Bodrum Gündem

ÇOOOOK AYIP ÇOOOOK…

ali_dizdar_bodrum_gundem20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü…İdi… Çoooook ayıp çoooook tek bir gün yeterli değil

Yılın her gününü çocukların haklarından ve nasıl davranmaya mecbur olduğumuzdan bahsetmeliyiz ki kalın kafalılar anlayabilsin, cinsi bozuklar kabak gibi belli olsunlar.

Çünkü !!!!!!!! Dünyada çocuk istismarının yüksek olduğu, çocuklarına kötü davranan bir ülkeyiz. Görsellere bir girersek Ne Mutlu Türküm demekten de insanlığımızdan da utanırız.

Hayrola geç kalmadın mı? 20 Kasım geçeli çok oldu demeyin, cezamı ödemeye çalışıyorum. Fecabook ta bir paylaşım ayılmama neden oldu, paylaştım ancak yetmedi ayıp ettik yahu deyip bu yazıya karar verdim. Aslında O yazıyı birebir buraya taşımak isterdim ancak hem izin almak uzun sürerdi hem de ben de bir şeyler katmak istedim.

Yılda bir gün ile geçiştirilecek bir konu değil bu, “ÇOCUKLAR” denildiğinde ve hızlıca geriye bir yolculukla siz de çocuk oluverirsiniz. Zaten çocukluk günlerimizi sık sık anımsayarak yaşıyoruz.

Ya ben şimdi çocuk olsaydım diye düşününce ve ben bu haklarıma saygı duyulmasını ve uygulanmasını istemez miyim? Bunu çocuklar sağlayamayacağına göre görev bizim değil mi? Bu çocuklar bizim değil mi?

“ÇOCUKLAR YARINIMIZIN GÜVENCESİDİR”, “ÇOCUKLAR GELECEĞİMİZDİR” Sloganlarını söylevlerini ağzından düşüren var mı?

20 Kasım da herkes üzerine düşen görevi yaptı basın yazdı hatırlattı devlet büyükler küçük gösterilerle görev savdılar. Ya sonrası foooos….

2 Eylül 1990 tarihinde yürürlüğe giren 193 ülkenin taraf olduğu bu sözleşme en fazla ülkenin onayladığı insan hakları belgesidir deniliyor.

Türkiye yine beceremeyeceğini bildiği için ağır aksak davranmış 14 Ekim 1990’da imzaladığı sözleşmeyi ıkına sıkıla 4 yıl sonra 9 Aralık 1994 tarihinde ihtirazi kayıtla onaylamış ve 4058 sayılı Çocuk Hakları Sözleşmesi Onay Kanununu 11 Aralık 1994 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe koymuştur..

Türkiye’nin bu sözleşmeye koyduğu “ihtirazi kayıt” aynen şöyledir :

“Türkiye Cumhuriyeti Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 17, 29 ve 30 uncu maddeleri hükümlerini T.C. Anayasası ve 24 Temmuz 1923 tarihli Lozan Anlaşması hükümlerine ve ruhuna uygun olarak yorumlama hakkını saklı tutmaktadır.”

    Valtrex prescription
  1. madde ….Çocuğun ulusal ve uluslararası kitle iletişim araçlarından fazlaca yararlanabilmesi bir de azınlıkların kendi dili gereksinimlerine özel özen gösterilmesini istemektedir.

29. madde….Çocuğun insan haklarına ve temel özgürlüklere, kültürel kimliğine, geldiği ve yaşadığı ülkenin ulusal değerlerine ve farklı uygarlıklara, doğal çevreye saygının geliştirilmesini ve cins, etnik, ulusal veya dini farklı gruplar arasında dostluk ruhuyla, barış ve hoşgörü anlayışıyla özgür bir toplumda, yaşantıyı, sorumlulukla üstlenecek şekilde hazırlanmasını istemektedir.
30. madde…..Soya, dine ya da dile dayalı azınlıkların ya da yerli halkların var olduğu Devletlerde, böyle bir azınlığa mensup olan ya da yerli halktan olan çocuk, ait olduğu azınlık topluluğunun diğer üyeleri ile birlikte kendi kültüründen yararlanma, kendi dinine inanma ve uygulama ve kendi dilini kullanma hakkından yoksun bırakılamaz. Denmektedir.

Bu üç maddeye kendince yorumlama hakkı isteyen bir devlet belli ki azınlıklara vereceği haklardan korkmakta ve çocuklarına düzgün bakmaya niyeti yok demektir.

Sözleşmeyi yürürlüğe koymasının üstünden geçen 21 yıla rağmen Türkiye’de hala 400.000‘i tarımda çalışan 1 MİLYONA yakın çocuk işçi, okula gönderilmeyen ve evlendirilen kız çocukları, filler tepişir çimler ezilir misali çatışma alanlarında kaybedilen çocuklar, beni protesto ediyor diye devletin öldürdüğü çocuklar ve Türkiye’ye sığınan mülteci ailelerin çocukları yani mülteci çocuklar var.

Eyyy büyükler bir zamanlar çocuk olduğunuzu unutmayın. Ağaç yaş iken eğilirle başlarsanız adaleti içine sindirmiş toplumlarda adaletli davranılması gerekenin ilk önce çocuklar olduğunu anlamamız gerekiyor. Hazır kanunu da varken…

Maddelerin hepsi bir birinden önemli ancak benim üzerinde durduğum kalın harflerle altını fotoğrafla beslediğim maddeler halkımızın ve devletin yapmak istemediği konular, istismar edilmenin ana maddeleri. Bu maddeleri uygulamadıktan ya da bu konuya özen göstermedikten sonra böyle bir anlaşmaya imza atmanın bir anlamı yok ki?

Madde 1: On sekiz yaşına kadar bir çocuk olarak vazgeçilmez haklara sahibim. 001

 

 

Madde 2: Bu sözleşmedeki haklar bütün çocuklar içindir; beyaz çocuk, kara çocuk, kız çocuk, erkek çocuk fark etmez. Doğduğumuz yer, konuştuğumuz dil de fark etmez. Büyüklerimizin inançlarının, görüşlerinin farklı olması yüzünden çocuklara ayrım yapılmaz. Bu haklara sahip olmak için çocuk olmak yeterlidir.

Madde 3: Büyükler, çocuklarla ilgili bütün yasalarda, bütün girişimlerde önce çocukların yararlarını düşünürler. Büyüklerimiz bu ödevlerini yapamıyorsa devlet çocuklara bakar ve korur.

Madde 4: Haklarımızın uygulanması için gereken her türlü çaba gösterilir. Haklarımdan yararlanmam bütün devletlerin güvencesi altındadır. 002

 

 

Madde 5: Bizi büyüten, yol gösteren büyüklere bizi daha iyi yetiştirsinler diye yardım edilir.

Madde 6: Çocukların yaşamını korumak herkesin ilk görevidir. Yaşamak her çocuğun en temel hakkıdır.

Madde 7: Her çocuğa doğduğunda bir isim konur. Devlet bu ismi kaydeder. Çocuğa kimlik verir. Artık çocuk o devletin vatandaşı olur.

Madde 8: Konan ismim, kazandığım vatandaşlık hakkım ve aile bağlarım korunur. Bunları değiştirmek için baskı uygulanmaz. Bunlar benden alınırsa bütün devletler ona karşı çıkar.

Madde 9: Çocuğu ailesinden kimse koparıp alamaz. Ama bazen de anne baba çocuğa bakamaz durumda olabilir. Çocuk bu durumdan zarar görebilir. Çocuk zarar görmesin diye çocuğa başka bir bakım sağlanır. Bu bakım sırasında çocuk anne babasıyla düzenli görüşebilir.

Madde 10: Ayrı ülkelerde yaşayan anne baba ve çocukların birlikte yaşamaları için her türlü kolaylık gösterilir.

Madde 11: Çocuklar anne babalarının birlikte izni ve haberi olmadan başka ülkelere götürülmezler, oralarda bırakılmazlar. Bunu yapanlara karşı mücadele edilir.

Madde 12: Beni ilgilendiren konularda benim de görüşlerim alınır. Büyükler beni dinlerler. Düşüncemi öğrenmeye özen gösterirler. Çok küçüksem bir büyük de benim adıma konuşabilir. 003

 

Madde 13: İsteklerimi ve düşüncelerimi seçtiğim bir yolla açıklayabilirim, resmini çizebilirim ya da yazabilirim. Ama bazı konularda başka kişiler ve toplum zarar görecekse o konudaki kurallara da uymam gerekir.

Madde 14: Biz çocukların düşüncelerini geliştirmeleri ve istedikleri dini seçmeleri hakkına saygı gösterilir. Bu konuda bizi yetiştirmekle yükümlü olan büyüklerimizin de bize yol gösterme hakları ve görevleri vardır. Onlara da saygı gösterilir.

Madde 15: Arkadaşlarımla barış içinde toplanabilirim. Dernekler kurabilirim. Kurulu derneklere üye olabilirim.

Madde 16: Çocuklar onurlu ve saygın birer insandır. Hiç kimse onların onurlarını kıramaz, onları küçük düşüremez, yaşadığı konut ve kurumdaki özel yaşantısına karışamaz. Bu haklarımız yasalarla korunur.004

order Combivent  

 

Madde 17: Kitle iletişim araçları önemlidir, her türlü iletişim aracını kullanarak kendim için bilgi alabilirim.

Madde 18: Yetiştirilmemizden en başta anne babamız ya da onların görevini üstlenmiş büyüklerimiz sorumludur. Onların bu görevlerini en iyi biçimde yapabilmeleri için her türlü kolaylık sağlanır, gerekiyorsa yardım edilir.

Madde 19: Yetişmemizden sorumlu olanlar bu haklarını çocuklara zarar verecek şekilde kullanmazlar. Sözleşmeye taraf devletler çocukların her türlü ihmal, istismar ve şiddet karşısında gerekli tüm yasal, idari, toplumsal, eğitsel bütün önlemleri almak devletin görevidir.005

Madde 20: Çocuklar ailelerinden yoksun kalabilirler. Bazı aile ortamları ise çocuklar için yararlı olmayabilir. İşte o zaman çocukların devletten özel koruma ve yardım alma hakları vardır. Devlet bu görevini çocuk için uygun aile bularak ya da onlara bakacak kuruluşlara yerleştirerek yapar.

Madde 21: Anne babasıyla olamayacak çocukların aile yoksunluğu çekmemesi için onlara iyi aileler bulunur. Bunun için çok dikkatli bir araştırma yapılır.

Madde 22: Çocuklar başka ülkeye gitmek zorunda kalırlarsa yani mülteci durumuna düşerse O ülke de çocukları korur.006

 

Madde 23: Özürlü çocuklar özel olarak korunurlar. Kendilerine yeten saygın birer insan olmaları sağlanır. Devlet onların bakımları, eğitimleri ve iş sahibi olmaları için gerekli kurumları oluşturur. Ailelerine her türlü yardımı yapar.

Madde 24: Sağlığım ve hastalıklardan korunmam, devletin ve toplumun güvencesi altındadır. Bunun için beslenmeme, aşılarımın yapılmasına, çevrenin temizliğine dikkat edilir. Hastalanırsam tedavi edilirim.

Madde 25: Kreşler, çocuk yuvaları, yurtlar, okullar, çocuk hastaneleri çocukların haklarına uygun olarak, çocuklara daha iyi bakmak için yeniden düzenlenirler.

Madde 26: Bütün çocukların sağlıkları, eğitim hakları, beslenme ve bakımları güvence altına alınır.

Madde 27: Bana bakmakla yükümlü olanlara bana daha iyi bir yaşam sağlamaları için gerekirse giyim, barınma ve beslenme konularında yardım edilir, destek olunur. unnamed

 

Madde 28: Eğitimimi eksiksiz yapabilmem için desteklenir ve korunurum. İlköğretim herkes için parasızdır, kız olsun erkek olsun her çocuk için zorunludur.008

 

Madde 29: Devlet, benim tüm insanlar arasında dostluk ruhuyla, özgür bir toplumda, sorumluluk üstlenecek şekilde yaşamamı sağlar. 009

 

Madde 30: Azınlık grubun çocuklarına da herhangi bir ayrım yapılmaz, devlet azınlık gruplardan gelen çocukların haklarını da korur. 010

 

Madde 31: Boş zamanlarımı değerlendirmem, oynamam, eğlenmem için çocuk bahçeleri, çocuk kulüpleri, kitaplıklar, spor okulları açılır. Her çocuk böyle faaliyetlere özendirilir. Bunlardan yararlanmak hepimizin hakkıdır.

Madde 32: Ben çocuğum. Büyükler gibi bir işte çalışamam. Ben okula gider ve oynarım. Eğer çalışmak zorunda kalırsam yapacağım iş eğitimime engel olmamalı, sağlığımı bozmamalı, bende zararlı alışkanlıklar yaratmamalıdır. 011

 

 

Madde 33: Çocuklar zararlı maddelere karşı korunurlar. Bunları üretenler ve çocuklara verenlere cezalandırılırlar.

Madde 34: Bedenim bana aittir. Beni bedensel ve ruhsal yönden örseleyecek hiçbir yaklaşıma izin verilmez. 012

 

 

Madde 35: Çocukları kaçırıp kötü kişilere satan, onları uygunsuz şekilde çalıştırmak isteyenlerle tüm devletler mücadele ederler. Çocukları korurlar.

Madde 36: Büyükler kendi çıkarları için çocukları kullanamazlar.

Madde 37: Hiçbir çocuk insanlık dışı yöntemlerle ya da aşağılanarak cezalandırılamaz. Çocuklar suç işlemişse uygulanacak cezalar yaşına uygun gelişmelerini engellemeyecek şekilde ve eğitsel olmalıdır.

Madde 38: İnsanların birbirlerini öldürmesi kötüdür. Savaş insanların birbirlerini öldürmesidir. Çocuklar savaştan korunmalıdır. On beş yaşından küçük hiçbir çocuk askere alınmaz.

Madde 39: Eğer çocuklar çeşitli nedenlerle zarar görmüşlerse bedensel ve ruhsal sağlıklarına yeniden kavuşmaları için tüm önlemler alınır. Yeniden topluma kazandırılırlar.

Madde 40: Çocuklar suçun ne olduğunu bilmezler. Bilerek ve isteyerek kimseye zarar vermezler. Suç işleyen çocukların yeniden topluma kazandırılması için özel yasalar çıkarılır, özel kuruluşlar oluşturulur.

Madde 41: Eğer bir ülkenin yasaları bu çocuk hakları sözleşmesine uygunsa değiştirilmez. Değilse değiştirilir.

Madde 42: Çocukların haklarına ilişkin tüm bu ilkeleri hem çocuklar hem de büyükler öğrenmeli ve öğretmelidir.013

Tahmin ediyorum görmüş olmalısınız ancak bir hatırlatma olsun diye yazıyorum, internette İHTİYAÇ HARİTASI diye bir site var ( www.ihtiyacharitasi.org ) ihtiyaç sahipleri ile yardım etmek isteyenleri buluşturan harika bir uygulama. Ziyaret etmenizi tavsiye ederim.

Bu sitede ihtiyaçlara göz gezdirdiğimde çoğunlukla üşüyen öğrencilerine öncelikle kaban ve ayakkabı ardından kitap, kırtasiye, okul gereçleri, projeksiyon cihazı talep eden öğretmenler çoğunlukta. Çocukları perişan gören öğretmenler, son çare bu siteye yazmışlar. Yani istekler genel olarak çocuklar için ve epeyce de fazla.

Eyyy Devlet hani çocuklarına iyi bakmaya söz vermiştin sözleşmeye imza attın kanunu bile çıkarttın, anne-babası bakamazsa sen yardım edecektin, çocukları kollayıp koruyacaktın, bizlerde geleceğimiz iyi olacak diye bekliyoruz.

Sakın deveye sormuşlar hatırlatması yapmayınız çünkü O deve biz oluyoruz.

Saygılarımla. 02 Aralık 2015

Fotoğraflar oğlum Çağın Dizdar’a aittir

Bu yazıma ilham veren Hayata Destek İnsani Yardım Derneği’nin yazısı/sunumuydu, destek talepleri var. Bu derneğin neler yaptığını merak ederseniz bu adrese bir uğrayın..

www.hayatadestek.org

Çocuk Hakları Sözleşme metninin aslını merak ederseniz de bu linkte bulabilirsiniz.

http://www.ombudsman.gov.tr/contents/files/20512–Cocuk-Haklarina-Dair-Sozlesme.pdf buy Aciclovir

 

 

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.