübook?u kuran kişi tarihe geçer benden söylemesi?