Bodrum Gündem
Abbas Coşar

Abbas Coşar

Abbas Coşar, 30.08.1970 tarihinde Malatya'da doğdu. İlk ve orta öğrenimini Malatya'da tamamladı. 1992 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi (Mekteb-i Mülkiye) iktisat Bölümünden mezun oldu. 1993 yılında açılan sınavda başarı göstererek Maliye Bakanlığı Stajyer Gelirler Kontrolörü olarak göreve başladı. Maliye Bakanlığında Gelirler Kontrolörü ve Gelirler Başkontrolörü olarak 14 yıl görev yaptıktan sonra 2006 yılında Yeminli Mali Müşavir olarak çalışmak üzere özel sektöre geçti. Halen Yeminli Mali Müşavir olarak görev yapmakta ve Bir Bağımsız Denetim Şirketler Grubu bünyesindeki şirketlerin Yönetim Kurulu Başkanlığını yürütmektedir. Vergi Hukuku alanında yayınlanmış çok sayıda makalesi bulunmakta olup, Vergi Sorunları Dergisinde 2 yıllık bir süreyle yazı işleri müdürlüğü yapmıştır. Evli ve bir çocuk babasıdır.

    Arsa Sayılacak Parsellenmemiş Arazilerde Geçmiş 5 Yılllık Vergi Borçları Sorunsalı  ve Af Kanunu Fırsatı

    Belediyeler bir çok emlak vergisi mükellefi için geçmişe yönelik bu vergi cezaları salarak büyük bir şok yaşatmaktadır.

    Bilindiği üzere, 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 12 nci maddesinde, “Türkiye sınırları içinde bulunan arazi ve arsalar bu Kanun hükümlerine göre Arazi Vergisine tabidir.

    Belediye sınırları içinde Belediyece parsellenmiş arazi arsa sayılır.

    Belediye sınırları içinde veya dışında bulunan parsellenmemiş araziden hangilerinin bu kanuna göre arsa sayılacağı Bakanlar Kurulu Kararı ile belli edilir.

    Anılan Kanunun 18 inci maddesinde arazi vergisinin oranının binde 1, arsalarda ise binde 3 olduğu, bu oranların, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun uygulandığı büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde %100 artırımlı uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

    Sene 1983 Emlak Vergisi Kanunu 12 / 3. Maddesine dayanılarak bu karar yürürlüğe konuluyor.

    Arsa Sayılacak Parsellenmemiş Arazi Hakkında Karar,

    a) Belediye ve mücavir alan sınırları içinde imar planı ile iskân sahası olarak ayrılmış yerlerde bulunan,

    b) Belediye ve mücavir alan sınırları içinde bulunup da bu imar planı ile iskân sahası olarak ayrılmamış olmakla beraber fiilen meskûn halde bulunan ve belediye hizmetlerinden faydalanmakta olan yerler arasında kalan, parsellenmemiş arazi ve arazi parçaları arsa sayılır.

    Ancak, bu yerlerdeki arazi ve arazi parçaları zirai faaliyette kullanıldıkları takdirde arsa sayılmaz.

    c) Belediye ve mücavir alan sınırları dışında olup da konut, turistik veya sinai tesis yapılmak amacıyla, herne şekilde olursa olsun parsellenen ve tapuya bu yola şerh verilen arazi ve arazi parçaları,

    d) Belediye ve mücavir alan sınırları dışında olup da deniz, nehir, göl ve ulaşım yolları kenarında veya civarında bulunması veya sınai veya turistik önemi yahut hızlı şehirleşme faaliyetleri dolayısıyle ve İmar ve İskân Bakanlığının önerisi üzerine Bakanlar kurulu Kararı ile belirlenen alanların snırları içinde, imar planı ile iskân sahası olarak ayrılan yerlerdeki arazi ve arazi parçaları, arsa sayılır.

    Rayice Uygun Beyan Edilmesi Gerekiyor…

    Arsa sayılan yerlerde bulunan arazi ve arazi parçalarının rayicine uygun olarak beyan edilmesi esastır.

    Geçmişe Yönelik Neden Vergileniyor

    Bu yerlerde bulunan arazi ve arazi parçaları;

    *Zirai faaliyet dışında kullanıldıkları,

    *Boş tutuldukları

    *Bir yıldan fazla süre ile nadasa bırakıldıkları,

    *Beyanda bulunulması gereken yılı izleyen yılbaşından itibaren 5 yıl içinde herhangi bir şekilde ahara devir ve temlik edildikleri,

    takdirde arsa sayılarak, geçmiş yıl vergileri, emlak vergisi Kanununa göre arsaya ait nispet üzerinden tarh, tahakkuk ve tahsil edilir.

    Zirai faaliyetin varlığı vergi dairesince yoklama ile tespit olunur. Zirai faaliyetin kapsam ve niteliği Maliye Bakanlığınca belirlenir.

    Belediyeler İmar planındaki iskân sınırlarında yapılacak değişiklikler değişikliğin yürürlüğe giriş tarihinden itibaren en geç üç ay içinde ve yukarıda belirtilen şekilde yetkili vergi dairelerine bildirilir.

    Bu bildirim ile ilgili görevlerini zamanında yerine getirmeyenler hakkında 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 148 ve 361 inci maddeleri uyarınca işlem yapılır.

    Bu karar hükümlerine dayanılarak arsa sayılan yerlerin arazi olarak veya arazi sayılan yerlerin arsa olarak beyan edilmiş olması halinde, vergileme; ilgili vergi dairelerince re’sen düzeltilir ve eksik alınmış vergiler ikmal edilir, fazla alınmış vergiler de mükelleflerine red ve iade olunur.

    Muğla Vergi Dairesi Başkanlığı’ınca verilen (Tarih : 28.12.2016 sayı :184581) bu hususa ilişkin özelgenin ana fikri şuydu

    Anılan Kanunun 18 inci maddesinde arazi vergisinin oranının binde 1, arsalarda ise binde 3 olduğu, bu oranların, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun uygulandığı büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde %100 artırımlı uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

    Ayrıca, 6 seri no.lu Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliğinin (B/1) bölümünde, arsa deyiminin, üzerinde inşaat yapmak üzere parsellenmiş ve parselasyonu kamu otoritelerince onanmış arazi parçalarını ifade ettiği belirtilmiştir.

    3194 sayılı Kanunun 18 inci maddesinde, imar hududu içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazileri maliklerinin veya diğer hak sahiplerinin muvafakati aranmaksızın birbirleri ile, yol fazlaları ile, kamu kurumlarına veya belediyelere ait bulunan yerlerle birleştirmeye, bunları yeniden imar planına uygun ada veya parsellere ayırmaya müstakil, hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre hak sahiplerine dağıtmaya ve re’sen tescil işlemlerini yaptırmaya belediyelerin yetkili olduğu hükmü yer almaktadır.

    Konuya ilişkin olarak Datça Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğünden alınan … sayılı yazıda, … parsel no.lu taşınmazların içerisinde bulunduğu alanda mülga Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı tarafından 09/11/2001 tarihinde onaylanan uygulama imar planlarına uygun olarak Belediyeleri tarafından 3194 sayılı Kanunun 18 inci maddesi gereği uygulamanın yapılmış olduğu, söz konusu uygulamanın …. İdare Mahkemesinin … sayılı kararı ile Maliye Hazinesine ait 1759 parsel sayılı taşınmaz yönünden iptal edildiği, söz konusu parsellerin tapu kütüğünde arsa olarak kayıtlı olduğu, bu nedenle emlak vergisinin arsa olarak alındığı belirtilmektedir.

    Ayrıca, anılan Belediyenin İmar ve Şehircilik Müdürlüğünün … sayılı yazılarında ise, … parselleri kapsayan imar uygulaması çalışmalarının devam ettiği belirtilmektedir.

    Yukarıda yer verilen hüküm ve açıklamalar çerçevesinde söz konusu taşınmazların belediyece parsellenmiş olması durumunda kullanım şekline bakılmaksızın, parsellenmemiş olması durumunda ise, 28/2/1983 tarihli ve 83/6122 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı eki “Arsa Sayılacak Parsellenmemiş Arazi Hakkında Karar”ın 1 inci maddesinin (a) ve (b) fıkralarında aranılan hususları taşımaları ve zirai faaliyette kullanılmamaları halinde, arsaya ait oran üzerinden vergilendirmesi gerekmektedir.

    Öte yandan, bu yerlerdeki arazi ve arazi parçalarının zirai faaliyette kullanılmaları halinde arsa sayılmayarak araziye ait oran üzerinden vergilendirmesi gerekmektedir.

    Parsellenme yapılmışsa zaten arsa sayılacak. Yapılmamışsa kullanım amacına göre sayılıp sayılmayacak diyor en özeti ise buydu.

    Bir gün çat kapı bir tebligat geliyor. Hadi gözünüz aydın sizin araziler için milyonlarca vergi ve ceza salındı gelin ödeyin ya da takip işleri hacizler başlatılıyor.

    Bunu öğrenen mükellef belediye vergi dairesi avukat mekik dokurken yine bir çok soru havada kalıyor. Ben bilmediğim geçmiş beş yılın vergi cezasını nasıl ödeyebilirim. Bu bariz bir haksızlık. Servetin değerlenmesinin vergisi mi, hava parasının vergisi mi, yüz görümlüğü mü? Tüm cevapsızlıklar havada uçuşuyor.

    Niye geçmiş 5 yıl daha fazlası yok mu derseniz onun cevabı da vergilemede genel zaman aşımı süresi 5 yıl olduğu içindir.

    Hukuk ile hukuksuzluk arasında bu topraklarda kıldan ince bir çizgi var çok daim. Hani şu denilebilir. Bu tarihte imar değişikliği oldu. Tebliğ edilir artık senin arazi değil arsa olarak vergilenecek nokta. Yoksa geçmişe dair dava süreçleri hiç bitmez üstelik karar ve düzenlemeler var çok eskiye dayanan.

    Gel gelelim yazı konusuna dair 7440 sayılı af kanununa bu ayın sonuna kadar kangren olmuş bir çok mükellefin mağduriyetine sebep sorun en azından nasıl hafifletilebilir. İlgili kanunun 1 nolu tebliğinde düzenlendiği üzere;

    Kesinleşmemiş veya dava safhasında bulunan alacaklar

    MADDE 3- (1) Bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ilk derece yargı mercileri nezdinde dava açılmış ya da dava açma süresi henüz geçmemiş olan ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış vergi tarhiyatları ile gümrük vergilerine ilişkin tahakkuklarda; vergilerin/gümrük vergilerinin %50’si ile bu tutara ilişkin faiz, gecikme faizi ve gecikme zammı yerine bu Kanunun yayımı tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın; bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla vergilerin/gümrük vergilerinin %50’si, faiz, gecikme faizi, gecikme zammı ve asla bağlı olarak kesilen vergi cezaları/idari para cezaları ile bu cezalara bağlı gecikme zamlarının tamamının tahsilinden vazgeçilir. Bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla gümrük vergilerine ilişkin gümrük yükümlülüğü doğmuş ve idari itiraz süresi geçmemiş veya idari itiraz mercilerine intikal etmiş bulunan tahakkuklar hakkında da bu fıkra hükmü uygulanır.

    Misal, Bodrum Belediyesi’nde bu durumda olan 1.500 civarında sorunlu mağduriyet yaşayan mükellef olduğu duyumlar üzerinden tahmin ediliyor. Bizim örnek uygulamamızda normal kesinleşmiş alacak üzerinden taksitlendirme yapıyor belediyeler.

    Oysa bu yanlış bir çoğu henüz tahakkuk etmiş lakin tebliğ edilmemiş bu nedenle kesinleşmemiş alacakların hükmü uygulanması gerekiyor. Bu durum belediye birimleriyle görüşüldüğünde sistem programın bu hususu atladığı görülmüştür. Yazılımın tekrar gözden geçirilip buna uygun hale getirileceği beyan ve ifade edilmiştir.

    Bir örnek üzerinden açıklayacak olursak.

    Geçmiş 5 yıla ilişkin vergi ceza tutarı 1 milyon lira idarece tarh edilmiştir. Henüz tebliğ edilmemiştir. Gelin ödeyin bu kadar vergi cezanız var yeniden yapılandırmaya sokalım dediklerinde. Vergi aslının tamamı cezaların( vergi ziyaı cezası tamamen silinir, gecikme faizleri  yüzde 90’ı silinir peşin ödemede) misal 700 bin liraya düşüyor.

    Oysa 7440 sayılı kanuna göre bu henüz kesinleşmemiş ihtilaf olabilecek bir borç olduğu için vergi aslınında % 50’si silindiği için ödenecek tutar 350 bin liraya düşmektedir.

    Af kanunu için son düzlükteyiz. Yararlanmayı unutmayınız. Bu fırsat kaçırılmaz…

    Yazarın Diğer Yazıları
    Yorumlar

    Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.