Bodrum Gündem

İNTERNET PAKETİ BİTEN ÇARESİZ ANNE-BABA VE ÜLKE GÜNDEMİ…

cocuk-internet-kullanimi-1

Sonbaharın serin yüzünü yavaş yavaş yavaş göstermeye başladığı, Eylül ayının aydınlık bir gününde hepinize tekrar merhabalar.

Kaotik dünya ve ülke gündeminin tüm ağırlığı ile yüklendiği bu yaz sezonu hem bizler, hem de gençlerimiz ve çocuklarımız üzerinde, şu anda tam olarak farkında olmadığımız, ancak kısa ve orta vadede kendini hissettirecek ağır bir travma yarattı. Yaşanan tüm bu acı olayların sosyal medya ve dijital iletişim araçları sayesinde, onlarca kanaldan saniye saniye ve hiç durmaksızın naklen yayınlandığı, 18+ vahşet görüntülerin neredeyse hiçbir filtre olmaksızın paylaşıldığı bir ortamda, şehir efsaneleri, komplo teorileri ve yanıltıcı haberlerde gerçekler ile karışmış bir şekilde tüm gücü ile sosyal medya kanallarına yayıldı. Bazı yalan ve uydurma senaryolar o kadar çok paylaşıldı ki, gerçeklerin önüne geçerek adeta bir sanal dünya yarattı.

Bu karışık ortamda, yaz tatili nedeni ile dijital cihazlar ile oldukça haşir neşir olan ve neredeyse 7/24 iç içe yaşayan çocuklarımız ve geçlerimiz farkında olmadan bilmedikleri, belki de çok iyi anlayamadıkları görüntü ve yorumlara maruz kaldılar. Bu bombardıman esnasında yetişkinler de serbest kalan zamanlarının büyük bir kısmını sosyal medya üzerinden gündemi takibe ayırdıkları için, ortaya tamamen kopmuş ve açıkçası birazda karamsar bir tablo ortaya çıktı.

Buraya kadar yazdıklarım ve çizdiğim tablo ruhunuzu sıktığı için yazıyı okumayı bırakmadı iseniz, muhtemelen “iyi güzelde bu tablonun sonu nereye bağlanacak” diye merak ediyor olmalısınız. Öyleyse devam edelim…

Bu yazın kendi açımdan ve korkarım ki gelecek nesillerimiz açısından en üzücü gözlemi, özellikle 2-8 yaş arasındaki çocukların (evet 2-8 yaş yanlışlık yok) akıllı telefon ve tablet cihazlara olan inanılmaz bağımlılıkları idi. Her geçen yaz kumsalda kumdan kale yapan, denizde top oynayan ya da bıkmadan usanmadan yüzen çocukların yerini, kaldıkları evin ya da otelin karanlık, sıcak kapalı köşelerinde kafalarını kaldırmaksızın saatlerce küçücük ekranlara yapışmış şekilde yan yana dizilmiş çocuklar alıyor.

Bu çocukların cihazlar ellerinde iken yan yana gelseler dahi, birbirleri ile olan iletişimde üst üste iki cümleden ileriye geçmediklerini çok rahatlıkla sizde fark edebilirsiniz. Yazının başında bahsettiğim karamsar içeriğe sınırsızca erişimin son derece rahat olduğu bu cihazların, hiçbir sınırlama ve kontrol olmaksızın çocuklarımızın elinde olması gelecekte altından kalkması nerede ise imkânsız fiziki ve ruhsal sorunlara yol açabilecekken, yetişkinliklerin bu kadar rahat ve vurdumduymaz hareket etmelerinin sebebi ne olabilir?

Modern(?) hayat ve günümüz sosyolojik yapısının bizlerden çaldığı en önemli şey zaman. Artık yapmak istediğimiz ve yapmak zorunda olduğumuz o kadar çok şey var ki, 24 saat çoğu zaman hiçbir şey için yeterli olmuyor. Bu döngü maddi durum ve eğitimden bağımsız olarak, nerede ise toplumun tüm katmanları için farklı şekillerde geçerli. Bu karambolde çocukların belirli bir süre gözden kaybolmadan, ya da hareket etmeden, hatta bizden de bir şey talep etmeden hipnotize şekilde durması anne, babalara işte ihtiyaç duyduklarını düşündükleri bu zamanı veriyor. Bu döngü hiç durmadan ilerledikçe, hem anne baba, hem de çocuk için adeta vazgeçilemeyen bir kötü alışkanlığa dönüyor… Çocuğun zihninde oyun ve uygulamalardaki sanal dünya gerçek yaşam ile karışmaya başladığında kopmaya başlayan gerçek iletişim, belli bir süre sonra tamamen ortadan kayboluyor. Bu yaz tabletin şarj cihazı unutulduğu için gece yarısı otel lobisinde tanımadığı diğer otel müşterilerden ve resepsiyondan ağlayarak şarj cihazı arayan baba; cep telefonunun internet paketi bittiği için çocuğuna yemek yediremeyeceğinden endişe edip, telaş içerisinde gsm operatöründen paketini yükseltmeye çalışan anne ile karşılaştım…

Little girl and boy using laptops

Little girl and boy using laptops

Bu noktada çocukları yapay zeka ve subdominal mesajlar ile esir alınmakta olan ailelere, öğretmenlere ve bizlere gerçekten çok ama çok büyük bir sorumluluk düşüyor. İleride çocuğunuzun eğitim başarısı, iletişim kurma yeteneği daha da önemlisi fiziki sağlığı bu sorumluluğa vereceğiniz öneme bağlı…

Bu yazıyı sonuna kadar okumaya dayanabildiyseniz sizden ricam yukarıdaki durumun korkunçluğunu kabul ederek işe başlamanız. Bir sonraki yazımızda bu dijital dünyayı ve sosyal medya araçlarını kontrol etmenin, bu cihazların faydalı ve yararlı yönlerini ön plana çıkaracak teknik tüyoları ve güvenlik kurallarının detaylarını paylaşacağım.

Sevgiyle kalın…

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.