Bodrum Gündem

CHP’nin M’si, MHP’nin C’si ve eşittir DP…

CHP’nin M’si, MHP’nin C’si ve eşittir DP…

Başlığı okuduğunuz da bakın şu Fatih’e harfleri karıştırmış demeyin.

Harflerin yeri doğru. CHP’nin M’si, MHP’nin C’si yerli yerinde…

*****

Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı için Osman Gürün’ün yeniden aday olarak belirlenmesinin ardından, Muğla siyaseti fokur fokur kaynamaya başladı. İlk şok ile sosyal medya kelimenin tam anlamı ile yıkıldı. Osman Gürün, Mehmet Kocadon, Oral Karakaya ve Nurettin Demir için taraf belirleyenler sosyal medyada görüşlerini dile getirdiler.

Bazı yorumlar çok agresif ve mensubu bulunduğu partiye hakaret içeren ifadeler yer alırken, Oral Karakaya gibi taraftarları da oldukça sakin yorumlar ile durum değerlendirmesi yaptılar. Oral Karakaya Cephesinde başlangıcından bu yana sakin, seviyeli, bilimsel ve kişinin değil, ekibin öne çıktığı farklı bir siyasi tarzın olabileceğini de göstermiş oldu.

Oral Karakaya sosyal medya üzerinden “Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi, Muğla Büyükşehir ve Ula, Dalaman, Menteşe, Kavaklıdere, Milas ve Datça Belediye Başkan Adaylarımızı dün itibarıyla açıklamıştır. Adaylarımızı tebrik ediyor, başarılar diliyorum. Muğla Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adaylığım sürecinde bana destek veren “değişim grubu” adını verdiğimiz siyasi çalışma grubumuza, proje ve iletişim çalışmalarımızı yürüten teknik ekibimize, örgütlerimize, delege ve üyelerimize, diğer partilere mensup olup da bana destek veren hemşerilerime, eşime, oğluma, akrabalarıma, dostlarıma teşekkür ediyorum. Kısa süre içinde, beklenenin çok üzerinde bir destek ve sempati ile beni kucaklayan tüm Muğla halkına saygı ve sevgilerimi sunuyorum. Hoşça kalın…” şeklinde ifadelerin yer aldığı bir mesaj verdi. Bu mesaj yaklaşık bir yıldan bu yana tanıdığım Oral Karakaya’nın şahsına, kişiliğine ve tarzına çok uygun bir mesajdı. Muğla siyasetinin hırçın yapısına karşın, kimseyi kırmadan, kimse ile dalaşmadan bu süreci tamamladı. Siyasete kazandırdığı kalite, saygınlık ve bilimsellik için kendi adıma çok teşekkür ediyorum.

Şu bir gerçek; Bundan sonraki Muğla siyasetinde Oral Karakaya ismi hep var olacaktır.

*****

Gelelim Mehmet Kocadon cephesine.

Mehmet Kocadon, Osman Gürün’ün Muğla Büyükşehir adaylığını beklenenin aksine çok sakin bir şekilde karşıladı. Lakin o sakinlik bana göre sadece görüntüdeydi. Kriz anlarındaki soğukkanlılığı ve sakinliğini bilmeyen yoktur.

İzmir Turizm Fuarında yaptığım röportajda cümleler arasına ustaca yerleştirdiği mesajlar net bir şekilde okunuyordu.

İlk mesaj CHP Genel Merkezineydi. Hatta direkt olarak CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’naydı bu mesaj. Kocadon bence; “Sayın Genel Başkanım ben CHP ile yol yürümeye niyetliydim. Ama siz Osman Gürün’ü aday gösterdiniz ve benim önümü açtınız. Şimdi genel başkan yardımcılarınız vasıtası ile bana Bodrum belediye Başkanlığına devam et mesajları gönderiyorsunuz. Ben 3 yıl öncesinden Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı için adaylığımı açıklamışken, şimdi bu şekilde bir teklifi kabul etmem uygun olmaz. Ancak siz Genel Başkan olarak ısrarcı olursanız, Bodrum Belediye Başkanlığını düşünülebilirim…”  dedi.

İkinci Mesaj ise; “Ben Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı için üç sene önce yola çıktım. Bu süreçte kimi zaman örgüt ile aramda sürtüşmeler olsa da, Muğla’nın tüm STK’ları ile görüşmeler yaptım, alt yapıyı oluşturdum. Muğla seçmeninin neredeyse yarısını oluşturan Bodrum, Marmaris ve Fethiye ile uzun zamandır iyi ilişkiler içinde hareket ederek tek yumruk olduk. Doğal olarak Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı için CHP dışında da iddialı bir aday olabilirim…” şeklindeydi.

Bence üçüncü bir mesaj yok.

Mehmet Kocadon Osman Gürün’ün adaylığının kesinleştiğini bizden çok önce öğrenmiştir ya da tahmin etmiştir. Her ne kadar bana verdiği röportajda hiçbir siyasi parti ile görüşmediğini söylemiş olsa da, sokaklarda MHP ile görüşmelerinde son aşamaya geldiği söyleniyor. (Beni tanıyanlar bilir ben sokakta bunlar konuşuluyor diyorsam, o gerçektir)

Şimdi bu yazının başlığını sanırım daha iyi anladınız. Hele hele yaşı 50’nin üzerinde olanlar, MC harflerinin anlamını çok daha iyi anlayacaklardır. Milliyetçi Cephe anlayışı, daha doğrusu projesi Türkiye siyasi tarihinde her zaman yedek lastik olarak bekletilmiş ve gerektiğinde de devreye sokulmuştur.

İşte bu nedenle daha öncesinde olduğu gibi CHP karşısında Milliyetçi Cephe projesi Muğla’da devreye girecektir. Neden CHP’nin M’si? Çünkü bu projenin devreye girmesine her daim, CHP’nin hatalı politikaları neden olmuştur. Üzgünüm ama geçmişte de, bu günde bu böyle olmuştur. Yakın siyasi tarihimizi objektif olarak incelemek bu tezimin doğruluğunu anlamak için yeterli olacaktır. CHP soldan ve demokratik yöntemlerden uzaklaştıkça hem iktidarı kaybetmiş, hem de iktidardan uzaklaşmıştır.

Milliyetçi Cephe eşittir, Demokrat Parti. Şimdi buna açıklık getirelim.

Bana göre Mehmet Kocadon bu hafta başında ya da Salı günü Ankara’da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile bire bir görüşecektir. Kocadon öncelikle CHP liderini dinleyecek ve duruma göre Demokrat Parti ve MHP kartlarını öne sürecektir. Bu görüşmeden olumlu bir sonuç çıkar mı bilemem ama Muğla’da Milliyetçi Cephe’nin yeniden gündeme gelme olasılığı yüksek.

Bunun mimarının da Süleyman Soylu olduğunu düşünüyorum.

Mehmet Kocadon MHP’nin adayı, daha doğrusu Cumhur İttifakının adayı olur ise çok sert bir muhalefet ile karşılaşacaktır. Ancak Demokrat Parti’yi devreye sokarak Cumhur ittifakının desteğini alma olasılığı daha da yüksektir. İşte o zaman kartlar yeniden karılacak ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı için büyük bir mücadele başlayacaktır.

Her zamanki gibi Matematik yolumuzu aydınlatıyor…

  • Muğla’da 24 Haziran Seçimleri bir referanstır. Ancak yerel seçimlerde insan faktörünü de dikkate almak gereklidir. Mehmet Kocadon aday adaylık açıklamasında bu güne kadar en yüksek oy ile seçilmiş Belediye Başkanı olacağını, yüzde 60 oy oranına ulaşacağını taahhüt etmişti.
  • Buna göre 24 Haziran seçimlerinde Cumhur İttifakı yüzde 35 oy oranına sahiptir. Millet ittifakı ise yüzde 58. Aradaki oy farkı kapatılabilir mi?
  • Bu rakamlara baktığımızda her halükarda CHP, yani Osman Gürün seçimi açık ara alır. Fethiyeli Behçet Saatçi, Marmarisli Ali Acar, Yatağanlı Haşmet Işık ve Bodrumlu Mehmet Kocadon ittifakı aradaki bu uçurumu kapatmaya yeter mi? Olmayacak bir şey değil.
  • CHP ile İYİ Parti ittifakı Bodrum ve Fethiye İYİ Parti’ye bırakılıp, Muğla Büyükşehir CHP’nin olsun şeklindeyse eğer CHP tabanı ne yapar. CHP tabanı küser ve sandığa gitmez ise ne olur?

Mehmet Kocadon ve ekibi benim kendimce sıraladığım bu seçenekleri mutlaka değerlendirmeye almıştır ve buna göre bir strateji geliştirmektedir. Elbette CHP, Osman Gürün ve ekibi de yukarıdaki atraksiyonlara karşı bir strateji geliştirmiştir.

Son söz;

CHP Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı için şanslıdır, ancak İYİ Parti Muğla’da kilit parti konumundadır. İYİ Parti’nin ters bir hareketi her şeyi tersine çevirebilir. 24 Haziran seçimlerinde İYİ Parti ve DP ittifak yapmışlardı unutulmasın. Bana göre İYİ Parti Muğla’da ezber bozacak bir hareket yapabilir.

Milliyetçi Cephenin matematiksel olarak Muğla’da kazanması mümkün değildir gibi görünüyor, ancak Demokrat Parti ile ortam yumuşatılır ise aradaki fark ne kadar kapatabilir iyice incelemek gereklidir.

İYİ Parti’nin ters köşe hareketi yanında bir de küskün CHP’liler, MHP’li Mehmet Kocadon’a mı, yoksa DP’li Mehmet Kocadon’a mı oy verir?

Unutmadan söyleyelim, Bodrum ve Marmaris Belediye Başkan adaylarının kimler olacağı da bu denklemde çok önemli. Diğer taraftan da Muğla Milletvekillerinin olumlu ve olumsuz etkilerini de bu denklemin içine koymakta fayda görüyorum.

En son söz;

31 Mart 2019 Muğla Yerel Seçimini İYİ Parti, Küskün CHP’liler, Fethiyeli Behçet Saatçi, Marmarisli Ali Acar, Yatağanlı Haşmet Işık ve Bodrumlu Mehmet Kocadon’u yok sayarak değerlendirmek mümkün değildir. Seçim hiç kimse için çantada keklik değil.

Anlaşılan Aralık ayının son iki haftası çok sıcak geçecek…

Yorumlar

  1. stk dedi ki:

    partin ile değilde stk larla bu yola devam etmeye kalkarsan böyle yarı yolda kalırsın.o stk larda zaten partidende birsürğ insan var.stk adayı ol ozaman chp adayı olacağına ben böyle bir saçmalık görmedim.reisin başarısı partisi be kendi gücü stk ile işi varmı reisin.biraz cevreneki akıl hocalarını değiştir.