Bodrum Gündem
HALUK ŞAHİN

HALUK ŞAHİN

Haluk Şahin, 1 Ocak 1941 yılında Bursa'da dünyaya gelmiştir. Bursa erkek lisesinden mezun olduktan sonra 1964 yılında İstanbul üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olmuştur. 1972 yılında ABD'de Indiana University'den gazetecilik yüksek lisansı, 1974 yılında ise aynı üniversiteden kitle iletişimi dalında doktora derecesi aldı. Amerikan üniversitelerinde dersler vermiş, kitle iletişimi konusunda yaptığı araştırmalar ve dünyanın önde gelen bilimsel iletişim dergilerinde ve kitaplarda yayımlanmıştır. Pek çok uluslararası konferansa katılarak bildiriler sunmuştur. Haluk Şahin, medya sektöründe çeşitli görevlerde bulundu, genel yayın yönetmenliği, araştırma bölümü başkanlığı, danışmanlık ve köşe yazarlığı yapmıştır. Birçok televizyon programının yapımına da imzasını atmıştır. Aynı zamanda TV8'de Biz Böyleyiz adlı programı sunmuş, 2009 yılında aynı kanalda Yüksek Siyaset programını sunmuştur. 1998'den bu yana İstanbul Bilgi Üniversitesi, iletişim Fakültesi Televizyon Gazeteciliği Program Koordinatörüdür. Evli ve ilk evliliğinden iki çocuğu bulunmaktadır.
15.04.2024
31 Mart seçimlerinde birçok kişi hayatının doruğuna çıktı ya da dibe vurdu. Şimdi, özellikle dibe vuranların ne yapacaklarını merak ediyor, ilgiyle izliyoruz. “Beter olsun!” diyenler “Var, vah! Yazık oldu!” diyenler var! Özellikle siyaset dünyasında birinin dibe vurduğu nokta ötekinin doruğu...
19.01.2024
Yaklaşan seçimler nedeniyle yerel yönetimlerden konuşuyoruz. Aklıma gelen ilk soru: Seçime katılan partilerin bir yerel yönetim ya da belediyecilik felsefesi var mı? Yoksa, çoğundan gelen “rant…rant…rant” sesleri her şey, açıklamaya yetiyor mu? Büyük olana büyük ihalelerden büyük rantlar, küçük olana...
27.11.2023
Bilim ve teknoloji ilerledikçe insanların gerçeği daha kolay bulacakları, uygarlığın temel aksiyomlarından birisiydi. Ne var ki, hep öyle olmuyor, gerçeği ve hakikati bulmak daha da zorlaşabiliyor. Alın teknolojinin şu yapay zekâ (YZ) harikasını. Normal insanın saatler hatta günlerce çalışarak toplayamayacağı...
20.11.2023
Son zamanlarda, özellikle İsrail-Hamas savaşı başladığından beri sık sık soruyorum: Acaba Orta Çağ’a geri mi döndük? Ya da: Acaba “yeni” bir Orta Çağ’a mı girdik? Hatta Son Çağ’a? Orta Çağı belirleyen özelliklerden başta geleni dinsel bağnazlıktı. Bununla ilintili olarak sık...
13.11.2023
Uzun kitaplara, uzun makalelere zaman yok! Okurken sıçraya atlaya okunuyor. Büyük bir olasılıkla o sırada başka bir şey daha yapılıyor. Okuma süreci gelen mesajlarla, uyarılarla, şunla bunla sık sık kesiliyor. İnternette 300 sayfalık kitapları beş sayfada özetleyen uygulamalar rağbette. Böylece...
07.11.2023
Dünyanın hali hiç iç açıcı değil. Hele son haftalarda asla olmayacağını düşündüğümüz şeyler oluyor. Örneğin, İkinci Dünya Savaşı’nda Yahudilere yapılanlardan sonra soykırımın asla açıkça savunulamayacağına inanmıştık. “Bir daha asla!” O tarihin çöp sepetine gitmişti! Ama o da ne? Televizyonda temiz...
23.10.2023
Şom ağızlılar gene alarm çığlıkları atmaya başladılar: “Dikkat! Susuzluk krizi kapıda. Aylardan Ekim, İstanbul dolayındaki barajlarda su seviyesi yüzde 10’un altında. Ve yakında yağmur görünmüyor!” Susuz yazları eskiden de bilirdik. Bu kez susuz bir kıştan söz ediyorlar. İklim dengeleri öylesine...
16.10.2023
İsrail ve Gazze’de yaşanan korkunç olaylardan sonra yine ikiye bölündük. Kimileri İsrail’in yaptıklarının utanç verici olduğunu haykırdı, kimileri ise Hamas’ın yaptıklarının… Ben de utandım. Çok çok utandım. İnsanlığımdan utandım! Masum insanları, çocukları öldürmek. Kafalarını kesmek! Sonra cesetlerinin üzerine işemek! Görüntüleriyle...
09.10.2023
SANA DÜN EMİNÖNÜ’NDEN BAKTIM İSTANBUL… Hala karınca yuvası gibisin. Karmaşan hala devam ediyor. Bir telaş, bir telaş. Hala 72 millet etrafta, konuşmalar Babil kulesini anımsatıyor. Güvercinlerin kanat sesleri, martıların çığlıkları, vapur düdükleri birbirine karışıyor… Tam bir kaos! İlk kez gördükleri...
03.10.2023
Seferihisar’da yapılan Basın Kampı’na ulaştığımda genç gazeteci arkadaşlar “Hocam, bu bunalımdan nasıl çıkacağız? Bize yol gösterin…” türünden şeyler söylediler. Ne diyeceğimi bilemedim. Aklıma büyük İspanyol şairi Antonio Machado’nun Yol adlı şiirindeki dizeler geldi. Cep telefonumdan şiirin İngilizcesini internetten bulup (Yaşasın...
25.09.2023
Sadece Türkiye’de değil dünyanın her yerinde bağımsız ve özgür basın derin bir kriz geçiriyor. Bu, aynı zamanda demokrasinin krizi demek. O yüzden İzmir Seferihisar’daki basın kampında gazetecilik kadar, demokrasi de konuşulacaktır, eminim. Genç arkadaşlar, eksik olmasınlar, beni de davet ettiler....
18.09.2023
Kurthan Fişek, “Galatasaray aristokrat, Fenerbahçe burjuva, Beşiktaş proleter” deyince başı belaya girmişti. Ya şimdi? Voleybolda kadın milli takımızın gösterdiği başarı bize sporun futboldan ibaret olmadığını hatırlattı. Hatta daha fazlasını: Sormaya başladık, futbol hala spor mudur? Yoksa o, neoliberal kapitalizmin kitleleri...
11.09.2023
İnsan, daha çok, yere bakarak yaşayan bir canlı. Gökyüzüne pek ender bakıyor. Televizyondaki tartışma programlarında konuşulanlara, köşe yazılarında yazılanlara bakın. Hep toprak, hep çamur! Belki de, gökyüzü konusunda her şeyin kesinleştiğine, tartışılacak bir şey olmadığına inandığımızdan böyle yapıyoruz. Büyük çoğunluk...
04.09.2023
Bu yazıyı Türkiye-Sırbistan Avrupa şampiyonluğu final maçı başlamadan yazıyorum. Çünkü benim için maç çoktan bitti ve Türkiye kazandı! Türkiye derken Türkiye kadın milli voleybol takımını kastetmiyorum. Türkiye adlı ülkeyi, vatanımızı kastediyorum. Sonuç ne olursa olsun Türkiye kazandı diye düşünüyorum. Çünkü,...
30.08.2023
Köşe yazarlığı yıllarımdan da bilirim. Bazı yazılar hiç beklemediğiniz kadar ilgi uyandırır, heyecan yaratır, övgü ya da tepki alır… Kamuoyu ummanında buzdağı gibi yüzen bir suskunluk sarmalına toslamışsınızdır. “Suskunluk sarmalı” bir çeşit karın ağrısıdır. Kişinin söylemek istediği bir şey vardır,...
22.08.2023
Erdoğan’dan sonra sizin de başınıza gelebilir! Geçen hafta medyaya yansıyan iki haber geleceğin sinyali olması nedeniyle anlamlıydı: Bir açıkgöz Recep Tayyip Erdoğan’ın sesiyle ürettiği bir mesajla dolandırıcılık yapmaya kalkışmış; neyse ki yakalanmış ve tutuklanmıştı. Başkalarının görüntü ve sesinden yapılmış “deepfake”...
15.08.2023
KAMUOYU NASIL OLUŞUYOR? Demokrasilerde, kamuoyunun oluşturulması konusunda siyasal iktidarla medya arasında ezeli bir rekabet süregelmiştir. Siyasal iktidarların medyayı kontrol almak istemelerinin bir nedeni de budur. Kamuoyunu etkileyecek gündemi belirlemek çok önemlidir! Ancak bu hedefe giderken baskının yetmediği görülmüş, başka yollara...
03.08.2023
BU YIL 22. KEZ YAPILACAK OLAN “OZANIN GÜNÜ VE HOMEROS OKUMASI” ETKİNLİĞİNDE TANINMIŞ ÇİNLİ ŞAİRLER CAO SHUİ İLE YANG LİAN KENDİ ŞİİRLERİNİ VE HOMEROS’UN DİZELERİNİ OKUYACAKLAR. ETKİNLİĞİN ANA TEMASI DOĞU-BATI AYRIŞIMI. YILIN ŞAİRİ FATİN HAZİNEDAR’I ŞAİR CEVAT ÇAPAN TANITACAK. ÇİNLİ...
31.07.2023
Soruşturmacı gazeteciler Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan ve Timur Soykan Kitap Fuarı’nın davetlisi olarak bir kez daha Bozcaada’ya geldiler. Her yıl olduğu gibi bu yıl da toplantı öncesi onları tanıtma onuru bana verildi. Onların vaktinden çalmamak için tanıtma konuşmamı kısa kestim....
24.07.2023
İktidarın beklenmedik Avrupa Birliği’ne dönüş manevrasıyla o ezeli tartışma yeniden canlandı: Türkiye nereye ait? Doğu’ya mı, yoksa Batı’ya mı? Avrupa’ya mı, yoksa Asya’ya mı? Bu tartışmayı isterseniz M.Ö. 12 yüzyıldaki Troya Savaşı’na kadar götürebilirsiniz… Anadolu kavimlerinin ve daha sonra Osmanlı’nın...
17.07.2023
Çağımızın en büyük sorunu iletişimin bozulmuş olmasıdır. Bu, Oktay Akbal’ı anımsayarak söyleyelim, “ekmeklerin bozulması”ndan daha vahim bir durumdur. İletişimin soluk aldığımız hava olduğu için hayatlarımızı her düzeyde etkilemektedir: Kişisel, toplumsal, kurumsal, siyasal, ekonomik, diplomatik, hatta dinsel! Hemen her düzeyde iletişime...
10.07.2023
Robotlar mı yoksa algoritmayı yazanlar mı? Büyük patronlar ekonomik kriz bahanesiyle fabrikadan yeni işçiler çıkartılmasına karar verdiler. Kimlerin çıkartılacağına karar vermek üzere yönetim robotlarına başvurdular. Robotlar ilk çıkartılacakları hemen saptadılar: Hasan ile Zehra bunlar arasındaydı. Hasan, mesai aralarından sonra işine...
03.07.2023
İnsanlar kısa hayatları boyunca bir şeye yaradıklarına, birilerinin onlara ihtiyaç duyduğuna, hatta vazgeçilmez olduklarına inanmak isterler. Lüzumsuzlaşmak en büyük korkularından biridir. Yahya Kemal’e göre, ölmekten bile kötüdür bu. Sait Faik, Lüzumsuz Adam adlı hikâyesinde, kimseye bir faydası olmayan garip ve...
12.06.2023
Zehirli dumandan etkilenmeden, hizipçilik yapmadan, linç kampanyalarına katılmadan, küçümseyip burun kıvırmadan, haddimizi aşmadan doğru soruları soralım ve konuyu açıklığa kavuşturalım. Demokrasilerde niçin bir kişinin, seçilmiş de olsa, önemli makamda kalma süresine sınır koymak ihtiyacı duyulmuştur? Niçin “Madem ki iyi adamı...
05.06.2023
AKP ve Erdoğan’ın 20 küsur yıldır ‘ONLAR şöyle, ONLAR böyle’ deyip aşağıladığı ve dışladığı kentli, seküler, cumhuriyetçi kesim, iki yenilgiye rağmen bu kez pes etmedi. Hatta kendi gücünün farkına vardı ve bilinç üretti bile diyebiliriz! Bilinçsiz yığınlar kuru kalabalıktır. Sonuca...
29.05.2023
Enformasyon sellerinin insanları serseme çevirdiği elektronik ve dijital iletişim çağında yalnızca bizde değil, dünyanın pek çok yerinde şöyle yakınmalar duyuyoruz. “Nasıl oluyor da insanlar bu kadar ters tercihler yapabiliyorlar? Somut olgular karşılarında apaçık dururken onları görmezden gelebiliyor, kendi çıkarlarına taban...
17.05.2023
13 Mayıs günü dışardan ilk kez Türkiye’ye bakan birinin seçimlerin nasıl sonuçlanacağını kestirmesi kolaydı. Son altı aydır ülkede olup bitenler sonucun ne olması gerektiğini açıkça söylüyordu: Yönetimi değiştirmek! Başka çaresi yoktu. Durum feciydi ve daha kötüye gidiyordu. Dehşet verici hayat...
08.05.2023
Daha iyisi olabilirdi, ama yolculuk devam ediyor… 14 Mayıs bir göstergedir. ————- Evet, Türkiye Yüzyılı sona eriyor. Yanlış okumadınız, başlamıyor, bitiyor. 1923-2023! Tam yüz yıl. Cumhuriyet’in kuruluşunun yüzüncü yılı! 20 yıldır iktidarda bulunan AKP yönetimine göre asıl “Türkiye Yüzyılı” şimdi...
02.05.2023
İzmir Gündoğan Meydanı’ndaki büyük mitingi gördükten şöyle düşündüm: “Bu seçimin sonucu ne olursa olsun, artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!” Daha birkaç yıl önce bir araya gelmeleri mucize sayılacak beş benzemez (pardon “altı”) liderin eşleriyle birlikte o mahşeri kalabalığın önüne...
25.04.2023
Sonlarına yaklaştığımız seçim kampanyasının en utanç verici anı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Adıyaman’da bir mezarlıkta yuhalanması ve hakarete uğraması idi. Bir yobaz, Kılıçdaroğlu’nu Fatiha okumasını bilmemekle suçluyordu. Yobaz sözcüğünü özellikle kullanıyorum. Nedenini birazdan açıklayacağım. O Kemal Kılıçdaroğlu ki, dinsel konularda...