Bodrum Gündem
HALUK ŞAHİN

HALUK ŞAHİN

Haluk Şahin, 1 Ocak 1941 yılında Bursa'da dünyaya gelmiştir. Bursa erkek lisesinden mezun olduktan sonra 1964 yılında İstanbul üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olmuştur. 1972 yılında ABD'de Indiana University'den gazetecilik yüksek lisansı, 1974 yılında ise aynı üniversiteden kitle iletişimi dalında doktora derecesi aldı. Amerikan üniversitelerinde dersler vermiş, kitle iletişimi konusunda yaptığı araştırmalar ve dünyanın önde gelen bilimsel iletişim dergilerinde ve kitaplarda yayımlanmıştır. Pek çok uluslararası konferansa katılarak bildiriler sunmuştur. Haluk Şahin, medya sektöründe çeşitli görevlerde bulundu, genel yayın yönetmenliği, araştırma bölümü başkanlığı, danışmanlık ve köşe yazarlığı yapmıştır. Birçok televizyon programının yapımına da imzasını atmıştır. Aynı zamanda TV8'de Biz Böyleyiz adlı programı sunmuş, 2009 yılında aynı kanalda Yüksek Siyaset programını sunmuştur. 1998'den bu yana İstanbul Bilgi Üniversitesi, iletişim Fakültesi Televizyon Gazeteciliği Program Koordinatörüdür. Evli ve ilk evliliğinden iki çocuğu bulunmaktadır.

Kıyametin dört atlısı

Dünyanın hali hiç iç açıcı değil.

Hele son haftalarda asla olmayacağını düşündüğümüz şeyler oluyor. Örneğin, İkinci Dünya Savaşı’nda Yahudilere yapılanlardan sonra soykırımın asla açıkça savunulamayacağına inanmıştık. “Bir daha asla!”

O tarihin çöp sepetine gitmişti!

Ama o da ne? Televizyonda temiz yüzlü bir Yahudi kız çocuğu Gazze’eki bütün çocukların öldürülmesi gerektiğini savunuyor. Kendinden gayet emin.

Aynı şeyi Yahudi çocukları için söyleyen Arap çocukları da vardır.

Çılgınlığın son düzeyi! Çocuklar çocukları öldürecek! Büyükler de büyükleri öldürmeye devam edecekler.

KİM “İYİ” KİM “KÖTÜ”

Sosyal medyadaki kıyamet uyarıları iyice arttı. Dört bir yan Mesih’in dönüşü müjdeleriyle dolu. Blokluyorum blokluyorum, daha da çoğalıyorlar.

Her dinin bir kıyamet senaryosu vardır. Semavi dinlere göre yaşadığımız dönem “ahir zaman”lardır, kıyamet koptu kopacaktır. Alametler belirmiştir. Şimdi İsrail’in bulunduğu bölgede kopacak son büyük savaş ve Mesih’in dönüşü beklenmektedir.

Amerika’da bulunduğum dönemde sofu Evanjelik Hristiyan tanıdıklarım vardı. Her Türkiye dönüşümde bana buralarda durumun nasıl olduğunu sorarlar, “karışık” dediğim zaman gözleri parlar, birbirlerine bakarak başlarını sallarlardı.

Kıyametin dört atlısı (fetih, savaş, açlık ve ölüm) yola çıkmıştı. “O gün” geliyordu!

İsrail’deki son olaylardan sonra coştuklarına eminim. “İyi” ile “kötü” arasındaki büyük kapışma nihayet başlamıştı. Onlara göre İsrail “iyi”den yanaydı. “İslam” ise, batan komünizmin yerine “kötülük” kürsüsündeki yerini almıştı.

Cumhuriyetçilerin adayı olması olasılığı gittikçe artan Donald Trump bile buna benzer şeyler söylüyor.

Evet, sevgili okurlarım. 21.ci yüzyılın ilk çeyreği biterken dünyanın en güçlü ülkesinde milyonlarca “mümin” olayları bu gözle izliyor.

Ürkütücü değil mi?

Onların İslam aleminde ve bu arada Türkiye’de simetriklerinin bulunması ürküntüyü daha da arttırıyor. Kıyamet aynı kıyamet, ama roller farklı!

ESKİ DÜZEN ÇÖKTÜ

Dünyanın nesi var? Belli ki işler zıvanasından, tekerlekler dingilden çıktı. Otobüs uçuruma doğru gidiyor. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra konan fren sistemleri artık çalışmıyor, eskilerin yerlerine yenileri de konmadı.

Yemen’de yıllardır yaşanan dehşet nedir, Ukrayna’da süregiden savaş nedir, İsrail’de köpüren kaynaşma nedir?

Niçin böyle oldu? Bunlar niçin durdurulamıyor?

Birileri bir şeylerin daha da olgunlaşmasını mı bekliyor?

Şu sıralar insanlık hiç umut vermiyor!

Photo source: https://www.jw.org/en/library/magazines/watchtower-no3-2017-may/who-are-the-four-horsemen/

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.