Bodrum Gündem
Abbas Coşar

Abbas Coşar

Abbas Coşar, 30.08.1970 tarihinde Malatya'da doğdu. İlk ve orta öğrenimini Malatya'da tamamladı. 1992 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi (Mekteb-i Mülkiye) iktisat Bölümünden mezun oldu. 1993 yılında açılan sınavda başarı göstererek Maliye Bakanlığı Stajyer Gelirler Kontrolörü olarak göreve başladı. Maliye Bakanlığında Gelirler Kontrolörü ve Gelirler Başkontrolörü olarak 14 yıl görev yaptıktan sonra 2006 yılında Yeminli Mali Müşavir olarak çalışmak üzere özel sektöre geçti. Halen Yeminli Mali Müşavir olarak görev yapmakta ve Bir Bağımsız Denetim Şirketler Grubu bünyesindeki şirketlerin Yönetim Kurulu Başkanlığını yürütmektedir. Vergi Hukuku alanında yayınlanmış çok sayıda makalesi bulunmakta olup, Vergi Sorunları Dergisinde 2 yıllık bir süreyle yazı işleri müdürlüğü yapmıştır. Evli ve bir çocuk babasıdır.

    Vergide Dünya Halleri – 2

    Deprem’de AFAD, KIZILAY, AKUT ve AHBAP’a Yapılan Bağış ve Yardımların Vergisel Durumu…

    10 ilimizde 6 Şubat 2023 tarihinde gerçekleşen depremler sonucu binlerce bina yıkıldı binlerce insan öldü on binlercesi yaralı olmak üzere çok büyük bir afet yaşanmıştır. Gerek yurt dışı yardımlar gerekse Devlet ve vatandaş iş birliği içerisinde kurum ve kuruluşlar gönüllü ekipler sivil toplum örgütleri seferber oldu acil ihtiyaçlarının karşılanması için müdahale ve erken iyileştirme çalışmalarına devam edilmektedir.

    Bu kapsamda, özellikle AFAD ve KIZILAY gibi kurum ve kuruluşlar ve AKUT[1] gibi kamuya yararlı vakıf ve dernekler ile AHBAP platformu gibi kamuya yararlı dernek statüsü olmayanlar üzerinden yürütülen bağış ve yardım kampanyalarına yönelik olarak gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin sağlayacağı imkanları değerlendirmek istedik.[2]

    *AFAD’a yapılan ayni ve nakdi bağışların tamamı herhangi bir sınıra tabi olmaksızın vergi matrahından indirilebilecektir. Örneğin Ekin Enerji A.Ş. 5 milyon lira Afad’a(Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı) yaptığı nakdi bağışı ve 5 tır giyim yiyecek( 2 milyon lira değerinde) tamamını vergi matrahından indirecektir. Matrahı müsait olmak şartıyla şirket 7.000.000 x %20 = 1.400.000.-TL hazineye daha az vergi ödeyecektir.

    *İktisadi işletmeleri hariç, doğrudan Türkiye Kızılay Derneğine yapılan nakdi bağışların tamamı herhangi bir sınıra tabi olmaksızın vergi matrahından indirilebilecektir. Ancak Kızılay’a yapılan ayni yardımlar da kazancın(o yıla ait kurum kazancının) %5’i(Kalkınmada öncelikli yörelerde bu oran %10 olarak uygulanır.)  ile sınırlı olarak vergi matrahından indirilebilirler.

    Babala İnşaat Ltd. Şti. Kızılay’a 6 milyon lira bağış yapmıştır. Bunun 1.5 milyonu nakdi 2 milyon lira değerinde  3 tır çadır malzeme kalan 2.5 milyonu ise Kızılay’a ait bir iktisadi işletmeye bağışlamıştır. Babala İnşaatın vergi matrahı 4 milyon lira üzerinden beyan edilmiştir.[3]

    Bu durumda 2.5 milyon lira zaten iktisadi işletmeye yapılan bağış olduğu için vergi matrahından indirilemeyecektir. Hatta kanunen kabul edilmeyen gider olarak defterlere yazılıp %20 vergisinin ödenmesi gerekecek ve ortaklar cariye borç kaydederek ortakların karşılaması yoluna gidilebilecektir.

    1.5 milyon lira nakit bağış matrahtan indirilecektir. Ayni bağış ise 4.000.000 x %5 = 200.000.-TL tutarı vergi matrahından indirilecek kalanı kanunen kabul edilmeyen gider olarak vergilenecektir.

    Ancak Türk Kızılay’ı, Gıda Bankacılığı faaliyeti de yürütmektedir. Bu açıdan, Kızılay’ın merkez teşkilatı ve şubelerine bağışlanan her türlü gıda, temizlik ve yakacak bağışlarının maliyet bedellerinin tamamı vergi matrahından indirilebilmektedir.

    Resmi kurumlar tarafından banka ve finans kurumları adına açılan yardım hesaplarına yatırılan Ayni ve nakdi bağış ve yardımların tamamı,   paralara ilişkin dekontlar “indirim işlemine esas belge” olarak muhafaza edilmelidir.[4]

    AKUT:1995 yılında bir grup genç AKUT’u kurmuştur. Türkiye’nin ilk arama kurtarma derneği olan AKUT, dağlarda ve diğer zorlu doğa koşullarında doğru ve etkin arama-kurtarma faaliyetleri gerçekleştirme hedefiyle kurulmuş ve hızla gerekli eğitimleri alarak talep edildiği takdirde doğal afetlerde de ilgili resmî kurumlara yardımcı olabilir hale gelmiştir. 1998 Adana-Ceyhan depreminde gösterdiği yararlılıklar nedeniyle, Bakanlar Kurulu kararıyla 19 Ocak 1999’da “Kamu Yararına Dernek” statüsü almıştır. 17 Ağustos 1999 tarihinde Marmara Depreminde, 150 gönüllüsü ile çalışarak 200’ün üzerinde insanın hayatını kurtarmış, Türk halkının sevgisini ve güvenini kazanmıştır.

    Buraya yapılan yardımları da örneklendirecek olursak, Yetiş Turizm A.Ş. tarafından AKUT’a  1 milyon lira nakit ve 2 milyon ayni yardım yapılmıştır. Şirketin o yılki kurum kazancı 2 milyon lira olsun. Bu durumda 2.000.000 x %5 = 400.000.-TL vergi matrahından indirilebilecek  kalan tutar kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınacaktır.

    AHBAP Platformu[5]: Ahbap ile AFAD arasında olası afet durumlarında gerçekleştirilen sahadaki işbirliğinin resmiyete dökülmesi için bir çerçeve protokol imzalandı 2 Mart 2021.

    En azından @ahbap bir KHK’yla kamu yararı statüsünde dernek haline getirilmeli. Bağış toplayabilmesinin önü açılır. Şirketler Ahbap’a yaptıkları bağışları vergiden düşerlerse daha çok kaynak ayırabilirler.

    Şu anda Türkiye’de yalnızca 355 dernek kamu yararı statüsünde. Depremzedelere yardım taşıyan @ahbap @ihtiyacharitasi acilen bu listeye alınmalı diye düşünmekteyiz. Elbet bu derneğin zorunlu rasyolar ve belgelerini tamamlayıp kuruma başvurusunu yapmasını salık vermekteyiz ancak önemli olan bu sürecin defalarca rüştünü kanıtlamış bir topluluğun pozitif ayrımcılığa tabi tutularak bir an önce kamuya yararlı dernek statüsünün kazandırılması bu topluluğa sempati ve gıpta ile bakan kamuoyunu da memnun edecektir.

    Örneklendirecek olursak, Elit Eğitim Hizmetleri Ltd. Şti. AHBAP’a 2 milyon nakdi 2 milyon lira ayni yardımda bulunmuş olsun. Eğer şirket bunu direkt AHBAP’a yaparsa maalesef herhangi bir vergisel avantajdan yararlanamayacak tam tersine kanunen kabul edilmeyen gider olarak kayıtlarda yer alacaktır, bunun vergisini ödeyecektir.

    Gelir ve Kurumlar Vergisi matrahından indirim yapılabilmesi için aşağıdaki hususlara özellikle dikkat edilmesi tavsiye edilir.

    – Yardımın makbuz karşılığında veya üzerinde yardıma ilişkin bilgi bulunan banka dekontu ile yapılmış olması gerekmektedir.

    -Vergi matrahını aşan kısım sonraki dönemlere devreden gelir veya kurum zararı olarak dikkate alınamaz.

    Yukarıda sayılanlar dışında yardım toplayanlara yapılan ayni ve nakdi bağışlar, yardım toplama kanununa göre gereken prosedürleri tamamlamış olsalar dahi (ilgili yerlerden yardım toplamak için izin almış olmak gibi) matrahtan indirim konusu yapılamazlar.

    Öte yandan, deprem felaketi nedeniyle zarar gören çalışanlara yapılacak ilaç ve tedavi giderleri vergi matrahından doğrudan gider olarak indirilebilecektir

    Ayni yapılan yardımlarda işin bir de Katma Değer Vergisi boyutuna bakalım.

    İlgili kurum ve kuruluşlara deprem dolayısıyla bedelsiz olarak yapılan her türlü mal teslimi ve hizmet ifaları KDV’den istisnadır.[6]

    *Buna göre; deprem felaketi nedeniyle AFAD veya KIZILAY’a ayni olarak yapılan bağışlar KDV’den istisnadır. Bu nedenle, kesilecek faturada KDV hesaplanmaması, durumun faturada açık ve izah edici şekilde not edilmesi ve fatura içeriğinin ayrıntılı olarak belirtildiği alındı belgesi (“ayni bağış makbuzu”) veya fatura arkasına bu bilgileri içerecek alındı notu ve imza onayı alınması yeterli olacaktır.

    *Bu bağışlar nedeniyle tedarik aşamasında yüklenilen KDV’nin diğer mal ve hizmet alımlarında olduğu gibi ödenecek KDV’den indirimi mümkündür. Ancak indirilemeyen kısmın iadesi mümkün değildir.[7]

    *Ayni bağış ve yardımın, işletmenin aktifinden veya stokundan çekilerek bağışlanmış olması durumunda, mükelleflerin bu değerler için fatura düzenlemesi, bağış için alındı belgesi (“ayni bağış makbuzu”) alınması, düzenlenen faturanın arka yüzüne faturada belirtilen değerlerin ilgili kamu kurum ve kuruluşu tarafından bağış veya yardım olarak alındığına ilişkin şerh konularak yetkili kimseler tarafından imzalanmış olması ve imzalayan yetkilinin yetki belgesinin yetkiyi ispata yarayan belgenin bir örneği (duruma göre fotokopisi gibi) ile birlikte muhafaza edilmesi yeterlidir.

    Deprem Bölgesinde ‘Mücbir Sebep’ Nedeniyle Vergi Ertelemesine Gidildi…

    Hazine ve Maliye Bakanlığı depremden zarar gören; Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa bu 10 il için bir basın açıklaması yayımladı.

    Hazine deprem bölgesinde bulunan mükellefler için 31 Temmuz 2023 tarihine kadar mücbir sebep ilan edildiğini ve deprem tarihi itibarıyla, bu illerdeki mükelleflerin 6 Şubat 2023 ila 31 Temmuz 2023  (bu tarih dâhil) tarihleri arasında yerine getirmeleri gerekli vergisel yükümlülüklerin ertelendiğini duyurdu.

    Mücbir sebep hali boyunca,

    -Verilmesi gereken vergi beyannameleri ve bildirimlerinin verilme süreleri,

    -Bu beyanname ve bildirimler üzerine tahakkuk eden vergilerin ödeme süreleri,

    -Deprem tarihinden önce tahakkuk etmiş, ödeme süresi mücbir sebep hali ilan edilen süreye rastlayan her türlü vergi, ceza ve gecikme faizinin ödeme süresi,

    -2023 yılı MTV (motorlu taşıtlar vergisinin) ikinci taksit ödeme süresi ile

    -Deprem tarihinden önce ikmalen, re’sen veya idarece tarh edilen ve vadesi mücbir sebep halinin başladığı tarihten sonrasına rastlayan her türlü vergi, ceza ve gecikme faizinin ödeme süresi uzatılmıştır.

    Beyanname ve Bildirimlerinin verilme süreleri 15.08.2023 Salı günü sonuna kadar,Bu beyanname ve bildirimler üzerine tahakkuk eden vergiler ile yukarıda ifade edilen diğer vergi, ceza ve gecikme faizleri 31.08.2023 Perşembe günü sonuna kadar ödenebilecektir.

    Bununla birlikte söz konusu yerlerde bulunan mükellefler tarafından, mücbir sebep hali süresi içerisinde verilmesi gereken 2023 yılı 1 inci geçici vergi dönemine ilişkin geçici vergi beyannameleri verilmeyecektir. Daha sonra da verilmesine gerek olmayacağı anlaşılmaktadır.

    Ayrıca bu yerlerde bulunan vergi mükelleflerinin vergi borçları 02.10.2023 Pazartesi günü sonuna kadar başvuru yapmaları ve gerekli şartları da taşımaları kaydıyla faiz alınmaksızın 24 aya kadar taksitlendirilecektir.

    Halen uygulaması devam eden 7256 ve 7326 sayılı Yapılandırma Kanunları kapsamında Mart, Mayıs ve Temmuz 2023 aylarında ödenmesi gereken taksitlerin ödeme sürelerinin; mücbir sebep halinin bitim tarihini izleyen Ağustos, Ekim ve Aralık 2023 tarihlerine uzatılması hususunda gerekli hazırlıklar yapıldığına yer verildi.

    Haftaya yeniden görüşebilmek ümidiyle…

    [1] Kamuya Yararlı Dernekler ve Bakanlar Kurulu Muafiyeti Olan Vakıflara Yapılan Bağış ve Yardımlar. Genel olarak vergi muafiyeti tanınan vakıflara ve kamu yararına çalışan derneklere yapılan bağış ve yardımlar, beyan edilen kurum kazancının % 5’i ile SINIRLI olarak gelir vergi matrahından indirilebilmektedir. Öte yandan fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara bağışlanan; Gıda, temizlik, giyecek  ve yakacak maddelerinin olarak kurum kazancından indirilir.

    [2] Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10. maddesinin 1. fıkrasının (c), (ç), (d), (e) ve (f) bentlerinde yer verilmiştir. Benzer hükümler Gelir Vergisi Kanunu’nun “diğer indirimler” başlıklı 10. Maddesinde de yer almaktadır. Konuyla ilgili ayrıntılar ise Gelir Vergisi ve Kurumlar Vergisi Tebliğlerinde mevcuttur.

    [3] İndirilebilecek bağış ve yardım tutarının tespitinde esas alınan kurum kazancı, zarar mahsubu dahil giderler ile iştirak kazançları istisnası düşüldükten sonra, indirim ve istisnalar düşülmeden önceki [Ticari bilanço kârı – (iştirak kazançları istisnası + geçmiş yıl zararları)] tutardır.

    [4]   3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Teşvik kanunun 9. maddesine göre; “fona ve vakfa yapılacak bağış ve yardımlar, her türlü vergi, resim ve harçtan muaftır. Bu bağış ve yardımlar kurumlar ve gelir vergisi matrahından indirilebilir.”

    [5] Ahbap Derneği, ihtiyaç sahibi kişilere ayni ve nakdi olmak üzere her türlü yardımda bulunmak, toplumda yardımlaşma bilincinin güçlenmesini sağlamak, iyi insan ve iyi toplum inşasına hizmet etmek, yeni işbirliği modelleri ve projelerle çağdaş ve sürdürülebilir yardımlaşma ve dayanışma ağları oluşturmak, yerel kültürün korunarak günümüz teknolojik olanaklarıyla gelişmesine ve geleceğe taşınmasına katkı sağlamak amacı ile kurulmuştur.

    [6] Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 17. maddesinin 2/b bendi uyarınca genel ve katma bütçeli daireler, il özel idareleri, belediyeler, köyler, bunların teşkil ettikleri birlikler, üniversiteler, döner sermayeli kuruluşlar, kanunla ve Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulan kamu kurum ve kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, siyasi partiler ve sendikalar, kanunla kurulan veya tüzelkişiliği haiz emekli ve yardım sandıkları, kamu menfaatine yararlı dernekler, tarımsal amaçlı kooperatifler ve Cumhurbaşkanı’nca vergi muafiyeti tanınan vakıflara

    Yazarın Diğer Yazıları
    Yorumlar

    Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.